TSK’nın envanterindeki silah ve teknolojilerin yerlilik oranı her geçen gün olması gerektiği gibi artıyor. Savunma sanayii konusunun, S400 ve F-35 meselesi gibi ciddi boyutlarda uluslararası krizlere neden olduğu şu günlerde askerimizin; sınırda, havada ve suda kullandığı ya da kullanacağı teknolojilere yakından bakalım istedik.
TSK için üretilen, üretilecek ve geliştirme aşamasındaki tüm teknolojileri bir araya getirdik. Ordumuzun envanterinde bakalım neler var, nerelerde ve hangi amaçlarla kullanılıyorlar.
Barış Pınarı Harekatı'nın başlamasıyla TSK'nın envanterinde olan teknolojiler de yeniden gündeme geldi. Listede yer alan silah ve teknolokilerin önemli bir kısmı, Suriye'nin kuzeyindeki Barış Pınarı Harekatı'nda da aktif şekilde kullanıyor. Bu silahları diğerlerin ayırt etmek için açıklama bölümündeki bilgileri okumanız yeterli.
Kablosuz elektroşok silahı: Watozz
Tamamen yerli imkanlarla üretilen Watozz, tabiri caizse hedefi öldürmüyor, süründürüyoru. Rakipleri elektroşok mermisini kablolu şekilde atarken, zamanla eskidikleri için ölüme neden olabiliyor. Watozz’un ise silah gövdesiyle şok mermisi arasında bir kablosu yok. Üstelik elektrik miktarı, atıştan sonra silah üzerinden kontrol edilebiliyor. Silah, hedefi istenilen ölçüden etkisiz hale getirirken, canlı yakalama amaçlı operasyonlarda personele büyük rahatlık sağlıyor.
Uluslararası rakiplerinden daha ucuz, ergonomik ve kullanışlı olduğu için bugüne kadar ülke dışından binlerce sipariş aldı bile.
BA-40 Bomba Atar Tüfek:
Yerli silah üreticilerinden olan Ata Silah tarafından geliştirilen bu tüfek, Türkiye haricinde Gürcistan Bahreyn, Kazakistan ve Mısır gibi ülkelerin ordularına ihraç ediliyor. Bir başka yerli üretim silah olan MPT-76 tüfeği ile birlikte ve ayrı olarak kullanılan BA-40, 40 mm çağında ses, gaz, tahribatlı mühimmat atışlarında kullanılabiliyor. Hem sağ hem de sol el kullanımına müsait tasarımı sayesinde, pek çok rakibinden üstün durumda.
İskelet destek sistem: Asya
Bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibi görünen Asya, mehmetçik için ASELSAN tarafından üretilen bir dış iskelet sistemi. Askerimizin zorlu arazilerdeki fiziksel kabiliyetini arttırma amacı güden Asya, ağır yükleri kaldırmayı, daha yükseğe zıplamayı, hızlı koşmayı ve tırmanmayı kolay hale getiriyor. Bu sayede askerlerimiz arazida daha uzun süreler boyunca daha dinç görevler yapabiliyorlar.
Toplar, karasal savunma sistemleri:
Tufan Elektromanyetik Top Sistemi:
Aselasan’ın henüz prototip aşamasında olan bu yeni silahı, ilk olarak 2017’de karşımıza çıkmıştı. Sistemin en büyük özelliği, top mermisini patlama ya da gaz sıkışmasıyla fırlatmak yerine, elektromanyetik sistemle fırlatması. Bu sayede saniyede 2.000 2.500 metre, yani ses hızının 9 katına çıkabilen hızlarda atışlar yapan Tufan, rakiplerine göre çok daha uzun ömürlü. Ayrıca klasik toplara göre mermileri 3 kat daha seri bir şekilde hedefe gönderiyor.
Dikey Atış Sistemi:
5 Türk makine mühendisliği öğrencisi tarafından Roketsan için geliştirilen Dikay Atış Sistemi, Hisarların fırlatıldığı araçlarda bulunan rampalarındaki verimliliği arttırmak üzerine planlanan bir proje. Bilken Üniversitesi bünyesinde yapılan literatür çalışmalarından yola çıkarak, füze rampalarımızın daha uzağa, daha yüksek hedef doğruluğu ile top fırlatması hedefleniyor.
Barış Pınarı Harekatı'nda kullanılan saha yazılımları ve gözetleme sistemleri:
İHA kontrol sistemi: Kuzgun
Bayraktar TB2 gibi İHA’ları yönetmek için üretilen yerli yazılım sistemi Kuzgun, aslında araçların kendisinden çok daha önemli. Zira yazılımlarla araçları yönlendirmekten ziyade, düşman tarafından kontrol altına alınmasını engellemek gerekiyor. Mobil cihazlara yüklenen yazılım sayesinde, İHA ve SİHA araçlarından alınan görüntülerle yönlendirme yapılabiliyor.
İHA gözlem sistemi: Cats
Yine İHA’larda kullanılması ve yerlileştirilmesi gereken bir diğer sistem de Cats. Keşif ve gözetleme sistemlerinin hem gece hem de gündüz çalışmasını sağlayan bu sistem, lazer işaretleme seçeneği ile hedefleri habersizce belirleyebiliyor.
Füzeler, füze savunma sistemleri:
Topidoya Karşı Savunma Torpidosu: Tork
Su altındaki en büyük tehditlerden olan topidorları ateşlenene dek tespit etme imkanı çok zayıf. Ayrıca tespit edildiken sonra anında cevap vermek gerekiyor. Aselsan tarafından geliştirilen savunma silahı, denizaltılarda ve gemilerde kullanılabiliyor. Kendinden güdümlü olan takip sistemi sayesinde yüksek hızlı hedefleri bulup onları yok edebiliyor.
Havadan karadaki hedefleri yok eden füze: SOM-J
SOM-J, havadan karadaki hedefleri imha etmek için üretilmiş orta menzilli bir füze. TÜBİTAK SAGE ve Roketsan’ın birlikte geliştirdiği SOM füzelerinden biri olan SOM-J, yoğun şekilde korunan kara ve deniz hedeflerine karşı kullanılabilecek en etkili mühimmat olma özelliğini taşıyor.
222 km gibi uzun bir menzile sahip SOM-J’nin boyu 4 metre, ağırlığı ise 500 kg’a yakın. Zırh delici harp başlığına da sahip olan mühimmat, F-35 ve F-16’lara entegre edilebiliyor.
Cirit Füzesi:
Taarruz helikopterlerinden hafif zırhlı veya zırhsız, sabit ve hareketli hedefleri etkisiz hale getirmek için tasarlanan CİRİT Füzesi, güdümsüz roketler ile güdümlü tanksavar füzeleri arasındaki ihtiyaç boşluğunu kapatmak için üretilen bir füze.
Kaan füzesi:
Yüksek öncelikli hedeflerde kullanılmak üzere tasarlanan KAAN Füzesi, yoğun ve etkili bir saldırı gücü oluşturmakta. Manevra birliklerine mükemmel ateş desteği sağlayan füze, yine ROKETSAN tarafından üretilen KAAN Silah Sistemi ile entegre olabilen platformlardan fırlatılabilmekte. KAAN Füzesi’nin çapı 610 mm iken ağırlığı ise 2.500 kg.
UMTAS Füzesi:
Atak helikopterlerine entegre şekilde çalışması planlanan UMTAS füzeleri, havadan kara ve diğer hava hedeflerini vurma yetisine sahip. UMTAS’lar test aşamalarını geçtikten sonra helikopterlerde kullanılmaya başlanacak.
Hisar füzeleri:
Kara üzerinden havadaki tehditlere karşı bir savunma sistemi olan Hisar füzeleri, değişken atış yeteneklerine sahip. Askeri üslerin ve limanların güvenliğinden sorumlu olan bu sistem, tehdit unsuru olan uçaklara, diğer füzelere ve İHA’lara karşı 10 ila 16 kilometre menzilli, doğruluk oranı yüksek atışlar yapabiliyor.
Barış Pınarı Harekatı'nın kara ayağında kullanılan tanklar, kara araçları:
Altay Tankı:
Türkiye’nin ilk yerli ve milli tank projesi olan Altay, aynı zamanda NATO ve BM gibi uluslararası örgütlerin de standartlarına göre üretiliyor. BMC ve Aselsan’ın başını çektiği bir dizi yerli üreticinin imkanlarıyla geliştirilen modelde nişancı, doldurucu, sürücü ve tank komutanı olmak üzere 4 kişilik mürettebat bulunuyor.
Üzerinde 120 mm çağında 55 kalibrelik bir top mevcut olan tank, farklı amaçlar için özelleştirilebilen muharip sistemlerle donatılabiliyor. İçerisindeki mürettebatı her türlü dış tehditten koruma odaklı olan kompozit zırhı sayesinde son derece dayanaklı bir araç.
Fırtına Obüsü:
Bir tanka kıyasla daha uzka bölgelere daha dik açılarla atışlar yapabilen obüsler konusunda da yerli araçlar var. Fırtına obüsü, Aselsan tarafından geliştirilen bir yazılımdan destek alarak 25 kilometre uzaklıktaki hedefleri nokta atışıyla vurabiliyor.
Orta düzeyde hafif tank: Kaplan MT
Yerli zırhlı araç üreticisi FNSS ile Endonezya merkezli PT Pindad firması, Türkiye’de geliştirilip üretilen Kaplan MT üzerinde çalıştı. Orta seviyede ağırlığa sahip olan bu seri tank, engebeli arazilarde ve hızlı harekatlarda TSK’nın göz bebeği.
Hafif ve hızlı tank (ZMA) Tulpar:
Alçak, hafif ve yüksek güvenlikli gövdesiyle hızlı ve atik olan Tulpar, TSK’nın en asabi ZMA'lardan birisi. Tulpar, esnek bir şekilde ilerleyebilen ve geniş iç hacmi sayesinde kalabalık mürettebat taşıması yapabilen atletik bir yapıya sahip.
Karada ve su altında gidebilen amfibi: Pars 4x4:
Sadece 1,90 metre uzunluğundaki bu amfibi araç, hem karada hemde suda gidebiliyor. 5 kişilik mürettebatıyla tanksavar, gözetleme ve komuta kontrol merkezi olma gibi özellikleri var. Aslında pek çok beceriye sahip bu küçük ve kullanışlı kara aracı, su altında kendi etrafında dönebiliyor ve geriye doğru gidebiliyor. Bunu kumanda edebilmek için araçta iki adet su jeti de bulunuyor. Ayrıca gövdesi mayınlara ve patlayıcılara karşı balistik malzemelerle üretilmiş durumda. Hafif olduğu için hava kargosu yoluyla farklı coğrafyalara hızlı bir şekilde gönderilebiliyor.
Bir diğer amfibik araç Kunduz:
Gelişmiş elektronik donanıma sahip olan amfibik araç Kunduz, FNSS tarafından üretildi. Sis havanları atabilen termal kameraya sahip araç, karada 45 km/sa, su altında ise 8,6 km/sa hız yapabiliyor. Aynı zamanda su altında nokta dönüşü özelliğine de sahip.
Robo-tank Ankerot:
Konya merkezli bir yazılım firması tarafından üretilen robo-tank Ankerot, uzaktan kontrol edilebildiği için personelin risk almasına izin vermiyor. Minik bir tank olarak isimlendirebileceğimiz araç, çatışmalar sırasında askerlerimizin elini güçlendirmek için üretildi.
Sinyal bozucu sistem: Koral
Aselsan’ın ürettiği Koral, düşman radarlarının aklını karıştırıp, araçlarımızın tespit edilemez olmasını sağlıyor. Askeri araçlara entegre edilebilen sistem, her türlü koşulda elektronik bir savunma sistemi sağlıyor. Bu sırada TSK personelinin sinyallerine zarar gelmiyor.
