Ocak ayında koltuğunu Joe Biden’a bırakan eski ABD Başkanı Donald Trump, görev süresi boyunca başta Twitter olmak üzere sosyal medya platformlarını yoğun bir biçimde kullanmıştı. Ancak 6 Ocak 2021 tarihinde yaşanan Kongre Baskını’nın ardından sosyal medya platformları da Trump’a karşı tavır aldı.
Sosyal medya platformlarının kendisine sırt çevirmesini hiç hoş karşılamayan Trump, her fırsatta bu platformları eleştiri yağmuruna tutuyordu. En sonunda kendi sosyal paylaşım platformunu kurmaya karar veren Trump, önceki gün resmi olarak tanıtılan ‘Truth Social’ isimli platformuyla gündeme oturdu. Fakat platform daha yayına alınmadan birçok krizin odak noktası oldu.
Trump’a 30 gün süre verildi:
ABD medyasından elde edilen bilgiye göre Truth Social, açık kaynaklı bir platform olan Mastodon’u neredeyse birebir taklit ediyor. Esasında Mastodon’un kodunu kullanmak herkese açık ve herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor. Ancak bu kodu kullanmak isteyen şirketler bir lisans sözleşmesi imzalamak zorunda. ABD medyası da Truth Social’ın bu lisans sözleşmesine uymadığını belirtti ve Trump Media and Technology Group adlı şirkete platformun yazılımını değiştirmek için 30 gün süre verildi.
Ayrıca Truth Social hala test aşamasında olmasına ve yayın hayatına başlamamasına rağmen platformun trollerle doldurulduğu ortaya çıktı. Teknoloji ve bilişime dayalı bir haber kaynağı olan Verge, platformda birçok sahte hesabın olduğunu ve hatta ‘Donald Trump’ adı altında sahte paylaşımların da yapıldığını belirtti.
New York Times gazetesi de skandala yeni bir boyut ekleyerek bazı hackerlara platforma giriş izni verildiğini ve Trump ile birlikte Stephen Bannon, Ron Watkins gibi ülkedeki aşırı sağcı politik figürlerle Twitter’ın CEO’su Jack Dorsey adını kullanarak sahte hesaplar açıldığını belirtti.