Güney Kore'deki Kore Yüksek Bilim ve Teknoloji Enstitüsü'nden Gou Young Koh’a göre, beyin omurilik sıvısının beyne nereden girip çıktığı uzun süredir devam eden bir bilmeceydi. 2014 yılında, dış beyin zarındaki “meningeal lenfatik damarlar” adı verilen bir damar ağının, beyinde birikebilecek fazla proteinleri akıtarak, beynin sıvılarını düzenlemede bir rol oynadığı bulundu. Ancak beynin karmaşık yapısı nedeniyle, bu boşaltımın büyük bölümünün gerçekleştiği yer belirsizliğini korudu.
İsviçre'deki Bern Üniversitesi'nden Steven Proulx, “Bunun, bu kadar basit bir anatomik soru olması ve beyin etrafındaki sıvı kadar önemli bir şeyin nasıl temizlendiğini bilmiyoruz” diyor ve ekliyor: “Yine de bu, tartışmanın sonu değil. Kendi bulgularımız, nazal bölgedeki drenaj yollarının ve hatta göz bölgesindeki yolların bu yoldan daha önemli olduğu yönündedir.”
Beyin omurilik sıvısının boşalmasının beyin sağlığı için önemli olduğu düşünülmektedir. Alzheimer hastalığı gibi durumlarda, “amiloid” gibi proteinler beyinde birikebilir ve beyinde hasara neden olabilir. Steven Proulx, beynin omurga dahil sıvıları boşaltması için birkaç yol olabileceğini, bunlardan birinin de omurga olduğunu söylüyor. Ona göre bu akışın nerede olduğunu bilmek, merkezi sinir sistemi yoluyla meydana gelen bağışıklık reaksiyonlarını ve amiloidler gibi toksik proteinlerin nasıl giderilebileceğini anlamak için önemli. Nörodejeneratif hastalıkları tedavi etmek amacıyla beyindeki boşaltımı artırmada büyüme faktörlerini kullanmanın mümkün olabileceğini de ekliyor Proulx.
Bazı araştırmalar daha önce toksinlerin uyku sırasında beyinden atıldığını ileri sürmüştü, ancak diğer çalışmalar bu kanıtları yetersiz buldu.
