Samsung’un cep telefonları, henüz teknolojinin yeni yeni geliştiği dönemlerde efsaneleşmiş modelleriyle karşımıza çıktı. Ergenliğimizde kullananların “havalı” sayıldığı dönemlerden tutun da şu an bile elimize verseler kullanacağımız efsane özellikleriyle isimlerini tarihe yazdırdılar.
Yalnız önceden uyaralım, bu yazı 2000’lerin başında gençliğini yaşamış herkesi bir tık üzebilir. Geçmişe giderek anıları tazelemeye hazırsanız, başlıyoruz!
Samsung’un ikonikleşmiş ve bir döneme damgasını vuran harika telefonları var. Listenin başında da tabii ki E250 yer alıyor.
Dokunmatik telefonların hayal gibi geldiği dönemlerde, kızaklı modeliyle bir zamanlar herkesin kullanırken havalı hissettiği E250’nin şu an şaka gibi gelen özellikleri var. 2006’nın ekim ayında piyasaya sürülen bu model, Samsung’un belki de en çok ses getiren telefonlarından biriydi.
Lise dönemlerinizi hatırlıyorsanız, her üç kişinin ikisinde bu telefondan oluyordu. Özellikle java oyunlarının hâlâ kalbimizde yeri ayrı. Akıllı telefonların patlamasından önce, başarılı tasarımı ve bütçe dostu fiyatıyla herkesin kalbinde bir dönem yer etmişti E250.
Herkesin iç sesini duyar gibiyiz: Samsung Galaxy S3 Mini
Samsung denilince akla ilk gelen modellerden Galaxy S3 Mini, kullananların müptelası olduğu bir modeldi. Kullanmayanının kullanandan daha az olduğu bu model, bir dönemin en efsane telefonu kabul ediliyor. Neden mi?
Daha küçük ekranda, uygun fiyatlı bir model olan S3 Mini, dokunmatik ekranların yeni yeni ortaya çıktığı dönemde dönemine göre güçlü bir donanıma sahipti. Özellikle ön yüzünde yer alan son uygulamalar ve geri tuşu da tuşlu telefonlardan dokunmatiğe geçişi yumuşatan bir özellik olmuştu.
Samsung’un açık ara en “narin” telefonu: U600
Kızaklı telefonların piyasaya çıktığı dönemlerde ortalığı sallayan, seveni kadar sevmeyeni de olan ama efsaneleşenler kategorisine giren U600, oldukça ince bir tasarıma sahipti. Sadece 10.9 mm kalınlıkta olan “slim slide” bir telefondu.
Özellikle iki tane dokunmatik tuşu, kızaklı bir telefon için öngörülemez bir özellikti. Fakat kullanıcıların çoğu, kızaklı olduğu için ekran ile tuşların bağlantısının koptuğundan şikâyetçiydi. Yine de biz kendisinden razıyız.
Hep kapaklı, hem döner ekran: Samsung SGH-P400
Alışılagelmişin dışında bir tasarımla bizi karşılayan bu model, oldukça eğlenceli ve merak uyandıran bir telefondu. Eminiz ki bir kere de olsa bu telefonu görüp sahip olmak, o ekranının nasıl ters döndüğünü test etmek istemişsinizdir.
1000-1500 TL arasında satışa sunulan model, 2003 yılında net asgari ücretin 225 TL olduğunu hesap ettiğimizde döneminin iPhone’u olarak kabul edilebilir…
2004’te ne kamerası? Samsung yapmış!: D500
2004’ün kasım ayında hayatımıza dahil olan Samsung D500, bir zamanlar herkesin ilk telefonlarından birisiydi. Şık tasarımı, sağlam yapısı ve multimedya özellikleriyle öne çıkan bu telefon, Samsung'un başarılı telefon serilerinden birisiydi.
Özellikle 2000’lerin başında multimedya deneyimini yaşatan bu telefon, Y kuşağının unutamadığı ergenlik telefonlarındandı.
Gençler için özel olarak tasarlanan Samsung S3653, namı diğer Corby.
Renkli tasarımı ve kapağındaki desenleri sayesinde gençler arasında çok popüler olan bu telefonda her şey dokunmatikti. Bir nesli dokunmatik telefonla tanıştıran model desek yanılmış olmayız. Özellikle efsane gençlik dizilerinden Kavak Yelleri’nin Mine’sinde görülen bu model, gençlerin ağzını açık bırakıyordu…
Twitter, Myspace, Facebook ve YouTube gibi servislere direkt bağlantı sunması ile de fark yaratan telefon, 2009’da satışa sunulmuştu.
Kaydır aç telefonların atası: SGH-D410
Samsung SGH-D410 (2004), Samsung'un o dönemki en dikkat çekici modellerinden biri olarak ilk sürgülü telefonlarından biri olmasıyla ön plana çıkıyordu. Şıklığı ve teknolojiyle tasarımı birleştiren yapısıyla kullanıcıların ilgisini çeken bu cihaz, multimedya ve pratik kullanım özellikleriyle de öne çıktı.
2010’da piyasayı sallayan, iPhone’a ciddi bir rakip olarak gelen meşhur Galaxy S.
Aslında bu model, Android telefonların neler yapabileceğini gösteren, uygun fiyatlı bir modeldi. Akıllı telefon dünyasında oyunun kurallarını değiştiren bu model, dönemin en net ve parlak görüntü deneyimini sunmasıyla gözlerimizi doldurdu.
Bir yıldız olarak sahneye çıkan bu model, Samsung’un amiral gemisi Galaxy serisinin de başlangıcıydı.
Dokunmatik telefonların gözdesi: Star.
Birçoğumuzun ilk dokunmatik telefon deneyimini yaşadığı Samsung Star modeli, 2009’da piyasaya çıkmıştı. Özellikle o yıllar için oldukça şık bir tasarıma sahip olan Star, fiziksel düğmelere de sahipti. Tam 5 farklı renk seçeneği de döneminin en iyilerinden olduğunu kanıtlıyor…
Özellikle cihazın kullanılabilir kalemi, insanların yeni bir teknoloji ile tanışmasını sağlamıştı. Taşınabilir “not defteri” görevini gören bu kalemli tasarım, hepimizin bir zamanlar ilgisini çekmişti.
Biraz da yakın geçmişe dönelim… Kocaman ekranıyla hepimizi büyüleyen Samsung Galaxy Note’u hatırladınız mı?
2011’de hayatımıza giren, büyük ekranlı telefonların öncüsü olan Galaxy Note, tablet görevi gören bir telefondu. Şu an elimize alsak muhtemelen küçücük gelecek ancak dönemine göre “epey” büyük kabul edilen bu telefon, birçok eleştiriyi de beraberinde getirmişti.
Çalışanlar için pazarlanan, esasında kalemiyle gözleri dolduran bu telefon, not alma özelliğiyle ikonik bir hâl almıştı.
Zamanının E250’si: Galaxy Ace
Ve son olarak sahneyi 2011’de piyasaya sürülen ve öğrenci dostu olan Galaxy Ace modeline bırakıyoruz. Orta segmentte, tam bir fiyat performans dengesi sunan bu model, gençlerin favorisi hâline gelmişti.
Ne diğerleri gibi büyük ne de sadece arama yapılabilecek kadar özelliksizdi. İlk akıllı telefon deneyimini dibine kadar yaşatan Galaxy Ace modelinden biz razıyız.
Peki sizin kullandığınız ilk telefon hangisiydi?
İlginizi çekebilir: