Sevdiğiniz bir insanın yüzü, mutlu olduğunuz anlar, kazandığınız başarılar, hüzünlendiğiniz zamanlar… İyi veya kötü, zihninizdeki tüm anılar, sizi geçmişle bugün arasında tutan bir köprü görevi görür. Ne var ki, insanoğlu geçmişe dair her anıyı akılda tutamıyor. Peki, bir anının akılda kalıp kalmayacağını belirleyen şey ne?
Ünlü bilim dergisi Science’ta yayınlanan bir çalışma, beyindeki bir tür bağışıklık hücresi olan microglia'nın, esasen bir ‘bellek temizleme aracı’ olarak çalıştığına dair kanıtlar sunuyor. Çin'deki Zhejiang Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden nörobiyolog Yan Gu, microglia'nın, anılarımızın temelini oluşturan sinir devresini aşındırarak, ‘kademeli unutma’ sürecinde beyine yardımcı olduğunu söylüyor.
Gu, unutmanın tamamen doğal bir süreç olduğunu belirtiyor. Beyin, özellikle REM uykusu sırasında, yani yani uykunun 4. safhasında artık yararlı olmadığını düşündüğü anıları tabiri caizse sürekli olarak buduyor. Ekip, mikroglia'nın bu sürecin başlamasına yardımcı olan hücreler olduğunu öne sürüyor. Fakat daha da önemlisi, bu yavaş unutma sadece belirli türdeki anılar için geçerli. Gu’ya göre artık ihtiyacımız olmayan anılar, ilk unuttuklarımız oluyor.
Araştırma ekibi, microglia'nın hafızada oynadığı rolü ortaya çıkarmak için, farelerin hafızasındaki korku anlarını ele aldı. Farelerin, bir kutuya her girdiklerinde ayaklarına hafif elektrik şoku veren bilim insanları, hayvanların beş gün sonra şoklardan korkmayı öğrendiklerini gördü.
35 gün sonra, ağrıya yönelik anıları azalan fareler, şoklardan daha az korkmaya başladı. Farelerin artık korku anılarına ihtiyaç duymadığını ve bu yüzden anılarını yavaş yavaş unuttuklarını belirten araştırmacılar, bu sürecin mikroglia hücresinden kaynaklandığını öne sürüyor.
Gu’ya göre microglia, bir hafıza oluştuğunda beyinde kalıcı biyolojik değişiklikler yaratan engram'ları hedef alıyor. Söz konusu hücrenin, beyindeki anılardan bazıları arasındaki köprüleri kaldırabileceğini ifade eden Çinli nörobiyolog, özellikle yeni şeyler öğrenirken veya yeni anılar oluştururken oluşan sinapsları (beyin hücreleri arasındaki bağlantıları) hedeflediğini ileri sürüyor. Gu ayrıca, anılarınızın akılda daha uzun süre kalması için, onları arada bir ziyaret etmeniz gerektiğini söylüyor.