Özellikle İkinci Dünya Savaşı sırasında, kurtarılan esirlerde gözlemlenmiş ve bu dönemde ciddi bir sağlık problemi olarak tanımlanmış refeeding sendromu, beslenmenin karanlık tarafını da gözler önüne seriyor.
Günlerce aç kaldıktan sonra bir anda yemeye gömülmenizi engelleyecek bu sendromun detayları:
Tarihsel bağlam: İkinci Dünya Savaşı ve refeeding sendromu
Hipokrat’ın MÖ 5. yüzyıla ait bir eserinde yer verdiği “Bir kişi yedi gün hiçbir şey yemeden veya içmeden kalırsa, bu dönemde çoğu ölür.” açıklaması aslında bu sendromun o dönemde de görüldüğünün altını çiziyor.
Ancak refeeding sendromunun ilk belirgin örnekleri, İkinci Dünya Savaşı'nda Alman ablukasında kalan Sovyet sivillerde ortaya çıkıyor. Uzun süreli açlık ve kötü beslenme koşullarında yaşayan esirler, tam kurtulduk derken yüksek kalorili yiyecekler yüzünden ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kaldı.
Refeeding sendromu nedir?
Refeeding sendromu, uzun süreli açlık dönemlerinden sonra hızlı bir şekilde beslenmeye başlanmasıyla ortaya çıkan metabolik bir bozukluk olarak tanımlanıyor. Bu durum, vücudun ani besin alımına adaptasyon sağlamaya çalışırken çeşitli elektrolit dengesizlikleri ve metabolik komplikasyonlarla karşılaşmasıyla karakterize.
Peki neden birden yemek yiyen insanların çoğu öldü?
Refeeding sendromu, özellikle fosfor düzeylerindeki ani düşüşlerle ilişkili. Fosfor, vücutta enerji üretimi için kritik bir element ve eksikliği, hücresel fonksiyonların bozulmasına neden olabiliyor. Ayrıca potasyum ve magnezyum seviyelerindeki düşüşler; kas zayıflığı, nöbetler ve kalp ritim bozuklukları gibi ciddi sorunlara da yol açabiliyor.
Sadece savaş zamanında değil günümüzde de refeeding sendromu yaşayan insanlar olabiliyor. Ölüm orucu dediğimiz sert oruçlardan sonra ani yemek yeme de buna örnek verilebilir. Bu tarz durumlarda aslında yapılması gereken, hastalara enerji takviyesinin dikkatli ve 1-10 günde giderek artacak şekilde verilmesi gerekiyor.
Siz siz olun günlerce yemek yemediğiniz durumlarda öğünlerinizi yavaşça artırın. Sonucu ölüm olmasa bile vücudunuzun dengesini bulması için zaman tanımanızda fayda var.
Bu içeriklerimiz de dikkatinizi çekebilir: