Fillerin hortumları, tahmin ettiğimizden çok daha işlevseldir. Hortumlar, koku alırken ve herhangi bir cismi tutarken gereklidir. Ayrıca her yöne kıvrılabilirler.
Bir filin hortumunu parçalara ayırıp bakarsak, aslında onun burnumuzdan çok dilimizin iç kısmına benzediğini görürüz.
Fillerin hortumları, kas hidrostatları ismi verilen benzersiz bir organdır. Bu, onların neredeyse tamamen kaslardan oluştuğu anlamına gelir. Bir filin hortumunda yaklaşık 40.000 kas bulunur. İnsan vücudunda ise bu sayı 650’dir.
Normal şartlarda kaslar, hareket etmek ve kuvvet uygulamak için kemiklere ve eklemlere bağımlıdır. Örneğin bir dambılı kaldırdığımızda, biceps kasımız ön kol kemiklerimizi çeker. Bu da onların direk eklemimizin etrafında yukarı doğru sallanmasına sebep olur.Ancak fil hortumunda çekilecek kemikler veya dayanılacak eklemler yoktur.
Bunun yerine bu rolü, kaslar üstlenir. Bu durum fillerin gövdelerini inanılmaz derecede esnek bir hale getirir ve böylece her yöne hareket edebilirler.
Ek olarak tüm bu kaslar, yüzlerce kiloyu kaldıracak kadar güçlüdür. Öte yandan fillerin gövdeleri, bir nevi burun görevi görür. Bu burun ise oldukça olağanüstüdür.
Bir hayvanın sahip olduğu koku alma duyusu, sahip olduğu koku alma reseptör genlerinin sayısıyla bağlantılıdır. Fillerde ise bu reseptörlerden yaklaşık 2000 tane vardır. Bu sayı tüm hayvanların sahip olduğundan çok daha fazladır.
Özetle filler, bedenlerinin yanı sıra hortumlarıyla ve hortumlarının sahip olduğu güçle öne çıkan bir hayvandır.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:
