Tüm dünyayı etkisi altına alan pandeminin ekonomi üzerinde pek çok olumsuz etkisi oldu. Fabrikalar üretime ara verdi, kimi sektörlerde artan talebe cevap verilemedi, işletmeler kapandı. Bu durumlar arasında etkisi en uzun sürecek gibi görünen ise küresel çapta yaşanan çip krizi.
Çip krizi, özellikle otomotiv sektöründe yarattığı olumsuz etki sebebiyle bir süredir bolca konuşuluyor. Öyle ki pek çok dünya devi otomobil üreticisi, yaşanan kriz sebebiyle araç üretmeye devam edemeyeceklerini açıkladılar, fabrikalarını kapattılar. Bir yandan talebin artmaya devam ettiği otomotiv sektöründe yaşanan bu kriz, yalnızca bununla sınırlı kalmadı ve gündelik hayatımızı giderek daha fazla alanda etkileyecek. Peki bu etkiler neler olacak, gündelik hayatımızda neler değişecek? Birlikte göz atalım.
Kimi ürünleri bulmakta zorlanacağız:
Teknolojik ürünlerin her geçen gün hayatımızın her alanına nüfuz ettiğini ve giderek daha teknolojik bir habitatımız olmaya başladığını hepimiz biliyoruz. Yaşanan çip krizi, tam da bu noktada hepimizi olumsuz etkileyecek. Çünkü diş fırçasından televizyona, akıllı telefondan çamaşır makinesine yüzlerce ürünün üretimi, nihayetinde çipler olmadan yapılamaz durumda.
Talebin her geçen gün arttığı bu teknolojik ürünlerin bir süre sonra yaşanan kriz sebebiyle üretimleri yapılamayacak ya da azaltılacak. Bu da artan talebe karşılık arzın yetersiz kalmasına sebep olacak. Son kullanıcı ise bu ürünleri tam da bu sebepten satın alamayacak. Tıpkı PlayStation 5'te olduğu gibi, kullanıcılar üretim devam edemediği için ürüne ulaşamayacak.
Fiyatlarda artış yaşanacak:
Bu dengesiz arz-talep ilişkisi, haliyle ürünlerin fiyatlarını da etkileyecek. Üretiminde çip kullanılan pek çok teknolojik ürünün fiyatları artacak. Farklı sektörlerden pek çok ismin ve uzmanların öngörüleri krizin etkilerinin 2022'de de devam edeceği yönünde ve bu uzun zaman dilimi, krizin boyutlarının büyüyeceğini ve fiyatların değişmesinin kaçınılmaz olacağını gösteriyor.
Yeni ve gelişmiş bazı özelliklere pek çok üründe bir süre ulaşamayacağız:
Krizi en derinden yaşayan sektör olan otomotiv sektöründe bazı üreticilerin çip kıtlığı nedeniyle kimi özellikleri otomobillerde devre dışı bıraktığı da biliniyor. Örneğin Nissan'ın araçlarında standart olarak bulunan bir navigasyon sistemini en azından kriz sonlanana kadar devre dışı bıraktığı açıklanmıştı. Renault ise direksiyon arkasındaki büyük dijital ekranlardan yine kriz sonlanana kadar vazgeçmiş durumda.
Benzer senaryoların krizin etki alanı büyüdükçe farklı sektörlerde de gözlemlenmesi bekleniyor. Bu da bir nevi birkaç adım geri gitmemize sebep oluyor. Geliştirilen teknolojileri satın alacağımız ürünlerde kriz sonlanana kadar göremeyeceğimiz anlamına geliyor.
Samsung, LG, Ford, Volkswagen gibi dev şirketlerin açıklamaları, durumu özetliyor:
Çip krizinden etkilenen dünya devi şirketlerin sayısı o kadar fazla ki, önümüzdeki aylar için çizilen manzaranın neden bu kadar karanlık olduğunu anlamak zor değil. Örneğin Samsung, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklama ile krizin televizyon ve pek çok cihazın üretimini kötü etkilediğini belirtti ve sorunu geçici de olsa çözebilmek için ürünlerde aciliyetlerine göre bir tedarik sıralaması yaptıklarını söyledi. LG de durumun iç açıcı görünmediğini ve olumsuz etkilenmelerinin muhtemel olduğunu kabul etti. Otomobil üreticileri için durum zaten o kadar sıkıntılı ki aslında bir şey söylemelerine bile gerek yok çünkü üretimler bu kriz sebebiyle durmuş durumda.
Çip krizinin çözümü için büyük yatırım planları:
Tabii ki yaşanan çip krizi, pek çok şirketi ve ülkeyi harekete geçirdi bile. Çip üretimini artırmak için ABD'de iki yeni fabrika kuracağını açıklayan Intel, bunun için 20 milyar dolarlık bir yatırım yapacağını duyururken, AB'de de Avrupa Komisyonu, çip üretim sektöründeki payını artırmak istediğini açıkladı.
Tüm dünyada çip üretiminde lider koltuğunda şu an için Çin otururken, pazardaki en büyük ikinci pay ise tahmin edeceğiniz üzere ABD'ye ait. Avrupa ise şu an için küresel pazarda çip üretiminin yüzde 10'undan daha az bir kısmına sahipken, bu oranı önümüzdeki yıllarda yüzde 20'ye çıkarmayı hedefliyor. Intel'in bu hedefi için AB'ye destek teklif ettiği biliniyor.