Business Insider'ın araştırmasına göre, 2020 yılında yeryüzünde 24 milyar cihaz küresel ağa dahil olacak. Bu başka bir deyişle gezegendeki her insan başına 4 elektronik cihaz demek oluyor. Bununla birlikte 2020, “Internet of Things (IoT)” dediğimiz ve “objelerin birbirleriyle ve çevreleriyle iletişimini sağlayarak günlük hayata entegre edilmesi” olarak açıklayabileceğimiz trendin de zirveye çıktığı yıl olacak ve dünyamız bu aşamadan sonra daimi bir değişim yaşayacak.
IoT, insanların fiziksel dünyasıyla dijital veri dünyası arasındaki bağlantıdır ve yapay zeka desteği ile insanların düşünceleri bile bu sürece dahil olabilir. Bilgisayarlar, akıllı telefonlar, tabletler, modern TV'ler ve giyilebilir malzemeler tüm bu sürecin parçalarıdır. Bununla birlikte termostatlar ve dedektörler gibi günlük cihazlar dahi, şimdi IoT'nin bir parçası olmaya başladılar. Dolayısı ile iletişim sistemlerimiz, çalışmalarımızın seyri ve hatta sosyal hayatlarımız bile IoT nedeniyle değişecek.
IoT'nin büyümesine neden olan pek çok şey olmasına rağmen, tanımlanması kolay birkaç temel eğilimden söz etmek mümkün. İnternet bağlantısı genişliyor ve yakında neredeyse her yerde internete erişmek mümkün olacak. Bir başka faktör, mobil teknolojinin hızla gelişmesi olarak göze çarpıyor ve mobil cihazların kullanımı hızla yaygınlaşıyor. Bu noktada aklınıza mobil cihaz deyince sadece akıllı telefonlar gelmesin. Nitekim fiyatların gittikçe düştüğü elektronik dünyasında 5 yıl önce yüzlerce dolara mal olan telefonlara bugün çok ucuza erişiyoruz. Üstelik bağlantı kaliteleri de üst düzey deneyimler sunuyor. Örneğin Nokia, Hindistan'a 5G teknolojisini getirmeye çalışıyor.
Şirketler ve hükümetler, önemini fark ettikleri için IoT'ye daha fazla para yatırmaya başladılar. ABD hükümeti, 2015 yılında IoT çözümlerine 8,8 milyar dolar yatırım yaptı ve bu bir önceki yıla göre 1.1 milyar dolar daha fazlaydı. Aynı zamanda, çoğu IoT cihazının dayandığı internet bağlantılı sensörlerin de fiyatı düşüyor. Haliyle bu fiyatlar diğer cihazlara da yansıyor, internete bağlanabilen cihaz sayısı artıyor.
IoT büyüdükçe, güvenlik zorlukları ortaya çıkacak ve mahrem alanlarımız internetin her köşesine yayılabilecek. Ortaya çıkacak gizlilik endişeleriyle güvenlik şirketlerinin yükselişine tanıklık edeceğimiz 2030’lu yıllar, 2020’li yıllarda yaşanması muhtemel skandalların temizlendiği yıllar olacaklar.
İnternete bağlanabilen kazma kürek bile görmeyi beklediğimiz 2020’li yıllar, çok da uzak değil. Ülkemizde satışa sunulan ilk televizyonun ardından, gazete kuponlarıyla verilen cep telefonları arasında büyük zaman dilimleri yok ve teknoloji geliştikçe benzeri dönüm noktaları arasındaki mesafemiz azalıyor.
