Kediler, köpekler kadar sevgilerini belli etmeyebilirler ancak bu onların sizden nefret ettiği anlamına gelir mi? Her kedi sahibinin aklına gelen bu soru için uzmanlar pek çok farklı açıklamada bulundu. Kediler gerçekten nefret mi ediyor yoksa sadece korkuyorlar mı?
Total Cat Mojo yazarlarından veteriner Mikel Maria Delgado: “Kediler sıklıkla köpeklerle karşılaştırıldığı için daha soğuk bulunabiliyor” dedi. Delgado’ya göre; kediler köpeklere oranla daha az yüz kasına sahip ve bu yüzden hareketleri daha az insana benziyor. Bu nedenle bizden hoşlanıyor mu yoksa nefret mi ediyor tam olarak anlayamayabiliyoruz. Bir de küçüklüğünde çok fazla insanlar biraraya gelerek sosyalleşmiş kediler insanlarla daha sakin bir şekilde iletişim kurabiliyor.
Pennsylvania Üniversitesi’nden Carlo Siracusa; “Kedinizle olan ilişkiniz konusunda yapabileceğiniz en iyi şey gizlilik istediklerinde insanlardan uzaklaşabilecekleri bir yere sahip olduklarından emin olmaktır” dedi. Kedilerin genellikle kişisel olarak birinden nefret etmediğinden bahseden Siracusa, sevdiği birine karşı da çok fazla fiziksel temas içerisinde olmayacaklarını söylüyor. Zaten yapılan en büyük yanlışlardan biri olarak da bizi sevmesini istediğimiz kediyi çok fazla sıkıştırarak fiziksel temas içerisinde olmaya çalışmamız olduğunu söylüyor. Kedilerin kendilerine göre daha az güvenli ya da daha az çekici buldukları özelliklerin olduğunun da altını çiziyor.
Georgia Üniversitesi’nden Profesör Sharon Crowell-Davis:”Yeni bir kedi ile bir araya gelirken sakin kalmanın ve yaklaşmak için öncelikle ondan bir adım gelmesini beklemenin en doğru iletişim olduğunu düşünüyorum” dedi. Kedi oyunları zaten çok kabadır ve insanların ellerine, ayaklarına saldırırlar. Eğer kedinize bu şekilde oynamayı öğrettiyseniz her yaklaştığınızda yaralanmanız sizi üzmemeli. Ayrıca kediler onlardan kaçınan ve pek hoşlanmayan kişileri tehdit olarak görmedikleri için yanlarına giderler. Sharon, “Ben de bana doğru yürüyen bir filden kaçınırım” diye gayet mantıklı bir cümle ile bütün durumu açıklamış oluyor.
