Twitter ve Facebook’un yükselişiyle rekabet etmek isteyen Google, 2010 yılında Google Buzz adını verdiği sosyal ağ girişimini büyük umutlarla duyurmuştu.
Google Buzz, kullanıcıların gönderilerini doğrudan Gmail üzerinden paylaşabilecekleri bir platformdu ve fotoğraf, video ve yazı paylaşımını kolaylaştırmayı amaçlıyordu. Bugünkü adı X olan Twitter gibi kısa güncellemelerle de iletişim kurmayı mümkün kılacaktı.
Fakat Google Buzz’ın yolculuğu beklendiği gibi uzun sürmedi ve 2011’de tamamen kapatıldı.
Aslında Buzz’ın başarısızlığındaki en büyük etken, gizlilik konusundaki sorunlardı.
Çünkü platform, kullanıcılara zahmetsiz bir deneyim sunmak adına Gmail kullanıcıları için otomatik olarak etkinleştirilmişti ve bu otomatik katılım modeli gizliliği hiçe sayarak kullanıcıların çevrimiçi bağlantılarını herkesin görebileceği şekilde açığa çıkarmıştı.
Öyle ki, bu durum Google’a bir gizlilik ihlali davası olarak geri döndü ve şirket bu dava sonucunda 8,5 milyon dolar tazminat ödemek zorunda kaldı.
Google Buzz’ın sosyal medya deneyimi de kullanıcıları tatmin edememişti.
Twitter’ın hızla akan zaman akışının aksine, Buzz daha ağırdı ve Gmail’le fazla bütünleşik bir yapıya sahipti.
Bu sebeple kullanıcılar, sosyal medya platformlarından bekledikleri hızlı ve dinamik deneyimi Google Buzz’da bulamadı.
Sonuç olarak, kullanıcılar Google’ın sosyal medyayı fethetmek adına piyasaya sürdüğü bu yeni platformda aradıklarını bulamadı ve Buzz beklediği ilgiyi göremeyerek tarihe karıştı.
Özetle, bu başarısızlık Google’ın sosyal medya denemelerine gölge düşürdü ve her ne kadar daha sonra Google+, Buzz’ın yerini alsa da onun da kaderi pek farklı olmadı…
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:
