ABD Yaptırımları, Türkiye'deki Akıllı Telefon Fiyatlarını Nasıl Etkileyecek?

142
23
15
5
0
Gündemin en önemli maddesi olan ABD yaptırımları konusuna mikro ölçekten yaklaşıp, akıllı telefon fiyatlarında yaratacağı etkiyi ele alıyoruz. Daha önceki yaptırımlar, Türkiye'de son yıllarda yaşanan fiyat değişimlerinden hareketle kafanızdaki soru işaretlerini giderecek bir makale hazırladık.

O’Brien ve heyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve heyetiyle birlikte Ankara’da görüştü. ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüşmesi ise her şeyi daha net hale getirecek. Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı’nı sonlandırma kararı vermeyeceği ise son günlerde hemen hemen her şekilde dile getiriliyor. 

Peki tüm bu konular bizi, yani teknoloji medyasını neden ilgilendiriyor? Aslında sorunun cevabı çok açık. ABD’nin elinde Türkiye’nin tavrına göre oynayacağı yaptırım kartı bulunuyor. Bu yaptırımlar, küresel ekonomide bile dalgalanmalara neden olacak kadar sert olabilir. Dolayısıyla büyük oranda ithal ürünlerin hakim olduğu elektronik pazarı, yani cebimizdeki akıllı telefonların fiyatları ciddi şekilde etkilenecek. 

Makro ekonomik düzeyde etkili olacak yaptırımlar, teknolojik ihtiyaçlarımız özelindeki mikro ekonomik konularda da etkisini sert şekilde hissettirecek. Gelin gündemin en önemli maddesi olan ABD yaptırımları konusuna mikro ölçekten bakalım. Akıllı telefon fiyatlarındaki son yıllarda yaşanan değişimler, ABD’nin daha önce düzenlediği yaptırımlarla birlikte konuyu birlikte analiz edelim.

abd yaptırımları

Trump’ın Türkiye’ye uygulamak istediği makro ölçekteki ABD Yaptırımları listesi:

ABD yaptırımları listesinde bazı üst düzey bakanların ABD’deki mal varlıklarına el koymak gibi kişisel maddeler de var. Ancak biz onları değil, doğrudan teknoloji tüketicilerini etkileyecek olan maddeleri ele alacağız. O maddeler ise şu şekilde:

  • Çelik ithalatı için gümrük vergisinin yüzde 50’ye çıkarılması (Mayıs 2020’den itibaren yürürlülüğe gerecek),
  • ABD ile Türkiye arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret anlaşmasının sonlandırılması,
  • ABD Hazine Bakanlığı’nın önceden belirlediği Türkiye’deki finansal kurumlara kısıtlama (Halkbank vb. bankalar ve ekonomi kurumları),

Bu 3 madde Türkiye ve ABD arasındaki ilişkilerin dengesini tersine döndürecek düzeyde olacak. Şimdi gelin bu maddelerin teknolojik ürün pazarıyla, akıllı telefon fiyatlarıyla ne ilişkisi olduğunu anlayalım.

Çelik ithalatındaki gümrük vergisinin %50’ye çıkarılması:

çelik ihracatı

ABD, hammadde olarak kullanmak amacıyla Türkiye’den çelik ithal ediyor. Bu ithalat için Türkiye ise ABD’ye gümrük vergisi ödüyor. Daha önce Rahip Branson döneminde yine Trump’un düzenlediği yaptırımlar ile çelik ithalatına %25, alüminyum ithalatına ise %10 ek vergi getirilmişti.

Daha önceki yaptırımlar Türkiye’nin ABD’ye yaptığı çelik ihracatı neredeyse yarı yarıya, %48 oranında düşüş yaşamıştı. Parasal olarak bu düşüşün karşılığını yarım milyar dolar ile ölçümleyebiliriz. Yani çelik satışıyla ABD’den kasamıza giren para miktarı önemli ölçüde azalmıştı. Bu da Türkiye’deki ekonomik dengeleri değiştirmiş, Mayıs ayında dolar kurunun yükselişine tanık olmuştuk. 

