Bir zamanlar gezegenin en güçlü canlıları olan dinozorlar, bir göktaşının Dünya'ya çarparak 10 milyar atom bombası gücünde bir patlamaya neden olması sonucu değişen iklimin etkisiyle zaman içinde yok oldu. Araştırmacılar, bugün popüler kültürün bir parçası olan bu görkemli canlılara ilişkin neredeyse her geçen gün yeni kanıtlar buluyor.
Güney Afrika'daki Witwatersrand Üniversitesi'nden bir grup araştırmacı, dinozorlarla ilgili algımızı genişletmek umuduyla yaklaşık 200 milyon yıl önce Güney Afrika'da yaşayan beş metre uzunluğunda otçul dinozor türü Massospondylus carinatus’a ait yumurtaları 3D teknolojisini kullanarak incelediler.
1976 Güney Afrika keşfedilen Massospondylus carinatus yumurtaları, bugüne kadarki en eski dinozor embriyo fosilleri arasında yer alıyor
Dünyaca ünlü bilim dergisi Nature’da yayınlanan çalışmada, dinozorların kafataslarının, timsah ve kertenkele gibi akrabalarının embriyoları ile aynı sırada geliştiği keşfedildi. Bilim insanları tarafından 1976'da Güney Afrika’da keşfedilen Massospondylus carinatus yumurtaları, şimdiye kadar keşfedilmiş en eski dinozor embriyo fosilleri arasında yer alıyor.
Araştırmacılar, fosiller üzerindeki araştırmaların bulguların kırılgan olmaları nedeniyle belli bir noktada tıkandığını, ancak uyguladıkları 3D tarama yöntemi sayesinde kemik hücrelerine dair eşi benzeri görülmemiş detaylara ulaştıklarını söylüyor.
Massospondylus carinatus türüne ait dinozor embriyosunun 3D modellemesi
Yüksek güçte X-ışınları kullanarak kafataslarını inceleyen ekip, kafatasları 2 cm'den küçük olan dinozor embriyolarının, akrabaları timsahlar ve kertenkeleler gibi 0.4 ila 0.7mm genişliğinde iki diş setine sahip olduğunu tespit etti. Araştırmada, embriyonik gelişim paterninin yaklaşık 200 milyon yılda değişmediği ve dinozorların yumurtada sürüngen akrabaları gibi geliştiği sonucuna varıldı.
67 Milyon Yıllık Bir Dinozor Fosili Bulundu
Witwatersrand Üniversitesi profesörü ve çalışmanın ortak yazarı Jonah Choiniere, "250 milyon yılı aşkın sürüngen evriminde, kafatasının yumurtada gelişme biçiminin aşağı yukarı aynı kalması gerçekten inanılmaz" değerlendirmesini yaptı.