Utah Doğal Tarih Müzesi'nde önemli bir fosil sergilenmeye başlandı. Bu fosil, günümüzden 152 ile 157 milyon yıl önce yaşamış, et yiyen bir dinozora ait. İlk örnekleri paleontologlar tarafından 1990'lı yıllarda gün yüzüne çıkartılan yeni dinozor türünün Kuzey Amerika'nın batısında yaşadığı tahmin ediliyor.
'Allosaurus jimmadseni' adı verilen yeni tür, 'allazor' cinsinden ve daha önce bilinen 'Allosaurus fragilis' fosilinden çok daha yaşlı. Yani yeni tür, şu anda jeolojik olarak en yaşlı allazor türü. Yeni türün 'jura' ve 'kretase' jeolojik dönemleri arasında yaşadığı kaydediliyor.
Yeni tür, döneminin en yaygın türü ve en yırtıcı avcısı:
'Allosaurus jimmadseni'; kısa ve dar bir kafatası, boynuzlardan başlayıp gözün önünden buruna doğru uzanan sorguçlar gibi karakteristik özelliklere sahip. 'Allosaurus jimmadseni'nin kuzeni 'fragilis'ten 5 milyon yıl önce evrim geçirdiği; ekosistemdeki en yaygın ve yırtıcı avcı olduğu düşünülüyor. Yeni türün görece daha uzun bacakları ve kuyruğu, üç sivri pençenin yer aldığı uzun kolları var.
'Allosaurus', 'farklı sürüngen' anlamına gelirken ikinci kısımdaki 'jimmadseni', türü keşfeden paleontolog James H. Madsen Jr.'ın anısına konulmuş bir isim. 1877 yılında keşfedilen 'Allosaurus' cinsi, kısa süre içerisinde en iyi bilinen jura dönemi teropodu hâline geldi. Bu cinsin içindeki türlerin sınıflandırılması, 130 yıldır paleontoloji camiasında tartışmalara neden oluyor. Daha öncesinde Kuzey Amerika'nın jura devrinde yalnızca 1 (fragilis) türe ev sahipliği yaptığı düşünülürken yeni keşifle birlikte sayı ikiye yükseldi.
George Engelmann, 1990 yılında fosilin kafatasını Utah'taki Dinozor Milli Anıtı bölgesinde keşfetmişti. Bilim insanları, Kuzey Amerika'nın batısında allazor cinsine ait başka türleri de bulabileceklerini düşünüyorlar. Bazı araştırmacılar, 12 farklı türün Kuzey Amerika'da jura döneminde yaşamış olabileceğini ileri sürüyor.
