Netflix’in yeni doğa belgeseli Our Planet’ın ilk bölümünde bir sahne var. Sahnede Grönland’da dev bir buz parçasının kopup başka bir buz yığını ile çarpışması gösteriliyor. Kamera görüntüsü yakınlaştığında, buz suya düştüğünde etrafa saçılan su, suyun yüzeyinden yapılan çekimler gibi teknikler bu olayı muazzam bir şekilde gösteriyor.
Belgeselin yapımcılarından Adam Chapman, bu tarz sahneleri Cristopher Nolan’ın Başlangıç filminde rüyaların gösterildiği sahnelere benzetiyor. 75 milyon ton buzun okyanusa düşerkenki görüntüsü gerçekten de rüya gibi bir şey. Ama aslında bu bizim kabusumuz. Belgesel gerçek bir olayı, sinematografik yöntemlerle elinden geldiğince ekranda güzel görünmesini sağlıyor ancak bu görüntüler, yaşadığımız bu gezegende asıl gücün insanda olduğunu gösteriyor.
Belgeselin çekimleri özenli bir çaba gerektiriyordu. Çekimler toplamda dört yıl sürdü, toplamda 2.000 saat su altında ve 400.000 saat havadan çekimler kaydedildi. Çekimler 60 farklı ülkede yapıldı ve belgesel, sonunda seyirciyi Dünya'nın farklı bölgelerinde sekiz bölümlük bir seyahate çıkardı.
Belgeselin mesajı ise şu: İlk defa, Dünya'da yaşayan bir tür, geleceğin nasıl olacağını belirleyecek. O tür biziz. Belgesel, insanların kendilerine Dünya için ne yaptıklarını, ne yapılması gerektiğini sormalarını sağlıyor.
Belgeselin fragmanını aşağıdan izleyebilirsiniz.
