Teknoloji noktasında Dünyanın hatırı sayılır ülkeleri arasında olan Çin, 10 milyar dolarlık bir yatırımla süper bir kuantum araştırma merkezi kuruyor. Bu merkezle birlikte Çin, kuantum bilgisayar ve algılama teknolojisinde küresel olarak ilk sıraya yükselmeyi hedefliyor. Bu merkezin açılacağı haberi bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta gerçekleşen kuantum teknolojisi kullanılarak yapılan görüntülü görüşmeden sonra geldi.
2020'de açılması planlanan Kuantum Bilişim Bilimleri Ulusal Laboratuvarının iki büyük araştırma hedefi var: kuantum metroloji ve kuantum bilgisayarı oluşturma. Her iki çabada da askeri çıkarların yanı sıra sivil yenilikler de desteklenecek.
"Kuantum metrolojisi nedir?" diye akıllara bir soru gelebilir. Kuantum metrolojisi, temel olarak yerçekimi ve diğer fiziki etkilerdeki dakikalı değişiklikleri ölçer, bu da oldukça doğru, kendi kendine yeten navigasyon sistemleri oluşturmak için kullanılabilir. Bu navigasyon sistemleri de denizaltları ve diğer bağımsız araçlar için oldukça büyük önem teşkil etmektedir ve herhangi başka bir GPS ve navigasyona ihtiyaç duymadan çalışırlar.
Çin, bu merkezle birlikte kuantum bilgisayarı alanında da daha ileri gitmek istiyor. Ülkenin önde gelen kuantum bilimcilerinden Pan Jianwei, bu merkezle birlikte Çin kuantum bilgisayarının dünyadaki diğer bilgisayarların milyon kat daha fazla bilgisayar gücüne sahip olabileceğini ifade ediyor. "Kuantum bilgisayar nasıl çalışır?" derseniz: Bugün kullandığımız bilgisayarlarda, bilgiler 0 ya da 1 olarak ayarlanmış bir bit dizisinde kodlanır. Bir kuantum bilgisayarında, bitler teorik olarak bu durumların birini, ikisini ya da bir kombinasyonunu tutabilir. Şifreli mesajların hızlı bir şekilde çözülmesi veya hava modellenmesinden füzyon araştırmasına ve biyolojik tıbba ait her şeyi içeren karmaşık araştırma sorunlarını çözmek için kullanılabilirler, çünkü kuantum bitleri, standart bir bilgisayarda birer birer gerçekleşen belirli hesaplamaları aynı anda gerçekleştirir.
Micius kuantum uydusunun başarısı Çin'in askeri iletişim ve finansal işlemler için ülke çapında bir kuantum ağı oluşturmasını sağlıyor. Bu adımlarla birlikte geleceğin teknolojik anlamda belirleyicisi olan kuantum konusunda Çin, öncülük edemese bile kendisini güvence altına almayı başarıyor. Siz ne düşünüyorsunuz? Çin artık kopyacı bir teknoloji üretiminden, üretici bir konuma gelmedi mi?