Avustralya’daki araçların karbondioksit salınımını çok fazla yapması, aslında coğrafi olarak birçok sebebe bağlı.
Peki bu sebepler ne? Gelin birlikte bakalım.
Yapılan bir araştırmaya göre Avustralya’daki otomobillerin emisyonları, diğer ülkelerle göre oldukça geride.
Bu da Avustralya’nın 2050’de kara yolu taşımacılığı için belirlenen net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmasının zor olacağını gösteriyor. Bu hedeflere ulaşmak için araç emisyonlarını azaltmaya yönelik daha sıkı politikalar ve ek önlemler alınması gerek.
Avustralya hükûmeti, yeni bir yakıt verimliliği standardı geliştirmek için seçenekler sunmuş durumda. Bu standardın, satılan her yeni aracın emisyon ortalamasını belirleyerek belirli bir gram CO2 sınırı koyması planlanıyor.
Bu tür zorunlu standartlar, uluslararası alanda ulaşım emisyonlarını azaltmak için çok önemli.
Avustralya ise bu alanda gelişmiş ülkelerin gerisinde kalmış durumda. Gerçekleştirilen analizler, Avustralya’nın sıkı bir yakıt verimliliği standardına ihtiyacı olduğunu gösteriyor. 2008’den bu yana, zorunlu standartlara ulaşmak için altı kamu danışma belgesi yayınlanmasına rağmen bu konuda somut bir adım atılamadı.
Diğer gelişmiş ülkeler, benzer standartları çok daha önce benimsemişken Avustralya, bu konuda çok ciddi bir gerileme yaşıyor. ABD, Avrupa Birliği, Japonya ve Çin gibi ülkeler; düşük emisyonlu araçları teşvik eden politikalarla, çevre dostu ulaşımın önünü açıyor. Avustralya’nın binek araçlarının emisyonlarının bu büyük pazarların ortalamasından %53 daha yüksek olması, bu durumu net bir şekilde ortaya koyuyor.
Peki neden Avustralya’daki araçlar daha fazla CO2 salınımı yapıyor?
Avustralya'da büyük SUV'lar, pick-up'lar ve daha geniş motor hacimli araçlar oldukça popüler. Bu araçlar, daha fazla yakıt tükettikleri için daha fazla karbon emisyonuna yol açıyor. Bunun yanında Avustralya’da birçok araç benzinle çalışmaktadır, ki bu da dizel ya da hibrit araçlara göre daha fazla CO2 salınımına neden olur.
Avustralya'nın geniş bir yüzölçümüne sahip olması, uzun mesafeli sürüşlerin yaygın olduğu bir ortam yaratıyor. Bu durum, daha fazla yakıt tüketimi ve buna bağlı olarak daha fazla karbon salınımına neden olur. Toplu taşıma sistemlerinin büyük şehirler dışında yaygın olmaması da bireylerin araç kullanımını teşvik eden önemli bir ayrıntı.
Ve tabii ki yakıt fiyatlarının nispeten daha düşük olması, araç sahiplerini büyük motorlu ve daha fazla yakıt tüketen araçları tercih etmeye itiyor.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: