İlk olarak Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan yeni tip corona virüsü, hızlı bir şekilde dünyaya yayılmaya devam ediyor. Bugün itibarıyla enfeksiyondan ölen kişilerin sayısı 170’e yükseldi. Virüsün bulaştığı 7.700’den fazla insan, hala bilim insanlarının etkili bir tedavi yöntemi bulmasını umuyor; ancak pek fazla zamanlarının olmadığı aşikar. Tipik bir soğuk algınlığı hastalığının semptomları gösteren gizemli virüs, kısa sürede Akut Solunum Sıkıntısı Sendromu’na (ARDS) neden oluyor ve enfekte olduğu kişinin nefes almasını imkansız hale getiriyor.
Corona virüsünün sıfır noktası olan Wuhan’da çalışmalar sürüyor. Ne var ki, 2019-nCoV olarak adlandırılan virüsün ilk kez hangi hayvandan insana geçtiği henüz bulunamadı. Araştırmalar, virüsün kaynağı olarak yarasa, yılan ve porsuk gibi hayvanları işaret ediyor; ancak enfeksiyonun kökenleri henüz kesin olarak belirlenemedi.
Yeni tip corona virüsü hakkında internette türlü türlü iddialar bulunuyor. Biz de, bu gizemli virüsü çevreleyen en çarpıcı üç komplo teorisini sizler için kaleme aldık. Dilerseniz, lafı daha fazla uzatmadan bu iddialar nelermiş, hep birlikte onlara bakalım.
Corona virüsü hakkındaki komplo teorileri
Corona virüsü biyolojik bir silah
Corona virüsünün biyolojik bir silah olduğuna yönelik iddialar, en popüler komplo teorilerinden biri. Bu teorinin sahipleri, zengin ve güçlü insanların milyarlarca insanı öldürerek Dünya'yı yok etmek istediklerini iddia ediyor. 1988’de Prens Phillip’in yaptığı bir açıklama, şimdilerde bu teoriyi desteklemek için kullanılıyor: “Reenkarne olduğum zaman, nüfus yoğunluğunun azalmasına katkıda bulunmak için ölümcül bir virüs olarak geri dönmek istiyorum”
Buna ek olarak, Wuhan'da ortaya çıkan virüsün, Çin'in gizli biyo-silah tesislerinde üretildiği de iddialar arasında. Elbette bu spekülasyonların herhangi bir dayanağı bulunmuyor. İlk vakalar, bir deniz ürünleri pazarında çalışan veya orayı ziyaret eden insanlarla bağlantılıydı. Şüpheler burada yoğunlaşsa da, hastalığın yılan veya yarasa gibi hayvanlardan yayılmış olabileceği belirtiliyor.
Salgın, planlı bir eylemdi
Çin ve diğer ülkeler, corona virüsünü kontrol altına almak için uğraşıyorlar; ancak bazı insanlar, bu salgının planlı bir eylemin sonucu olduğunu düşünüyor. YouTuber Jordan Sather, bu komplo teorisine destek veren isimlerin başında geliyor. Sather, dayanak olarak İngiltere'deki Pirbright Enstitüsü tarafından aşılarda kullanılacak bir virüsün zayıf versiyonunun geliştirilmesi ile ilgili bir patenti gösteriyor. YouTuber ayrıca Bill ve Melissa Gates Vakfı'nın söz konusu enstitünün araştırmalarını finanse ettiğini iddia ediyor.
Sather, corona virüsünün Çin'de üretildiğini ve yakında sona ereceğini iddia ediyor
Söz konusu iddialar hakkında bir açıklama yapan Bill ve Melissa Gates Vakfı, “Komplo teorilerinde belirtilen patentli çalışma sadece bulaşıcı bronşit virüsünü (IBV) içeriyordu. Yapılan çalışmalar sonucunda virüs önemli ölçüde zayıfladı. Tedavinin aşı olarak kullanılma potansiyeli var; ancak henüz geliştirilmedi. Patentli çalışma 2015 yılında tamamlandı ve Bill & Melinda Gates Vakfı tarafından finanse edilmedi” ifadelerini kullandı.
Hastalığın gerçek boyutu örtbas ediliyor
Komplo teorileri arasında gerçeğe en yakın olanı bu olsa gerek. Demir yumrukla yönetilen bir ülke olan Çin, özellikle bazı alanlarda dünyanın geri kalanından izole bir yaşam sürüyor. Geçmişte pek çok önemli olayı örtbas eden Pekin hükümeti, benzer bir çabayı 2003’te ortaya çıkan SARS virüsünde de göstermişti. Akut solunum yolu sendromu olarak bilinen SARS, 774 kişinin ölümüne neden olmuştu.
Komplo teorisyenleri, Çinli yetkililerin açıkladığı verilerin aksine corona virüsünün yaklaşık 100.000 insana enfekte olduğuna inanıyor. Çin’in resmi haber ajanslarından China Global Television Network’e (CGTN) göre şu ana kadar 7,736 onaylanmış corona virüsü vakası bulunuyor. Enfeksiyondan hayatını kaybedenlerin sayısı ise bugün itibarıyla 170’e yükseldi.