Doku mühendisliği, doku ve organ nakillerindeki arz talep sorununa potansiyel bir çözüm sunmuş olabilir. Ancak doku mühendisliğinin de karşılaştığı belirli doku fonksiyonlarının gelişmesi için hücreleri konumlandırmada kullanılan yapılar gibi sorunları bulunuyor.
Trends in Biotechnology dergisinde yayınlanan araştırmada Massachusetts Lowell Üniversitesi’nden araştırmacılar; buz, kağıt ve ıspanak gibi günlük materyallerin doku yapıları olarak kullanılabileceğini keşfettiler. Pek de alışılmadık olan bu materyaller daha fonksiyonel, daha sürdürülebilir, daha ucuz olmasının yanı sıra dünyada birçok yerde bulunabiliyor ve birçok biyomedikal araştırma alanında uygulanabilir.
Yazışmadan sorumlu yazar Gülden Camcı Ünal “Bazı doku mühendisliği teknikleri pahalı olabiliyor bazıları ise üç boyutlu yapıları oluşturmak için uzun ve meşakkatli bir optimizasyon prosedürleri gerektirebiliyor. Biz aslında yüzümüzü doğaya döndük ve nelerin bulunduğunu ve onlardan doku onarımında nasıl faydalanabileceğimizi görmeye çalıştık” ifadelerini kullandı.
Mükemmel yapıyı bulmak
Mekanik dirençli biyouyumlu mükemmel yapıyı bulmak pek de kolay sayılmaz. Bu sebepten dolayı bilim insanları düşük maliyet ve sürdürülebilir yaklaşım için hazırda var olan doğal materyallerden faydalanıyorlar.
Worcester Politeknik Enstitüsü’nden bir araştırma ekibi ıspanak gibi farklı bitkilerin eşsiz damar sistemlerini hackliyorlar. Ispanağın damar ağlarının yoğunluğu insan kalbinin vaskülatür ağına oldukça benziyor. Araştırmacılar, kalp dokularını ıspanak iskeletinde büyütebiliyorlar.
Sadece ıspanak değil farklı araştırmacılar birçok farklı materyal keşfi yaptı. Gülden Camcı Ünal, “İnsanlar, binlerce yıldır kağıdı birçok farklı şey için kullandı. Ancak 10 yıl öncesine kadar hücre kültür platformları için doku mühendisliği yapıları olarak kullanılmıyorlardı. Bazen basit şeylerin gözden kaçtığını düşünüyorum” dedi.
Bilim insanlarının biyomateryallerdeki bu girişimleri oldukça umut vaat edici ancak canlılarda da test edilmesi gerekiyor. Bu biyomateryaller çok geniş bir spektrumdaki hastalıklara potansiyel çözümler getirecek olsa da tamamlanması gereken işler bulunuyor.
Ünal, biyomateryallerin doku mühendisliğinde kullanımıyla ilgili olarak “Henüz geniş ölçüde üzerinde çalışılmadığı için bu materyallerin bazılarını tam olarak bilmiyoruz. Dezavantajlarının neler olabileceğini bilmiyoruz ya da henüz farkında olmadığımız başka büyük avantajları olabilir.” ifadelerini kullandı.
