Elektronik ürünler, hayatımızın büyük bir bölümünü kaplamış durumda. Neticede her gün televizyon, telefon ve bilgisayar gibi ürünleri kullanıyoruz. Ancak her tüketici, en çok da bu ürünlerin arıza yapmasından çekinir. Bugün hiçkimse, durup dururken elinde var olan bir ürünün bozulmasını istemez.
Elektronik ürünlerin bozulması durumunda başvurulan ilk yöntem ise vurmaktır. Eminiz ki hepiniz; bozulan bir televizyona, uzaktan kumandaya, oyun koluna veya aklınıza gelen herhangi bir elektronik ürüne vurmuş, arıza gidermeye çalışmışsınızdır. Üstelik bu yöntem, etkilidir de. Bazen elektronik alete vurmak, ürünün yeniden çalışmasını sağlar. Peki bu nasıl oluyor?
Elektronik ürünlere vurmak, arızayı nasıl giderir?
Elektronik ürünlere vurmak, aslında etkili bir onarım yöntemlerinden bir tanesidir. Üstelik bu teknik, yalnızca biz bireysel tüketiciler tarafından kullanılmaz. Örneğin ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Apollo 12 görevi sırasında bu yöntemi kullanmıştır. Uzay aracındaki kameralardan bir tanesinin çalışmaması üzerine harekete geçen astronotlar, kameranın üzerine vurarak çalıştırmayı başarmışlardır.
Ürünü vurarak tamir etme yönteminin batıl bir inanış olduğunu düşünebilirsiniz. Hatta bunun bir safsata olduğuna bile inanabilirsiniz. Ancak bu yaklaşım pek de doğru değildir. Zira vurarak tamir etme, "percussive maintenance" (vurmalı onarım gibi çevrilebilir) şeklinde bir terimin doğmasına yol açmıştır. Dilerseniz hep birlikte; bu tekniğin nasıl işe yaradığına bakalım.
Bugün kullandığımız elektronik ürünler, teknolojinin son harikaları olarak karşımıza çıkıyorlar. Ancak bundan 20-30 yıl önce durum pek de böyle değildi. Tüplü televizyonlar ve radyolar oldukça popülerdi. Bu ürünlerin içinde ise bugünkü gibi gelişmiş çipler yoktu. Bunun yerine mekanik bileşenlerin yoğunlukta olduğu sistemler vardı. İşte vurmalı onarım tekniğinin işe yaramasının nedeni de tam olarak bu mekanik bileşenlerdi.
Üzerinden elektrik akımı geçen her şey ısınma eğilimi göstermektedir. Isınma ise genleşmeye yol açar. İşte elektronik ürünleri vurarak tamir etmenin ardında yatan bilimsel neden de tam olarak buydu. Bazen ısınma sonucunda genleşen mekanik bileşenler pozisyonlarını kaybediyor, temazsızlık yapmaya başlıyor veya lehimleri kopuyordu. Ürüne vurulduğu zaman ise yeniden yerine oturabiliyor, temassızlığı gideriyordu. Hatta bazen kopan lehimler bile darbe etkisi ve sıcaklık sayesinde yeniden birbirine tutunabiliyordu.
Eski bir televizyonun içinin nasıl göründüğüne aşağıdan bakabilirsiniz. Günümüzde ise bu kadar mekanik parça kalmamış durumda:
Ancak bu yöntem; yüzde 100 çözüm değildir. Şanslıysanız ve nereye vuracağınızı biliyorsanız, bir ürüne vurarak çalıştırabilirsiniz. Bu yüzden pek çok kişi, vurmalı onarım tekniğinin aslında bir sanat olduğunu söylüyor...