Personel taşıma aracı Kirpi:
BMC’nin ürettiği kirpi, mayına karşı dayanıklı olmasıyla biliniyor. Asıl amacı personeli güvenli bir şekilde taşımak olan Kirpi’nin ismi de zaten yüksek koruma sistemlerinden dolayı buradan geliyor.
Personel taşıma aracı Ural:
Otokar tarafından üretilen Ural, personel taşımak için Kirpi’nin bir alternatifi konumunda. Sadece daha büyük ve daha geniş bir gövdeye, daha iri tekerleklere ve daha esnek süspansiyon sistemlere sahip.
Otokar Cobra ve Cobra II:
1997’den bu yana üretilen zırhlı personel taşıyıcı araç Cobra, 110 km/sa hıza çıkabiliyor. Aracın üzerinde ise 7,62 ya da 12,7 mm’lik makineli tüfek bulunuyor. Aynı anda 9 personel taşıyabilen aracın amfibik versiyonu da bulunuyor. Kazakistan, 2011’den bu yana Cobra araçlarını Türkiye ile ortak şekilde üretiyor.
Sürücüsüz personel taşıma aracı Ejder Yalçın:
Uzaktan kontrol edilebilir sistemleri yaygınlaştırmak üzerine çalışmalar yürüten TSK, Erjer Yalçın aracıyla kara üzerinde iyi bir başlangıç yaptı. Aselsan üretimi olan SARP Uzaktan Komutalı Stabilize Silah Sistemi’ne sahip araç, ilk testlerde başarıyla uzaktan kumanda edildi. Tek tuşla sürücüsüz moda geçen Ejderler, personel güvenliği açısından yeni bir dönemi başlatacak. Üstelik uzaktan kontrol edilebilen sadece aracın kendisi değil. Üzerinde bulunan silahlar da komutlarla yönlendirilebiliyor. Aracın motor gücü ise 375 beygir.
Kayı Sınır Güvenlik Sistemi:
Geçtiğimiz Hatay’daki sınırların 20 kilometrelik bölgesine kurulan Kayı Sınır Güvenli Sistemi, sınırları elektronik ekipmanlarla korumayı sağlıyor. Sistem, sınıra yaklaşan İHA, kara aracı ya da insanlar tespit ettiğinde bağlı olan komuta merkezine uyarı geçiyor. Kaydedilen tüm görüntüler tek bir merkezde toplanıyor, kameralar da tehditlere otomatik olarak odaklanıyorlar. Ayrıca radar karıştırıcı sistemler sayesinde, düşman haberleşmesi de kesilebiliyor.
İHA Kontrol Merkezleri:
Silahlı ya da silahsız olarn İHA’ların uzaktan kontrolünü kolaylaştırmak, meviziyi arttırmak için Baykar’ın ürettiği uzaktan kontrol sistemleri bulunmakta. Bayraktar TB2 İHA’sı ile ortak çalışan bu sistemler, sınır ötesi operasyonların kapsama alanını genişletiyor.
Helikopter, Uçak ve hava savunma sistemleri:
Kapan Drone Savar Sistem:
Daha önce burada ve burada yer alan YouTube videolarımızda sizlere aktardığımız drone savar sistemlere bir yenisi daha eklendi. Yeni nesil teknolojilerle artık büyük bir tehdit haline gelen dronelar, bu özel silah sayesinde etkisiz hale getirililebiliyorlar. Mateksan, SDT ve Tamgör Elektronik uzmanları, bu özel silahı üretmek için bir araya geldiler. Söz konusu silah sadece TSK’nın değil, diğer emniyet güçlerinin de kullanabileceği yaygın bir teknoloji olma hedefinde.
Uçaksavar Zıpkın:
Hava tehditlerine karşı daha küçük, hareketli ve uzun menzilli bir araç olan zıpkın, ilk olarak 2004 yılında TSK envanterine girmişti. O zamandan bu yana insansız sürümleri de üretilen uçak savar sistemi, uzak ve hareketli hedefleri tespit edip vurabiliyor.
