Telefonlar, bilgisayarlar, oyun konsolları, akıllı saatler, televizyonlar, elektrikli ev aletleri… Günlük hayatımızın her anı, elektronik aletler ile dolup taşmış durumda. Peki ekranı çatladığı ya da bataryası bozulduğu için bir kenara bıraktığımız telefon, artık ölü piksellerle dolmuş o monitör ya da yenisini alıp unuttuğumuz akıllı saatimiz, ömrü dolduktan sonra ne oluyor?
Elektronik atıklar, gezegenimiz ve insan sağlığı için günümüzün en büyük sorunlarından biri. Üretilen elektronik atıklarının büyük çoğunluğu Afrika ülkelerine gönderiliyor ve burada bilinçsizce yürütülen çalışmalar yerel halkın sağlığını tehlikeye atacak sorunlar ortaya çıkarıyor. Bu sorunlara ışık tutmak için Global E-waste Monitor isimli bir proje geliştirilmiş durumda. Bu çalışmada International Telecommunication Union (ITU), United Nations University (UNU), United Nations Institute for Training and Research (UNITAR) ve International Solid Waste Association (ISWA) işbirliği ile dünyada üretilen atık miktarı ve ülkeler bazında durumun ne olduğu incelenmiş. Electronics Hub ise rakamlardan ve istatistiklerden ibaret bu çalışmayı görselleştirerek sorunun büyüklüğüne ışık tutmuş.
Öncelikle, insanlık olarak her gün ne kadar atık üretiyoruz?
Electronics Hub, çalışmada yer alan verileri inceleyerek 2019 yılında her gün üretilen elektronik atık miktarının Tac Mahal'i yeniden inşa etmeye yetecek kadar çok olduğunu ortaya koymuş. Rakamlarla konuşmak gerekirse, 140.000 metrik ton.
2019 yılında her ay üretilen atık miktarı ise Londra'da bulunan 180 metrelik The Gherkin isimli gökdeleninden daha büyük bir atık yığını demek. Bu da yaklaşık 4.47 milyon metrik ton.
2019 yılında üretilen toplam atık miktarı ise 53,6 milyon metrik ton. Bu da Empire State binasından daha büyük bir atık yığını anlamına geliyor.
2030 yılına gelindiğinde üretilen elektronik atık miktarının çok daha fazla artarak Özgürlük Kulesi'nden (Dünya Ticaret Merkezi) daha büyük hale geleceği ifade ediliyor.
Peki en çok atığı kim üretiyor?
Dünya'da kişi başına en çok elektronik atık üreten ülkeler arasında ilk sırada Norveç yer alıyor. Norveç'i Avustralya, Kanada, ABD, Japonya, İzlanda gibi ülkeler izliyor. Norveç'te e-atık imhasına yönelik olarak düzenlemelerin yüksek oranda uygulanıyor olması, ilk sırada Norveç'in yer almasına sebep oluyor olabilir. Fakat dünyanın pek çok ülkesinde e-atık imhasına yönelik düzenlemelerin ve kontrollerin ne oranda hayata geçirildiğini kestirmek güç. Bu da aslında tüm ülkelerin elde olan verilerden çok daha fazla atık ürettiğine işaret ediyor.
- Türkiye: Kişi başı 10,2 kilogram.
Avrupa ülkeleri (AB üyesi olmayan Norveç, İngiltere ve İsviçre dahil), Avustralya ve ABD ile birlikte kişi başına üretilen e-atık için ilk 10'u oluşturuyor. En düşük e-atığı olan 20 ülkeden 18'i ise Afrika'da.
Büyük ülkeler atıklarını Afrika'ya gönderiyor:
Ne yazık ki dünyanın elektronik atıkları ile başa çıkma yöntemi gerçek bir fiyasko. Burada akla gelen ilk seçenek geri dönüşüm oluyor. Ancak geri dönüşüm her zaman iyi bir seçenek değil çünkü kullanılması gereken enerji miktarı o kadar yüksek ki bu bile başlı başına bir sorun. Ayrıca tüm geri dönüştürülebilir atıklar ile ilgili olarak, bu atıkların gönderildikleri ülkelerde süreçlerin ne kadar şeffaf olduğu da büyük bir muamma.
Söz konusu elektronik atık olduğunda, büyük ülkeler atıklarını Afrika ülkelerine gönderiyorlar. Burada 'çevreci bir geri dönüşüm' ya da atıkların doğru şekilde imha edilmesi gibi bir durum söz konusu değil. Ortaya çıkan üzücü manzaralar, yerel halkın ve toprağın sağlığını tehlikeye atıyor. Burada halk 'işe yarar atıkları' ayıklamak için günlerini devasa çöplüklerde geçirerek atık topluyor. İşe yaramayan atıklar ise 'yakılarak' imha ediliyor. Bu durum pek çok hastalığa ve çevresel felakete yol açıyor.
Elon Musk: Starship, Uzayda Atık Toplayabilecek
Daha iyi bir yol var; yeniden kullanmak:
Dünya'nın pek çok ülkesinde artık elektronik atıkların geri dönüştürülmesinden ziyade tamir edilip yeniden kullanılabilmesine yönelik çalışmalar yürütülüyor. Üreticilerin, tüketicilerin tamir edebileceği, daha kolay sökülüp takılan ve daha uzun ömürlü ürünler üretmeleri talep ediliyor ve bu konuda yasal süreçler ile ilgili de çalışmalar gerçekleştiriliyor.
Ayrıca yedek parçaların çok daha uzun süre üretilmesi ve daha uygun fiyatlı olması için de adımlar atılıyor. Bu konuda vergilendirme noktasında da düzenlemelere gidilerek fiyatların ulaşılabilir olması hedefleniyor.
Zengin ülkelerin ürettikleri elektronik atık miktarı pek çok fakir ülkeyi geride bırakırken, atıkların yarattığı problemlerle yaşamak ise fakir ülkelere düşüyor. Bu duruma yalnızca bir örnek olarak Gana'da yer alan dünyanın en büyük elektronik çöplüğünde durumun ne olduğuna göz atmak isterseniz aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz.