Ülkemizin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı (teknik olarak Büyük Ağrı Dağı, yanında bir de bir ufağı var); türkücülerin, eteğinde uçan güvercin olmak istedikleri bu dağ gerçekten de muhteşem manzaralar sunar. Van Gölü'ne, Süphan Dağı'na karşı bir çay içmek mümkündür; manzara, fantastik kitaplardan alınmış gibidir.
Bu doğal güzelliği herkesin görmesi için, Ağrı Dağı'nın Türkiye'nin her yerinden görülebilmesi adına yüksekliği kaç metre olmalıdır? Gelin, birlikte hesaplayalım.
Öncelikle ufuk çizgisinin nasıl hesaplandığına bakalım.
Matematikte Pisagor diye bir adam var. Kendisinin bir de meşhur teoremi var. Dik üçgen konusundan bildiğimiz meşhur "dik kenarların karelerinin toplamı, hipotenüsün karesine eşittir" teoremi kendisine aittir. Bunu bir defa cebimize koyacağız.
İkinci konumuz teğet. Bir daireyi tek noktadan kesen teğetten, dairenin merkezine çektiğimiz doğru, teğeti dik olarak keser. Aradaki açı 90 derecedir. Bu da bize ufuk çizgisini ve Dünya'nın yarıçapını bildiğimizde, ne yükseklikten baktığımızı anlama becerisi verir. Zira ufkumuz kısa dik kenar, Dünya'nın yarıçapı uzun dik kenar, Dünya'nın yarıçapı+boyumuz da bize hipotenüsü verecektir. Çıkan formül şu şekilde:
Gelelim hesaplamaya:
Elimizdeki bilgileri yazarak başlayalım. Dünya'nın yarıçapı 6378 km'dir, burada az tembellik edip gezegeni mükemmel bir küre olarak kabul edersek tabii. Ağrı Dağı'na en uzak noktamız işe aşağı yukarı 1782 km mesafede bulunuyor. Ufuk çizgimiz için formül şöyle:
Bu formülü kullanarak sayıları yerlerine yerleştirdiğimizde, bize gereken yüksekliği de bulmuş oluyoruz. Ağrı Dağı'nın Türkiye'nin her yerinden görülmesi için sahip olması gereken yüksekliği de böylece 244 bin 267 metre olarak buluyoruz. Yani 244 kilometreden biraz daha uzun.
Dahası, bu yükseklikte Ağrı Dağı'nın taban alanı da 2,7 milyon kilometrekareden fazla olacaktır.
İşte Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Nahcivan, bölgedeki diğer ülke topraklarının bir kısmı falan hep Ağrı Dağı'nın eteklerinde yer alırdı. Dahasını da küçük bir liste yapayım da nasıl deli manyak bir dağımız olacağı akıllarda daha iyi canlansın:
- Dağın zirvesindeyken Uluslararası Uzay İstasyonu'na, deniz seviyesinden daha yakın olurdunuz.
- Ortalamada hava sıcaklığı her 1000 metrede 6,5 santigrat derece düşer. Mutlak sıfıra düşecek hâli olmasa da dağın belli bir noktadan sonrası karın buzun içinde kalır.
- Dağın zirvesi, tabanından çok daha hızlı döndüğü için (bağıl hız), her daim dağın bir yanında gökten kar taneleri yağar ancak zemine ulaşamayabilirler.
- Tektonik plaklarda bir kayayı böylesine itecek bir güç yoktur.
- Zaten böyle bir dağ da olmaz, kendi ağırlığını taşıyamayıp çöker.
- Arada bir dağa küçük uydular çarpması sıradan bir olay hâline gelir.
- Anadolu'nun büyük kısmında, atmosfer rakımdan dolayı çok inceldiği için insan yaşamı olmazdı. Olan yerlerin de büyük kısmında nüfus yoğunluğu oldukça düşük olurdu.
Ben Hesaplayan Adam, Ağrı Dağı'nın eteğinde bir sıra gecesinden bildirdim. Hesaplanmasını istediğiniz başka bir şey varsa yorumlarda yazın.
Hesaplayan Adam'ın diğer zihnî sinir hesapları için sizi şu içeriklerimize alalım: