Motorsporlarının zirvesi olarak anılan Formula 1, uzun bir aradan sonra Türkiye'ye yeniden dönmüştü. Heyecanın dorukta olduğu o yağmurlu yarışın galibi Lance Stroll olmuş; Lewis Hamilton da yeni bir şampiyonluk kazanarak tüm zamanların rekorunu kırmıştı
Formula 1'in Türkiye'ye dönüşü, doğal olarak bu gelişme ülkemizdeki Formula 1 hayranlarını bir hâyli sevindirmişti. Yarışın koronavirüs salgını nedeniyle seyircisiz yapılmasına karar verilmişti. Bu içeriğimizde Formula 1 tekrar ülkemize gelmişken, Formula 1 hakkındaki şaşırtıcı gerçeklere yakından bir göz atıyoruz.
15. F1 araçları, 4 saniye içinde 160 km/sa’e çıkıp yeniden 0’a ulaşabiliyor:
Formula 1 araçlarının dünyanın en hızlı araçlarından olduğunu ve amaçlarının aslında en kısa sürede hızlanmak olduğunu biliyoruz. Fakat yavaşlama konusunda da çığır açan Formula 1 araçları, 0’dan 100’e ve 100’den 0’a 4 saniye içerisinde ulaşabiliyor. Birçok Formula 1 pistinin zorlayıcı virajlarını düşününce bazen yavaşlamak, hızlanmaktan daha önemli olabiliyor.
Bir Formula 1 aracının ne kadar hızlı bir şekilde hız kazandığına inanmak belki de görmediğiniz sürece inanmayacağınız bir şeydir. Ancak biz yine de söyleyelim. Bu araçlar genellikle 4 saniye içerisinde 160 kilometre/saat hıza çıkmakla kalmıyor, aynı zamanda bu süre içerisinde duruyor.
En temel F1 aracının mâliyeti 7 milyon doları bulabiliyor:
Bildiğiniz üzere F1 araçları satılmıyor, satın alınamıyor, sadece son teknolojilerle üretiliyor. Durum böyle olunca da araçların tam olarak ne kadara mâl olduğunu bilemiyoruz. Fakat yapılan tahminlere göre temel bir F1 aracı, en az 7 milyon dolara mâl oluyor. Bu tahmini rakam ise çeşitli donanımları içermiyor. F1 araçlarının mâliyeti ise her yıl değişen tasarım kurallarına göre farklılık gösteriyor.
Fren diskleri 1000 santigrat dereceye kadar ısınabiliyor:
Bundan birkaç sene önce imkânsız olarak görülen fren diski teknolojileri artık F1 araçlarında yaygın olarak kullanılıyor. F1 araçları pistte birkaç tur attıktan sonra fren diskleri 1.000 santigrat dereceye ulaşabiliyor. Bu yanardağlardan çıkan erimiş lavların ısısına eş değer olarak belirtiliyor.
Motorları soğukken çalışamıyor:
Soğuk motoru zorlamak her ne kadar birçok motorlu taşıt için zararlı olsa da F1 araçları, direkt olarak motor soğukken çalıştırılamıyor. Bu yüzden F1 teknisyenleri, araçlar kullanılmadan önce hârici ısıtıcılar ile araçları ısıtıyorlar. Ayrıca birçok F1 aracının harici ısıtma borularına sahip olmasının nedeni de bu durum.
Her bir Formula 1 aracı, 80.000’in üzerinde parçaya sahip oluyor:
Sky Sports’un ulaştığı bilgilere göre bir Formula 1 aracı, dile kolay en az 80.000 parçadan oluşuyor. Bu parçaların sayısı çoğu zaman 80.000’in üzerine rahatlıkla çıkabiliyor. Doğal olarak bu parçaların tek tek çok büyük dikkatle birleştirilmesi gerekiyor. Birkaç parçanın bile yanlış birleştirilmesi, aracın potansiyel performansını gösterememesine neden olabiliyor.
F1 araçlarının motoru en fazla 5 yarış dayanabiliyor:
Yine F1 teknisyenleri tarafından verilen bir diğer bilgiye göre, Formula 1 araçlarının motorları ne kadar sofistike olursa olsun en fazla 5 yarışa kadar dayanabiliyor. Bunun nedeni ise motorların en uzun ömrü değil en yüksek performansı sunmak için tasarlanmış olması. Yüksek performans gereksinimi de doğal olarak motorun ömründen çalınarak elde ediliyor.
Ortalama bir F1 sürücüsü, bir yarış süresince ortalama 4 kg kaybediyor:
Hepimizin bildiği üzere kilo kaybı F1 hakkında konuşulan en büyük efsanelerden biridir. Kimi zaman pilotların 10 kg değerlerinde kilo kaybı yaşadıklarından bahsedilir. Pilotların kokpit içerisindeki dayanılmaz sıcaklıklar nedeniyle kilo kaybettikleri doğru. Fakat pilotlar ortalama olarak bir yarışta 4 kg civarı ağırlık kaybediyorlar.
Yarışlarda tek kilo kaybeden pilotlar değil, lastikler de kilo kaybediyor:
F1 araçlarının belki de en önemli parçalarından biri lastikleridir. Aracın genel performansını direkt olarak etkileyen lastiklerin her biri de yarış başına ortalama 500 gram ağırlık kaybedebiliyor. Daha fazla ağırlık kaybının önüne geçilmesi için de mühendisler her sene yeni lastik teknolojileri geliştirmeye çalışıyor.
Dünyanın en dayanıklı kaskları F1 yarışlarında kullanılıyor:
Formula 1 yarışlarının olmazsa olmaz bir diğer olayı ise ne yazık ki kazalar. Yüksek hızda birçok aracın ve tehlikeli virajların bir arada bulunduğu ortamda, kaza kaçınılmaz oluyor. Durum böyle olunca F1 sürücülerinin kullandığı kasklar, bugüne kadar yapılmış en dayanıklı kasklar oluyor. Kullanılmadan önce en ağır testlere tabi tutulan kasklar, bu testlerden sağlam bir şekilde çıkıyor.
Gerekli koşullar sağlanırsa Formula 1 araçları, ters şekilde sürülebiliyor:
Eğer yeteri kadar hız ve açı sağlanırsa F1 araçları, baş aşağı sürülecek aerodinamiğe ve kuvveti üretebiliyor. Tabii bu noktada aracın ağırlığı, hızı ve hatta sahip olduğu yakıt miktarı bile belirli bir öneme sahip oluyor.
Standart bir Formula 1 takımı, ortalama 600 kişiden oluşuyor:
Bizler ekran başında F1 yarışlarını izlerken genelde pist kenarında sadece birkaç kişiyi görüyoruz. Fakat bir Formula 1 sürücüsünün piste çıkmasında genelde 600 kişilik ekibin emeği oluyor. Formula 1 yarışları oldukça ciddi spor müsabakaları olduğu için bizim gözümüze küçük gelebilecek görevlerde bile birçok ekip üyesi çalışıyor.
F1 direksiyonu 20’ye yakın tuşa sahip olabiliyor:
Bir F1 aracının direksiyonuna baktığınızda kafanızın karışması normal. Her biri farklı fonksiyona sahip 20’ye yakın tuş bulunan bu direksiyonlar, ilk başka bir uçak direksiyonu gibi duruyor. Lastik basıncı, yakıt göstergesi, frenler, hız paneli ve saymakla bitmeyen birçok gösterge ve tuş bu direksiyonun üzerinde yer alıyor.
Formula 1 araçlarına yarış sırasında yakıt doldurulmuyor:
Formula 1 araçları sanılanın aksine yarış sırasında yakıt takviyesi yapmıyorlar. Bir aracın yakıt tankı tek bir yarışı çıkarabilecek kadar büyük oluyor. Araçlar genelde sadece lastik değişimi için duruyorlar. F1 araçları sürüş esnasında ekstrem sıcaklıklara ulaştıkları için benzin tankında oluşabilecek hatalar nedeniyle yarış sırasında yakıt dolumu yapılmıyor.
13 sayısı, F1 yarışlarında da uğursuz sayılıyor:
Formula 1’de her aracın ve sürücünün, daha kolay ayırt edilmesi için belirli bir numara atanıyor. Formula 1 tarihinde ise 13 numara sadece 2 kere atandı. İlk olarak 1963 Meksika Grand Prix’te, ikinci olarak ise 1976 İngiltere Grand Prix’te. Yarış dünyasında 13 numara tüm dünyada olduğu gibi uğursuz sayıldığı için hâlâ birilerinin bu numarayı almış olması hayretle karşılanıyor.
F1 yarışlarında puan kazanabilen tek bir kadın sürücü var:
Çoğu spor dalında olduğu gibi Formula 1’de erkek egemenliğinin olduğu bir spor dalı. Durum böyle olunca çok az kadın sürücüyü F1 pistlerinde izleme şansı yakalıyoruz. F1 yarışlarında bugüne kadar puan kazanabilen tek kadın pilot ise Lella Lombardi. 1975 İspanyol Grand Prix’te yarım puan alan Lombardi, hâlâ rekorunu koruyor.
Formula 1, dünyadaki en ilginç ve en tehlikeli sporlardan biri olmayı başarıyor. Formula 1, her geçen yıl gelişen teknoloji ile daha da ilginç ve tehlikeli hâle geliyor. Sizler listede bulunan gerçekler hakkında neler düşünüyorsunuz. Bildiğiniz şaşırtıcı gerçekleri bizlerle yorumlar kısmından paylaşabilirsiniz.