Günümüzde teknoloji ve enerji şirketleri, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının öneminin farkında ve bu uğurda milyarlarca dolarlık yatırımlar yaparak santraller kuruyor. Peki dağları enerji depolamak için devasa bataryalar olarak kullanabilir miyiz? Bilim insanlarının Energy dergisinde yayınladıkları araştırma, bu soruya cevap veriyor.
Hunt ve ekibi, Mountain Gravity Energy Storage (MGES) adlı bir sistem kullanmak istiyor. MGES ile sarp bir dağın kenarına konumlandırılmış vinçler kullanılarak tepedeki depolama alanına kum (veya çakıl) taşınıyor. Tıpkı bir teleferikte olduğu gibi bir motor veya jeneratör, depolama kazanlarını taşıyarak potansiyel enerjiyi depoluyor. Ardından kum, tepeden geri indirildiğinde elektrik üretiliyor ve enerji ihtiyacını karşılamak üzere bataryalarda depolanıyor.
Sistem, kısaca potansiyel enerjiyle yer çekimi avantajından yararlanıyor. Enerji çıkışı kumun kütlesi, yer çekimi ve dağın yüksekliği ile orantılı olarak artıyor. diğer yandan yükleme ve boşaltma sürecinde bir miktar enerji kaybediliyor. Diğer yandan araştırmaya göre kazanları doldurmak için konuma bağlı olarak kum yerine su da kullanılabilir.
Araştırmacılar, Himalayalar, Alpler ve Rocky Dağları gibi yüksek dağlara sahip bölgeleri veya Hawaii, Cape Verde, Madeira gibi dağlık arazileri olan Pasifik Adaları adalarını öneriyorlar. Hawaii'deki Molokai Adasını makalelerinde örnek olarak kullanıyorlar ve adanın enerji ihtiyacının rüzgar, güneş, bataryalar ve MGES kurulumuyla nasıl karşılanabileceğini açıklıyorlar.