Bir dönem internette “100 tane Jedi mı döver, yoksa 12.000 tane ördek mi?” gibi alakasız sorulara cevaplar arayan dövüşlerin videoları çok popülerdi. O videolarda dövüşler hiç havaya taşınmadığı için bir F-16 savaş uçağı ile bir ejderhanın mücadelesinin nasıl sonuçlanacağını hiç göremedik. O zaman biz de sonucu kendimiz belirleyelim dedik.
Öncelikle çatışmanın şartlarını belirleyelim. Açık hava, irtifa iki tarafın da rahatça uçabildiği ve manevra yapabildiği bir aralık, aşağıda da çöl ve bir dağ sırası var. Dağ üzerinde insan yaşamı falan yok ki etik çekinceler de olmasın, herkes ne silahı varsa ateşlesin.
Ejderha da nasıl ejderha?
Ejderhanın ne olduğuna dair hemen herkesin kendi kültürüne göre bir fikri var. Bir tek Nintendo çalışanları ejderhanın ne olduğunu çözememiş durumda, Charizard ejderha türü değilken elmaya, ağaca ejderha diyorlar. Kalan herkesin aklında ejderha denildiğinde az çok benzer bir şey canlanıyor.
Canlanıyor canlanmasına da biz hangi ejderhayı alacağız? Ben bir köşede olası ejderhalarımız için bir liste oluştururken bir yandan da diğer savaşçımızı tanıtayım bari.
F-16 savaş uçaklarının özellikleri:
Bütün F-16’lar da elbette ki birbirinin aynısı değil. O yüzden ne yapacağız, savaş havada gerçekleşeceği için buna özel olarak hazırlanmış bir varyasyon seçeceğiz. Yoksa “Ejderha uyurken kafasına nükleer atıp kaçtı heyoo” gibi senaryolar da işin içine girer.
Uçağımızda General Electric (Blok 30 40 50 60) ve Pratt & Whitney (Blok 1 5 10 15 20 25 32 42 52) motorlarından biri kullanılıyor. Teknik olarak uçağa birkaç milyon dolar ve her kalkışına da saatlik 22.500 dolar ödemediğim için kullanılan en gelişmiş model olan F-16E/F Block 60 Desert Falcon’u (azıcık 57 milyon dolar) kullanacağım. Bir F-35 değil ama olsun, üstünde AN/ASQ-28 IFTS görüntüleme sistemi bulunuyor. Yani sevgili ejderhamız nerede olursa olsun onu görebileceğiz. Navigasyon, otomatik hedefleme gibi özellikleri de bu şekilde kullanıyoruz. Ayrıca uçağın üzerinde Northrop Grumman AN/APG-80 "Agile Beam Radar" AESA radarı bulunuyor.
144.567 kilonewton güç üreten motoruyla bu aracın hızı saatte 2.123 kilometreyi bulabiliyor. 14,5 metrelik uçak, standart olarak üstünde 20 mm 6 namlulu bir silah, 2 havadan havaya roket barındırabiliyor. Benim tercihim Sidewinder havadan havaya saldırı roketi. Bu roket Mach 2,5 hızın üstüne çıkabiliyor. Bu tatlı roket, ısı hızını takip edebiliyor ve 10 cm kalınlığındaki bir çelik duvarın arkasındaki bir binayı falan patlatmak isterseniz, sadece 381.070 dolara bu roketi alabilirsiniz.
Ejderha seçtim mi peki? Elbette. Öncelikle elenen adaylarımıza bakalım:
Avrupa halk efsanelerindeki ejderhalar:
Üstünde soba, elinde kocaman bir sırık olan adamların yendiği bir ejderhanın bir F-16 karşısında bir şansı olmayacağını hepimiz kabul edebiliriz. Kendilerini geçip doğu efsanelerindeki karşılıklarına bakalım o zaman dedim.
Doğu halk efsanelerindeki ejderhalar:
Boyutlara hükmeden, kabaca tanrı ya da tanrıça olan büyülü ve devasa canlılar. Bu sefer de uçaklara yazık. Sonuçta tanesi 57 milyon dolar eden bir makineyi kola kutusu şeklinde geri almaya gerek yok.
Game of Thrones ejderhalarının da şansı yok!
Gemiden atılan tahta kazıkla ölen ejderhaya karşı 21.600 adet merminin sonucunu hepimiz az çok biliyoruz: Game of Thrones temalı otantik dev süzgeç. F-16’lar onlar için çok hızlı ve çok daha fazla saldırı gücüne sahipler.
Bari Smaug karşı durabilsin? Yok, onun da şansı zor:
Smaug daha iyi bir mücadele sergileyecektir ancak pek bir şansı yok. Pullarını delebildiğimizi biliyoruz, pek seri olmadığını da biliyoruz. Üzücü, yapacak bir şey yok.
