Özellikle 2020 ve 2021’de orman yangınlarının artması ve geçtiğimiz günlerde ABD’de yaşanan Ida kasırgası, dünyanın iklim sorunun gittikçe büyüdüğünün kanıtlarından yalnızca birkaçı. Bunlara ek olarak dünyanın farklı bölgelerinde de seller ve kuraklık gibi sorunlar daha sık ortaya çıkmaya başladı.
Dünya Meteoroloji Örgütü, son 50 yıldaki iklim olaylarını araştırdı ve durumun ne kadar ciddi olduğunu gözler önüne serdi. Yapılan araştırma aynı zamanda iklim kriziyle ilgili yapılan en büyük ve detaylı araştırma.
Doğal afetler 50 yılda 5 kat arttı:
Dünya Meteoroloji Örgütü’nün hazırladığı rapora göre 2 milyondan fazla insan, aşırı hava koşullarından kaynaklanan doğal afetlerde hayatını kaybetti. En fazla can kaybının ise kuraklık nedeniyle oluştuğu açıklandı. Raporda aynıca 1970’lerden bu yana yaşanan afetlerdeki maddi kayıpların da 7 kat arttığı belirtiliyor.
1970 ve 1979 yılları arasından doğal afetlerden kaynaklı olarak bir günde yaklaşık 49 milyon dolar kayıp yaşanırken bu rakam 2010-2019 arasında günde 383 milyon dolara çıktı. Son 50 yılda en çok maddi kayba sebep olan 10 felaketten üçü sadece 2017 yılında yaşandı. Harvey, Maria ve Irma kasırgaları, toplamda 225 milyar dolardan fazla maddi hasara neden oldu.
Kuraklık “en öldürücü” iklim olayı
Hazırlanan 90 sayfalık rapora göre kuraklık, 650 binden fazla insanın ölümüne sebep olarak “dünyanın en öldürücü iklim olayı” olarak değerlendiriliyor. Aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümlerin ise 56 bin olduğu açıklandı. Raporda iklim değişimi sonucunda, ağır yıkımlara sebep olabilecek olaylarının artık daha sık görülmeye başlandığı da açıklandı.
Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Prof. Petteri Taalas, rapora ilişkin açıklamasında, şunları söyledi; “Atmosfere ulaşan su buharı miktarı artıyor, bu da aşırı yağmurlara ve ölümcül sellere neden oluyor. Okyanusların ısınması, tropik fırtınaların etki alanını ve sıklığını etkiledi.”
Yapılan araştırmada ayrıca, fırtına, kasırga ve hortum gibi aşırı hava olaylarındaki ölümlerin azaldığı da belirtiliyor. Bu azalmanın sebebi ise birçok ülkenin erken uyarı sistemlerini kullanmaya başlamış olması.
Raporla ilgili açıklama yapan Birleşmiş Milletler Afet Riskini Azaltma Bölümü’nden Mami Mizutori, seller, fırtınalar ve kuraklık gibi doğal afetlerden kaynaklı göçlerin önlenebilmesi için uluslararası bir işbirliği yapılmasının şart olduğunu söyledi.