Anka heikopteri:
TUSAŞ ve TUSAŞ Motor Sanayi AŞ (TEI), 31 Ekim 2014’ten bu yana ANKA-S Motor Modifikasyon Projesi yürütüyor. Bu projeyle PD170 adında tamamen yerli imkanlarla üretilen motorlar, ANKA İHA’larında kullanılacak. 165 kilogram ağırlığında olan ilk prototip motor, 30 bin feet yüksekliğe kadar çıkabilen araçlara güç verecek.
Atak Helikopteri:
Taarruz ve keşif helikopteri Atak, 1995 yılından bu yana geliştiriliyor. Aselsan, TUSAŞ ve İtalya merkezli AgustaWestland’in üretimi olan hava aracı ilk uçuşunu 2009’da gerçekleştirdi. T-129 ATAK olarak da bilinen helikopter, yüksek manevra kabileyeti sayesinde kısa sürede operasyon gerçekleştirme imkanı sunuyor. Arka arkaya yerleştirilen iki pilotlu kokpit sisteminde, her biri 1.292 beygir gücünde olan iki güçlü motor kontrol ediliyor.
Barış Kartalı Komuta Kontrol Uçağı:
Coğrafi kısıtlamalara takılmadan hava savunma ve erken ikaz yeteneklerini kullanabilen Barış Kartalı HIK Uçağı, sahip olduğu C4ISR yetenekleri ile radar ve sensörlerini kullanarak kendi görüş alanı içindeki tehditleri izleyip ve takip edebiliyor. HAVELSAN tarafından geliştirilen sistem; üretilen raporları kullanarak hava resmi oluşturma, tehdit değerlendirme, takip ve istihbarat, angajman bilgilerini komuta kontrol etme, arama kurtarma ve hava trafik kontrolü sağlama gibi görevlerin altından kalkabiliyor.
Yerli eğitim uçağı Hürkuş:
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’nin eğitim uçağı projesi olan Hürkuş, adını efsane savaş pilotumuz Vecihi Hürkuş’tan alıyor. Hem gündüz hem de gece uçma yeteneğine sahip olan uçağın testleri 29 Ağustos 2013’te tamamlandı. İlk uçuşunda 33 dakika havada kalan uçak, aktif olarak yeni teknolojilerle donatılıp, pilotların temel eğitimlerinde kullanılıyor.
Savaş Uçağı TF-X
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), şu sıralar en önemli projesi Milli Muharip Uçak için Paris Havacılık Fuarı’nda. Etkinlik kapsamında ilk kez prototip maketi sergilenen yerli savaş uçağı, ses hızının iki katına çıkabilecek.
Her biri 20 bin libre gücünde olan çift itiş motoruna sahip olacak TF-X, 2030’dan itibaren Türk pilotlarının kullanımında olacak.
Aselsan’ın Küp Uydusu: Kılıçsat
ASELSAN, bilindiği üzere yalnızca savunma teçhizatları üzerinde çalışmıyor. Şirket, aynı zamanda uzay teknolojileri üzerine de sistemler geliştiriyor. Küçük ama işlevsel bir uydu olan Kılıçsat’ın 2021’de uzaya gönderilmesi planlanıyor. Yüksek çözünürlüklü kameraları sayesinde uzaydan görüntüler elde edilecek uydu, bu görüntüleri yine ASELSAN’ın geliştirdiği X-Bant verici sayesinde Dünya’ya gönderilecek.
Kılıçsat, aynı zamanda uzaydan topladığı bazı verileri de ASELSAN’ın sonraki çalışmalarında kullanılabilmesi için yer istasyonuna gönderecek.
Türk Silahlı Kuvvetleri İçin Geliştirilen En Güçlü 8 Silah ve Teknoloji videomuzu aşağıdan izleyebilirsiniz:
TSK ve TSK için ekipman üreten şirketlerin geliştirdiği silahlar ve savunma sistemleri listemizin sonuna geldik. Görüş, öneri ve değerlendirmelerinizi yorumlar kısmında belirtmeyi unutmayın.