Dünya’nın atmosferi, bedenimizi kozmik ışınların zararlı etkilerinden koruma noktasında başarılı olsa da aynı durum, bilgisayarlarımız ve cep telefonlarımız için geçerli değildir.
Hatta bu kozmik ışınlar, bilgisayarlarımızın çökmesine bile sebebiyet verebilir. Peki nasıl?
Kozmik ışınlar, ışık hızına yakın bir hızda hareket eden parçacıklardır.
Aslında her saniye 100.000 kozmik ışın veya diğer ismiyle hayalet parçacıklar, Dünya atmosferinin her bir metrekaresine çarpar. Bu ışınlar birçok şekilde bizimle temas hâlindedir.
Bu sebeple bilgisayarlarda “soft error” ismi verilen sorunların ortaya çıkması muhtemeldir. Bu hatalar, temelinde kalıcı herhangi bir donanım hasarına sebep olmazlar fakat düzeltmek için yeniden başlatmak gereklidir.
Fakat kozmik ışınlar bazı durumlarda daha büyük sorunlara da sebebiyet verebilir. Öte yandan Fizikçi James F. Ziegler, kozmik ışınların bilgisayarlar üzerindeki can sıkıcı etkisini 1979’da keşfetmiştir.
Ziegler ve diğer araştırmacılar, Dünya üzerindeki belirli yerlerin daha ağır kozmik ışın bombardımanına maruz kaldığını da ortaya çıkarmıştır.
Örneğin Amerika, Güney Asya’daki şehirlere göre yaklaşık 2 katı daha fazla kozmik ışınla karşı karşıya kalır.
Bu farkın ise rakımla ilgili olduğu düşünülür. Nihayetinde bir yerin rakımı, yani deniz seviyesinden ne kadar yüksekte olduğu atmosfer ile ilişkilidir. Yani rakım ne kadar yüksekse atmosfer, o kadar az koruyucu olur.
Tahminlere göre kozmik ışınların, gelecekte çok daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalınmasına sebep olacağı tahmin edilir. Örneğin uçaktaki bir bilgisayarın, kozmik ışın kaynaklı bir sorun yaşama olasılığı Dünya’daki konumuna bağlı olarak 10 ila 300 kat daha fazla olacaktır.
Bu da uçaklardaki bilgisayar sistemleri için özellikle hayati bir önem taşır. Bizlerin ne yazık ki evlerimizde veya iş yerlerimizde kozmik ışın riskini azaltma şansımız yoktur.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: