CRISPR adlı yöntem, bilim insanlarının gen değiştirme işlemlerinde kullandıkları ve genellikle genetik hastalıkları tedavisinde kullanılan bir yöntem olarak öne çıkıyor. Yine de bu yöntemin sentetik biyolojide pek çok kullanım alanı var. ETH Zurich’ten araştırmacılar, insan hücrelerinin içine biyobilgisayarlar yerleştirirken bu teknolojiden yardım aldı.
Bilgisayarlar konusunda ne kadar gelişirsek gelişelim doğanın gerisindeyiz. Biyolojik yapılar ve insan beyni pek çok açıdan bilgisayarlara benziyor ancak veri toplama ve işleme şekilleri, bilgisayarlara kıyasla çok daha ileride.
Araştırmanın başındaki isim olan Martin Fussenegger, “İnsan bedeninin kendisi büyük bir bilgisayardır, metabolizması bilinmeyen zamanlardan bu yana milyarlarca hücre gücüyle hesaplama yapar, bu bilgisayar enerji için sadece bir dilim ekmeğe ihtiyaç duyar” diyor.
Bu doğal işlem becerisine erişebilmek, sentetik biyolojinin ana amacını oluşturuyor. ETH Zurich de bu amaçla yaptığı çalışmada, çift çekirdek işlemcileri insan hücrelerine yerleştirdi. Normalde özel bir geni hedef alıp değiştiren bu işlem, bu defa Cas9 enzimini işlemci olarak kullanacak özel bir modifikasyondan geçti.
Bu küçük enzim işlemci, RNA’lardan gelen kodu okuyarak gerekli protein çıktısını verebiliyor. Araştırmacılar bu işlemcilerden iki tanesini bir hücreye sığdırmayı başardı.
Gelecekte bu yöntem kullanılarak insan bedenlerine mini işlemciler yüklenecek ve bu sayede hastalıklar, daha ortaya çıkmadan önce tespit edilecek. Hastalığa dair bilgiler toplanarak doğru ve etkili terapitik moleküller üretilebilecek.
Araştırma, PNAS’da yayımlandı.
