1980 çıkarıldıktan sonra bilim insanları tarafından sürekli araştırma konusu olan 450 yıllık bebek mumya, paleopatolog Gino Fornaciari tarafından incelendiğinde, annesinde bulunan çiçek hastalığı sebebiyle öldüğü öne sürülmüştü. Bu bilinen en eski virüstü. Ancak yapılan yeni incelemelerde hepatit B virüsüne rastlandı. Şaşırtıcı olan ise bulunan hepatit B virüsünün günümüzdekilerle benzerlik göstermesi oldu. Bu minik mumya, kurumuş ve çukurlaşmış yüzü, döküntülü kolları ve gövdesiyle bu hastalığın binlerce yıldır insanlara bulaştığını akıllara getiriyor.
20. Yüzyıldan 2018 İçin Über Fütüristik Tahminler
McMaster Üniversitesi'nden Hendrik Poinar ve Sidney Üniversitesi'ndeki Edward Holmes liderliğindeki eski DNA araştırmacılarından oluşan bir ekip, uyluk kemiğinden, kaslardan veya kaburgaya yapışmış olan deri parçalarından aldıkları örneklerden yaptıkları analizlerde herhangi bir çiçek hastalığı izine rastlamadı. Bu arada antik DNA'nın kırılgan olduğu ve hayatta kalamamış olabileceği de belirtildi. Bununla birlikte Fornaciari, küçük çocuğun her iki virüsü de taşıyabileceğini ancak bunu teyit etmek için daha çok araştırma yapılması gerektiğini söyledi.
Bu küçük çocuk yapılan karbon testlerine göre 1500'lü yılların ortasında hayatını kaybetmişti. O sıralarda İtalyan soylularının ölümden sonra mumyalanması yaygın bir uygulama olduğundan çocuğun bilindik bir aileden geldiği düşünülüyor. İç organları çıkartıldıktan sonra mumyalanan çocuk, ipek kıyafetler giydirilerek saklanmıştı.
Hepatit B, bugün hala 250 milyondan fazla insana bulaşan bir virüs ve insandan insana kan veya vücut sıvıları aracılığıyla bulaşıyor. Bu virüs siroz ve karaciğer kanseri gibi sorunlara neden oluyor. Her ne kadar güvenli ve etkili aşıya rağmen hepatit B halen yaygın olsa da bilim insanları hala nerede ve ne zaman ortaya çıktıklarını bilmiyorlar. Bu mumya bilim insanlarının konuyu derinlemesine incelemeleri için büyük bir umuttu ancak bulunan virüs modern versiyonlarla oldukça yüksek seviyede benzerlik gösteriyor.