Günümüzde kullanılabilecek en son teknolojiyi ve teknikleri kullanan Clemson Üniversitesi astrofizikçilerinden oluşan bir ekip, evrenin en temel yasalarından birini ölçmek için yeni bir yaklaşım geliştirdi. Ekip, evrenin genişleme hızını tanımlamak için kullanılan Hubble sabiti ölçüsünü yeniden ölçtü.
Araştırmacılar, 8 Kasım’da The Astrophysical dergisinde yürüttükleri araştırmayı makale şeklinde yayınladılar. Makaleye göre ekip, yörüngedeki ve yerdeki teleskoplardan elde edilen verileri evrenin ne kadar hızlı genişlediğine dair yeni bir ölçüm birimi bulmak için analiz etti.
Ekibin yeni ölçümü nasıl elde ettikleri de makalenin içerisinde yer aldı. Araştırmacılar, Fermi Gama Işını Uzay Teleskobu ve Imaging Atmospheric Cherenkov Teleskopları’ndan gelen gama ışını verilerini ‘extragalactic background light (EBL - ekstragalaktik arka plan ışığı)’ modellerinin verileriyle karşılaştırdılar.
Araştırmacı ekibinin ölçüm yapmak için kullandığı bu yeni strateji, evrenin genişleme hızının ne olduğunu ortaya çıkardı. Buna göre evren, megaparsec başına saniyede 67,5 kilometre genişliyor. (Bir parsek üç ışık yılı kadardır ve bir megaparsec 1 milyon parsektir.)
Gama ışını ve ekstragalaktik arpa plan ışığının ilişkisi nedir?
Gama ışınları, en enerjik ışık şeklidir. Ekstragalaktik arka plan ışığı ise yıldızların veya etrafındaki tozların yaydığı tüm ultraviyole, görünür ve kızılötesi ışıktan oluşan kozmik bir sistir. Gama ışınları ve ekstragalaktik arka plan ışığı etkileşime girdiğinde, bilim insnalarının hipotezlerini oluşturabildikleri ve analiz edebildikleri gözlemlenebilir bir iz bırakıyorlar.
Astronomi dünyası, Hubble sabiti de dahil olmak üzere kozmolojik hesaplamaları hassas bir şekilde yapabilmek için farklı parametrelere çok büyük miktarda yatırım yapıyor. Araştırmacılara göre eğer bu yasalar daha da kesin bir hale dönüşebilirse ortaya yeni anlayışlar ve yeni keşifler çıkacak.
Araştırmacı ekibinde yer alan Alberto Dominguez, elde ettikleri başarıyı şu şekilde aktardı:
‘Kozmolojiyi incelemek için gama ışınlarını kullanmamız oldukça dikkate değer bir şey. Tekniğimiz, evrenin önemli özelliklerini ölçmek için mevcut tekniklerin dışına çıkmamızı sağladı. Elde ettiğimiz sonuçlar, yeni sayılabilecek yüksek enerjili astrofizik alanının 10 yılda ne kadar ilerleyebildiğini göstermektedir.’
