İçinde bulunduğumuz bu dönemde bilim insanlarının büyük çoğunluğu, insanlığının gezegenimizde eşi görülmemiş değişikliklere neden olduğu konusunda hemfikir. Yine de bu durumun tamamen yeni bir devri tanımlayıp tanımlamadığı, jeologların üzerinde hâlâ uzlaşamadığı bir konu. Bazıları bu konuda insanların etkisinin çok büyük olduğunu ve Holosen çağının ötesine geçtiğini düşünürken diğerleriyse Antroposen’e dair açık bir işaret olmadığını savunuyor.
Paleontologlar Roy Plotnick ve Karen Koy, bu çağın eski kategoriye girdiğini ve fosil kayıtlarımızın açık bir belirti olduğuna dair araştırmalarda bulundular. Yeni bir makale, uzak gelecekte (örneğin bugünden 100.000 yıl sonra) çağımızdaki fosillerin açıkça insanlara işaret edeceğini savunuyor.
Vahşi bir hayvanın, fosil kaydının bir parçası olma şansı çok azaldı:
Araştırmacılar, bu durumu 'ceset sinyali' olarak nitelendiriyor ve bunun tamamen bizim hatamız olduğunu düşünüyorlar. İnsanların yeryüzünde bulunmasından dolayı vahşi memelilerin toplam biyokütlesi %65 kadar düştü; aynı zamanda memelilerin genel biyokütlesiyse dört katına çıktı. Verilerin bu denli uç noktalarda olmasının nedeni olaraksa hayvancılık ve insanlıktaki sürekli büyüme gösteriliyor. Bu, günümüzdeki ineklerin, koyunların ve tavukların 'potansiyel fosiller' olma olasılığının çok daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Chicago'daki Illinois Üniversitesi'nde çevre bilimcisi olan Plotnick, konu hakkında “Vahşi bir hayvanın fosil kaydının bir parçası olma şansı çok azaldı. Bunun yerine gelecekteki memeli kayıtları çoğunlukla inekler, domuzlar, koyunlar, keçiler, köpekler, kediler ve insanların kendileri olacaktır” diyor.
Çiftlik tavukları, Antoposen dönem için bir işaret olabilir:
Bu fikir ilk kez ortaya atılmıyor; 2018 yılında bilim insanları, dünya çapındaki dağılımları ve popülasyon büyüklüğü dikkate alındığında çiftlik tavukların Antroposen dönem için bir işaret olabileceğini söylediler ancak Plotnick ve Koy, bunun tavukların çok ötesine gittiğini düşünüyor. Sonuçta inek, domuz ve hatta insanlar gibi neredeyse tamamen vahşi hayvanların yerine geçmiş olan başka hayvanlar da var.
Bununla birlikte mezarlık ve depolama yerlerindeki cesetler, oldukça iyi korunabilmiş, makul derecede eksiksiz iskeletleri geride bırakıyor. Çiftlik hayvanları kullanıldıktan sonra çöplüklere atılsa bile kemikler ve kesilmiş parçalar genellikle geride kalabiliyor. Science Magazine'e verdiği röportajda Koy, “Bu sıralı mezarlar aslında dünya çapında, bu yüzden insanların kalıntılarını her yerde aynı şekilde bulacaksınız. Doğru kelimenin ‘tüyler ürpertici’ olup olmadığını bilmiyorum ama başka bir türden bir yaratık olduğunuzu hayal edin ve bu dünyanın sadece bu bedenlerle kaplanmış olduğunu görüyorsunuz. Bunun nasıl göründüğünü düşünün” diyor.
İncelemelerin tek istisnası değerli av hayvanları oldu:
Michigan'ı örnek alacak olursak Plotnick ve Koy, günümüz omurgalı fosil kayıtlarının büyük olasılıkla insanları, inekleri, domuzları, tavukları ve köpekleri içereceğini savunuyor. Yapılan analizin tek istisnası olaraksa vahşi geyik ve diğer değerli av hayvanları görülüyor.
Özetlemek gerekirse araştırmacılar, modern dönemin fosil kayıtlarının paleontolojik değil, arkeolojik olacağını ve kesinlikle Antroposen olacağını söylüyorlar. Bu tür çalışmaların yeni çağ üzerindeki tartışmayı sona erdirmesi pek de olası gözükmüyor. Son olarak yapılan bu çalışmanın Anthropoce’de yayımlandığını da belirtelim.