Yeni yaptırımlarda ise bu kez çelik ihracatındaki gümrük vergisinde %50’lik bir artış yapılacağı söyleniyor. Türkiye, daha 2018’in Ağustos ayında yapılan eski yaptırımların etkisinden tam olarak kurtulamamışken, şimdi de daha yüksek kayıplardan söz etmek mümkün.

100 milyar dolarlık ticaret anlaşmasının iptali:

abd ticaret anlaşması

Temmuz 2019’da ABD ve Türkiye arasında 100 milyar dolarlık bir ticaret anlaşması yapılmıştı. Bu anlaşma daha önceki yaptırımların izini silmekten öteye geçecek kadar kapsamlıydı. Sadece 1 milyar dolarlık çelik ihracatındaki azalışın ekonomiyi nasıl etkilediğini görenler, 100 milyar dolarlık pozitif bir anlaşmanın ekonomik sonuçlarını tahmin edebilirler. 

Konuyu biraz daha açalım. Söz konusu anlaşmada otomotiv, tekstil, havacılık, beyaz eşya, mücevherat, yapı malzelemeleri, mobilya ve turizm sektörlerinde iki ülkenin karşılıklı ticareti 100 milyar dolar hacmine ulaşacaktı. ABD ise yeni yaptırımlarla bu anlaşmayı iptal etmek istiyor.

ticaret

Henüz planlama aşamasında olan 100 milyar dolarlık ticaret aşamasının iptali, Türkiye’yi uzun vadeli beklentilerinden koparabilir. Planlama aşamsında iptal edilidği için mevcut durumda bir değişim yaratmayacağı söyleniyor. Ancak yurt dışı yatırımcılar, iptal olan anlaşma nedeniyle, az önce sıraladığımız 8 değerli sektör özelinde, Türkiye’ye yatırım yapmaktan çekinmeye başladılar.

Anlaşmanın iptali, mikro ölçekte ele aldığımız akıllı telefon fiyatları için önümüzdeki yıllarda yaşanması muhtemel düşüşü engelleyebilir. Yine aynı şekilde dolar karşısında TL’nin değer kazanması zorlaşabilir, dolayısıyla bizler de telefonları daha ucuza alma beklentisini rafa kaldırabiliriz.

ABD Hazine Bakanlığı’nın Türkiye’deki finansal kurumları kısıtlaması:

finans

Diğer iki maddeden farklı olarak bu yaptırım maddesi, Türkiye’nin iç ekonomisini doğrudan etkileyen bir madde. Zira Türkiye’deki bankalar gibi önemli fanansal kuruluşlar, ellerindeki parayı değerlendirmek için farklı alanlara yatırım yapıyorlar. Bu yatırımlar bazen diğer ülkelerdeki sektörlere ya da Türkiye’de gelişen yeni bir alana doğru olabiliyor. 

Peki bankalar neden yatırım yapıyorlar? Ellerinde bulunan ana paranın değerini arttırmak, büyük gelir kaynakları yaratmak için. Bakanlıklar, özel sektördeki büyük şirketler, örneğin 5G teknolojisi gibi alanlara yatırım yapıyorlar. Türkiye’ye yeni altyapılar inşa ediyorlar. Yeni nesil hizmetleri yurtiçinde ve yurt dışında satarak ekonomik bir döngü oluşturuyorlar.

akıllı telefon kullancısı

ABD’nin Türkiye merkezli finansal kurumları kısıtlaması, o kurumların yurt dışındaki yatırımlarını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu da kurumların kaynak yaratmasına engel olarak ekonomik sıkıntılara girmelerine neden olabilir. Ayrıca doğrudan akıllı telefon kullanıcılarını ilgilendiren 5G gibi yatırımlar, Türkiye’deki kurumları beklenenden daha çok zorlayabilir. 

Bütün bunların bir sonucu olarak, Türkiye’deki tüketim döngüsü negatif yönde etkilenebilir. Yurt içinde vatandaşların yapacakları harcamalar azalabilir, şirketler hizmet ya da ürün satmakta zorlanabilir. Elbette akıllı telefonlar ve ona bağlı olan haberleşme hizmetleri pazarı da zora girebilir. 

Bütün bunların sonucunda, ABD yaptırımları döneminde bizi neler bekliyor?

Türkiye’nin kasasına ne kadar az dolar girerse, ülke içindeki ekonomi o kadar kararsız bir hale geliyor. Bu durum TL’nin uluslararası piyasada dolar ve euro gibi değerli para birimleri karşısında değer kaybetmesine neden oluyor. Dolar kuru yükseldiği için mikro ölçekteki ihtiyaçlarımızdan birisi olan akıllı telefon fiyatları da TL bazında yükseliyor. 

İşte tam da bu noktada bir örnek üzerinden Türkiye’deki son yıllarda yaşanan akıllı telefon fiyatlarındaki değişimlere yakından bakmak gerekiyor. Bunun için piyasanın en çok satan ve gündemde olan ABD üretimi iPhone serisini örnek olarak seçelim ve veriler üzerinden konuyu irdeleyelim. 

Dolar bazında iPhone başlangıç fiyatlarındaki değişim:

iphone fiyatları

TL bazında iPhone fiyatlarının Türkiye’deki değişimi:

iphone fiyatları

Gördüğünüz gibi, Apple’ın iPhone serisinin taban fiyatları dolar bazında değişmiyor. Ancak dolar karşısında yaşanan değer kaybı ve yaptırımlarla yaşanan ekonomik etkiler, TL bazındaki başlangıç fiyatlarını sürekli yukarıya çekiyor. Her yeni model ABD’de 999 dolara satışa çıkarken Türkiye’de her geçen yıl yaklaşık XXX TL’lik fiyat artışı görülüyor.

Yukarıdaki maddelerden de anlayacağınız üzere, bu değişimi sadece dolar - TL ilişkisine bağlamamak gerekiyor. Ticaret, yatırım, iş dünyası… Aklınıza gelebilecek her makro ekonomi etmeni, akıllı telefon ihtiyacımız gibi mikro ölçekteki şeyler için geçerli durumda. 

Peki Apple ve Samsung gibi akıllı telefon üreticileri Türkiye’ye torpil yapar mı? 

akıllı telefon

Apple ve Samsung gibi firmalar, Türkiye pazarında yaşanan fiyat artışlarınının etkisini azaltmaya çalışıyor. En son Apple, iPhone 11 modellerini Türkiye’de beklenenden 3 bin TL daha aşağıda belirlemek için kâr marjını düşük tutmuştu. 

Ancak bunun da bir sınırı var. Daha önceki yaptırımların etkisi bir şekilde giderilmeye çalışıldı. Fiyatlardaki yükseliş, firmaların özverisiyle yumuşatıldı. Türkiye pazarında ise tüketicilerin algısı değişti. 2017’de 5.000 TL’ye satışa sunulan bir telefon çok pahalı karşılanırken, şimdilerde “uygun fiyatlı” olarak karşılanmaya başladı.

Yeni yaptırımların ise daha kapsamlı şekilde planlanacak olması, akıllı telefon üreticilerinin çabasını sonuçsuz bırakabilir. Firmalar fiyatlardaki keskin yükselişleri, düşündükleri gibi yumuşatamayabilir. Yurt dışından ithal ettiğimiz tüm ürün ve hizmetler, tıpkı akıllı telefonlarda olduğu gibi daha çok cep yakabilir

ABD yaptırımları ile Türkiye’deki akıllı telefon fiyatlarında yaşatması muhtemel değişimlere değindik. Bizler bir ekonomist değiliz, bu içeriği size ulaştırırken derin analizlerde bulunmadık. Sadece geçtiğimiz yıllarda yaşanan süreci, bazı temel ekonomik bilgiler ile bir araya getirdik. Görüş, düşünce ve önerilerinizi yorumlar kısmında belirtebilirsiniz.

142
23
15
5
0
Emoji İle Tepki Ver
142
23
15
5
0