Dünyamızın uydusu Ay'ı hepimiz biliyoruz. Tek olduğundan öyle emindik ki, bugüne kadar ona bir isim bile vermedik. Gece gökyüzünde gördüğümüz, izlemekten keyif aldığımız en parlak şey ve gökbilimciler kraterlerini haritalamaktan büyük keyif alıyorlar. Ayrıca bugüne kadar gidip ayak izleri bıraktığımız tek uydumuz.
Peki neden at nalı yörüngesi deniyor? Dünya'nın Güneş'in etrafında aynı hızda döndüğünü ve güneş sistemine baktığımızı düşünelim. Bir göktaşı Dünya'ya at nalı şeklinde, yaklaşıyor sonra geri dönüp uzaklaşıyor. En uzağa gidince bu kez öteki taraftan bir daha Dünya'ya yaklaşıyor. Yaklaştıktan sonra tekrar geri dönüp uzaklaşmaya başlıyor.
At nalı yörüngeleri güneş sistemindeki diğer uydularda da oldukça yaygın. Ancak Cruithne'in güneş sistemindeki hareketine bakılırsa, Dünya'nın yörüngesinde dağınık bir halka oluşturuyor ve hem Venüs hem de Mars yakınlarına girecek kadar geniş bir salınım yapıyor. Cruithne yılda yaklaşık bir kez Güneş'in yörüngesine giriyor, ancak dağınık yörüngesini Dünya yörüngesinde tamamlaması yaklaşık 800 yıl sürüyor.
Cruithne bizim ikinci Ay'ımız ancak nasıl göründüğü hakkında hiçbir fikrimiz yok. Bu noktada bizim için bulanık piksellerden daha fazlası değil. Ancak güneş sisteminde gezegen olmayan, orta büyüklük aralığında bir gök cismi olduğu söylenebilir. Ancak eğer Cruithne Dünya'yı vurursa, milyonlarca yıl önceki Kretase dönemindekine benzer bir toplu yok oluş olayı yaşanabilir.
Cruithne'den güneş sistemi hakkında birçok şey öğrenebiliriz. Diğer birçok asteroit ve kuyruklu yıldız gibi, gezegenlerin nasıl oluştuğuna dair kanıtlar içeriyor ve çarpıcı yörüngesi, güneş sisteminin çekim kuveti altında nasıl evrildiğini anlamak için ideal bir test alanı olabilir.
