Fahrettin Koca, Neden Çin’den Gelen Koronavirüs Aşısının Tercih Edilmesi Gerektiğini Açıkladı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kendisine yöneltilen koronavirüs aşısı sorularını tek tek yanıtladı. Bakan Koca, yaptığı açıklamalarla Çin'den gelecek 50 milyon doz koronavirüs aşısının neden tercih edilmesi gerektiğini de açıklamış oldu. Ayrıca bu açıklamalar, aşının zorunlu olup olmayacağını gözler önüne seriyor.

2020 yılını tamamıyla esir alan koronavirüs salgını için ilk günden beri konuşulan mesele, aşıydı. Zira bilim insanları, salgının ancak ve ancak küresel aşılama sayesinde biteceğini savunuyorlardı. Beklenen günlerse artık gelmiş durumda. Koronavirüs için geliştirilen aşılar, birbirlerinin peşi sıra umut verici gelişmelere sahne oluyor. Ancak bu da dünyanın dört bir yanında insanların ikiye bölünmesine yol açtı. Bazı kesimler aşı vurulmak istemediğini ifade ederken bazı kesimlerse aşıyı savunuyorlar.

Türkiye'nin şu an için geliştirmiş olduğu yerli bir aşı yok. Haliyle şu an için, bu aşıyı diğer ülkelerden satın almak durumundayız. Hükümet yetkilileri tarafından yapılan açıklamalarsa, Çin'de üretilen CoronaVac isimli aşıdan 50 milyon doz geleceğini ortaya koyuyor. Hatta bu aşı, önümüzdeki günlerde Türkiye'ye gelmiş olacak. Uzunca bir süredir gözlerin üzerinde olduğu Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise şimdi, Çin'den gelecek aşının neden tercih edilmesi gerektiğine dair önemli açıklamalarda bulundu. İşte Bakan Koca'ya yöneltilen sorular ve bakanın bu sorulara verdiği yanıtlar...

Fahrettin Koca'ya göre Çin'den gelen koronavirüs aşısının tercih edilme sebepleri:

Soru 1: Neden Çin aşısı?

Çin aşısı, Alman aşısı, İngiliz aşısı, Amerikan aşısı... Konuyu böyle ele alamayız. Öncelikle ele almamız gereken husus, aşının hangi yöntemle üretildiği hususudur. Çünkü aşının yöntemi, aşının güvenilir olup olmadığını birinci dereceden etkiler.

Soru 2: Koronavirüs aşıları kaç yöntemle üretildi?

İki yöntem var. Birincisi: İnaktif virüs aşıları... İkincisi: mRNA yöntemiyle üretilen aşılar...

Soru 3: Hangisi daha güvenilir?

İnaktif yöntemle üretilen aşılar daha güvenilirdir. Tarihte bilinen en iyi yöntem budur. Bunun uzun vadeli sonuçlarını biliyoruz. Virüsün genetik yoluyla geliştirilen mRNA aşıları, kısa vadede iyi sonuç verdi. Ama orta ve uzun vadede nasıl bir etkisi olacağını bilmiyoruz.

Soru 4: Çin aşısının üretim yöntemi nedir?

İnaktif yöntemle üretildi. Bu yöntemi kullanması nedeniyle daha fazla tercih edilmesi gereken aşıdır. Üretildiği ülkeye odaklanmak yanlış, yönteme odaklanmak lazım. Ben diyorum ki bu yöntem, en eski yöntemdir. Yıllardır bu yönteme dayalı olarak aşılar üretildi. Uzun vadede test edilmiştir. Bir yan tesiri yoktur.  

Soru 5: Madem inaktif aşı üretme yöntemi daha güvenilir, neden dünya bu yönteme yönelmedi?

Çünkü bu yöntem çok zor ve çok pahalı bir yöntem. İnaktif aşılar, kolay üretilebilir aşılar değil. Maliyeti çok yüksektir. O nedenle diğer yöntem daha fazla tercih edilen yöntem oldu.

Soru 6: mRNA aşılarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

Çin’le yaptığımız anlaşma 50 milyon... Bunun üzerini diğer yöntemle üretilen aşılarla tamamlamak durumundayız. Ama şu gerçeği de unutmayalım: Diğer aşıların uzun vadede ne tür etkiler geliştirebileceğini bilmiyoruz.

Soru 7: Çin aşısı onay aldı mı?

Dünyada üretilen tüm aşılar, Dünya Sağlık Örgütü’nün süreçlerinden geçmek zorunda. Çin aşısı da öyle. Şu anda “Faz 3” dönemini bitiren hiçbir aşı yok. Pandeminin yol açtığı acil durum nedeniyle ara raporlarla uygunluk veriliyor. Çin aşısı, “Faz 3”e en erken başlayan aşıdır. Ayrıca “Faz 3”ü daha geniş topluluklara uyguladılar. “Faz 3” ilgili Çin aşısının ara raporları henüz açıklanmadı. Bir hafta, on gün sonra açıklanmasını bekliyoruz.

Soru 8: Çin aşısı, onay almadan kullanılacak mı?

Tabii ki kullanılmayacak. Bütün ara onaylar alınmış olsa dahi biz uluslararası akredite olan Halk Sağlığı ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumumuzun laboratuvarlarında titizlikle incelemeler yapacağız. Bu incelemelerde aşının güvenlik testlerinin olumlu çıkması gerekiyor. Eğer aşı, ülkemiz standartlarına uygun bulunursa erken kullanım iznini vereceğiz. Aşı uygulaması, ancak bu aşamadan sonra olacak.

Soru 9: Aşı yaptırmak zorunlu mu olacak?

Bu konuyu Bilim Kurulu’nda ele aldık. Vardığımız sonuç şu oldu: Mecburiyet olmasın ama vatandaşımızı ikna edelim. Hangi aşıların hangi yöntemle üretildiğini, hangi yöntemin daha iyi bir yöntem olduğunu vatandaşımıza anlatacağız. Aşının menşeine değil de yöntemine odaklanılması gerektiğini anlatacağız.

Soru 10: Daha önce söylediğiniz gibi, aşı olacak mısınız?

Aşıyla ilgili tüm onay süreçleri bittikten sonra bir hastaneye gideceğim ve kamuoyunun huzurunda aşıyı yaptıracağım. Ardından da o hastanede bulunan bütün sağlık çalışanlarımız aşılarını yaptıracaklar.