Dünyanın en büyük gözetim sistemlerinden (elbette diğer ülkelerle ilgili bu kadar bilgiye sahip değiliz) birine sahip olan ülkelerden birisi olan Çin, bu tavrını sürdürmeye devam ediyor. Ülke, yabancı şirketlere yaptıkları işlemlerle ilgili verileri kendileriyle paylaşmaları yönünde baskı yapıyor. Bu baskı son olarak ev kiralama hizmeti olarak faaliyet gösteren Airbnb'ye kadar uzandı. Şirket ev sahiplerinin verilerini 30 Mart'tan itibaren Çin hükümet kurumlarıyla paylaşacağını duyurdu.
Çin hükümeti, vatandaşlarının olası bir adres değişikliğini 24 saat içerisinde polise bildirmelerini şart koşuyor. Şirket, bunun Çin'de faaliyet gösteren "diğer ev kiralama şirketlerine benzer" olduğunu ve sonuçlardan endişe duyanların listelerini deaktif edebileceğini bildirdi. Konuyla ilgili olarak açıklamalarda bulunan bir şirket yetkilisi Çin yasalarını onurlandırdıklarını ifade etti.
Çin'de faaliyet gösteren diğer tüm yabancı şirketler gibi Airbnb de oldukça zor ve ikilemli bir durumda bulunuyor. ABD gibi ülkelerde 'mahremiyeti' sonuna kadar korumakta kararlı olan bu şirketler, dünyanın en büyük pazarı olarak kabul edilen Çin'de tüm kullanıcı verilerini hükümetlerle paylaşmaktan geri durmuyorlar. Öte yandan geçtiğimiz yıllarda Edward Snowden'ın ortaya çıkardığı dinleme skandalı ABD'yi Çin'den daha ayrı bir noktaya oturtmuyor diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra Almanya'daki dinleme skandalları da ABD'nin diğer ülkelerdeki faaliyetlerinin gayet sorgulanabilir olduğunu bir kez daha gösteriyor.