Magic oynuyorsanız Nicol Bolas var bir de:
Boyutlar arasında gezebilen, medeniyetleri yok edebilen bir yaratıktan bahsediyoruz. F-16’nın bir şansı yok, belki mavi-beyaz destesi olan bir pilot kendisini durdurabilir ama.
Guzzlord:
Böyle ejderha mı olur? Nereden bu? Pokemon? NINTENDOOOO!
Gezegendir, yıldızdır yiyen ejderhalar da var ama konuyu az çok anladınız. Fantastik edebiyat söz konusu olduğunda dövebileceğimiz ejderhaları, büyük mitolojilere bulaştığımızda ise kesinlikle kafa tutamayacağımız ejderhaları buluyoruz. Ama…
Neyse ki ejderhamızı buldum: The Red Death
Ejderhanı Nasıl Eğitirsin serisindeki ejderhamızı hatırladınız mı? Zeki, planlar yapabilen, ateşe dayanıklı, yeterince yıkıcı ve ateş nefesi bir viking donanmasını tek seferde yakabilecek kadar güçlü. Derin nefes aldığında da etrafındaki diğer ejderhaları bile ağzına çekebiliyor.
300 metrelik bu dev ejderhanın 100 metrelik bir kanat açıklığı var. Bakalım mücadele nasıl geçecek.
Round 1: Seni görüyorum dev kertenkele
ABD’de bulunan bir üsten havalanan uçağımız, ufukta görülen bu garip yaratığın üstüne yolculuğuna başlar. Bu esnada Red Death etrafta kontrol edebileceği bazı ejderhalar arar. Amerikan filmlerinden anladığımız kadarıyla Amerikan pilotları bir şey gördükleri zaman önce iletişim kurmaya çalışır, sonra da işi adım adım nükleer bombaya kadar götürürler. Gerçekte ise doğrudan savaşa girmeleri hiç de şaşırtıcı olmayacaktır.
Bu durumda da önce roketleri yollayıp sonrasında durum değerlendirmesi yapacaktır. Roketler yaratığın canını yakacaktır ancak füzeler tek başına yeterli olmayacaktır. Böylece mücadele başından beri istediğimiz noktaya gelecek: İt dalaşına.
Round 2: Bir sorunumuz var!
Roketlerin patlamasından sonra ortaya çıkan ateş topu ve savrulan tozlar dağıldığında F-16’nın üzerine doğru uçan ejderhayı görürüz. Bu durumda uçağın yapacağı en mantıklı şey tabii ki yoldan çekilmek. Neyse ki uçakların genel kaçış manevrası yukarı yöndedir, yoksa bol miktarda ateş içinde kalması gerekirdi. Kısa süreli ateşe uçaklar dayanabiliyor olsa da böylesi daha güvenli.
Sonrasında gökyüzünde kovalamaca başlardı. Dev ejderhanın yavaşlığına rağmen uçak da saldırı yapabilmek için güvenli bir mesafeye ihtiyaç duyacaktır. Bu esnada da alışıldık manevraları olan dağlara yakın uçmak, manevranın zor olduğu alanlardan geçmek gibi manevralar uygulayacaktır.
Sorun şu ki Red Death, ufak tefek kayalıklara çarpmayı umursayacak bir canlı değil. Etrafındaki havayı da içine çekmeye başladığında F-16 için sorunlar başlayacaktır. Aerodinamik sorunlar nedeniyle uçağın dengesi bozulacaktır. Neyse ki bundan kurtulmak için bir yolu var, şaşırtma fişekleri ve ejderha için gereğinden yüksek irtifaya çıkabilmesi ona yeterli kaçış imkanını sağlayacaktır.
Buradan sonrası açıkçası uçağın ejderhayı ne kadar başarıyla vurabileceğine bağlı. Bu uçakların kilometrelerce mesafeden başka uçakları vurduğunu göz önüne alırsak, 300 metreye 100 metre ejderhayı da çok rahat vurabileceğini söylemek zor değil. Bu durumda mermilerin ejderhayı devirmeye yetip yetmeyeceği ana konumuz oluyor.
Burada devreye pilotun zekası giriyor.
Ejderhayı karşısına almayı başarırsa, ağzını açtığı anda ejderhanın midesini kurşunla doldurması ya da ejderhayı önce kanaltarını parçalayıp sonra da yere indiğinde salvolarla avlaması durumunda kazanan F-16 olacaktır. Yoksa kanat kanata bir dövüşte ya da saldırıyı ejderhanın zırhının kuvvetli olduğu bir noktada odakladığı bir durumda F-16’nin neredeyse hiç şansı yok.
Bir sonraki yazıda neyle neyi karşılaştırmamızı istersiniz? En çok beğeni alan mücadele hangisi olursa onları da karşılaştırmaya hazırız.