Açık artırmalarda satılan değerli eserler karşılığında alıcılar “fiziksel bir varlığa” yani eserin kendisine kavuşurlar. Peki açık artırmayı internet üzerinden yapsak ve tablolar da dijital olsa? Başka biri bu tabloları, sesleri, dosyaları kopyalayıp başka bir yerde satamaz mı? Daha da önemlisi insanlar, her şeyin kopyalandığı internet ortamındaki bir varlığa para harcayacak kadar delirdiler mi? Tüm bunları sağlayan NFT nedir?
Delirmediler, çünkü NFT var. Kripto paraların da temelinde bulunan blokzincir (blockchain) teknolojisi sayesinde dijital bir varlık -tıpkı gerçek hayattaki gibi- korunabiliyor. Söz konusu varlık, sadece sahibine ait olacak şekilde şifreleniyor.
Kısaca NFT nedir?
Açılımı “Non-Fungible Token” şeklinde olan NFT’nin resmi bir Türkçe karşılığı yok, ancak biz “değişimi mümkün olmayan para” şeklinde çevirebiliriz. Ancak buradaki ‘para’ kelimesi, insanlar için değerli olan herhangi bir varlık olabilir. Bir sanat eseri, bir tweet, bir video, okuğunuz bu satırların yer aldığı internet sayfası, içerisindeki görseller, yaptığınız yorumlar, Instagram’da attığınız son hikaye… Uygun şartlar sağlandığınada dijital ortamdaki her şey bir NFT olabilir.
NFT’ler, gerçek dünyadaki koleksiyon değeri taşıyan parçaların dijital dünyadaki yansımaları olarak da tanımlanıyor. Bu konuda en popüler örneklerden birisi de 90’lı yıllarda popüler olan futbolcu kartları. Bugün yine futbolcu kartları popüler olsa, muhtemelen Christiano Ronaldo’nun ya da Mesut Özil’in kartı paketlerden daha nadir çıkar, bu sayede daha değerli olurdu. NFT’leri bu kartların kopyalanamayan dijital bir versiyonu olarak düşünebiliriz.
Diğer taraftan NFT’lerin zaten bir süredir dijital sanat dünyasında kullanıldığını da görüyoruz. Karikatüristlerin telif krizlerine kökten bir çözüm getirecek bu teknolojik yaklaşım, geçtiğimiz günlerde Uykusuz dergisi tarafından da kabul görmüştü.
NFT nasıl çalışır?
Günümüzde pek çok NFT, Ethereum blokzincirinin bir parçasıdır. Diğer kripto paraları geliştirenler de aynı ağ üzerinde kendi NFT’lerini inşa edebilirler. Ancak NFT’ler, Ethereum örneğinde olduğu gibi kripto paradan farklıdır. Farklı bilgilerin işlenmesi ve şifrelenmesi gerekir. Kripto paralar madencilik yöntemleri ile üretilebilir, ancak NFT’ler üretilemez ya da değiştirilemez.
Peki yaklaşık 50 milyon TL'ye satılan şu videoyu internette paylaşmak suç mu?
- Kripto eseri üreten sanatçı: Beeple
- Değeri: 6,6 milyon dolar (50 milyon TL)
Hayır, değil. NFT ile şifrelenen bir dijital varlığı istediğiniz gibi indirin, kopyalayın suç işlemiş olmazsınız. Ünlü tabloları kuşe kağıda basıp satanlar nasıl suç işlemiyorsa siz de suç işlemiş olmuyorsunuz. Çünkü söz konusu kopyayı internetten indirip basan, satan ve alan kişiler o eserin bir kopya olduğunu kabul ederek bu işlemi yapıyorlar.
NFT’ler sayesinde milyonlarca kez kez kopyalanan bir eserin gerçeğine sadece bir kişi sahip olabiliyor. Eğer bu eser orijinaliymiş gibi pazarlanır, insanlar dolandırılmaya kalkılırsa işte burada hukuk devreye girip suç işlendiği kanıtlanabiliyor.
NFT’ler ile neler satılabiliyor, işte size bir kaç güncel örnek:
Aşağıdaki dijital eser, tam 66 milyon dolara (yaklaşık 500 milyon TL'ye) satıldı:
Dijital sanatçı Beeple'ın bu eserinde, kendisinin eseri yayınladığı tarihe kadar yaptığı tüm çalışmaları yer alıyor. Son beş yılı aşkın süredir her gün Instagram hesabından bir sanat eseri paylaşan Beeple, NFT teknolojisinin benimsenmesi ve yaygınlaşması konusunda öncüler arasında yer alıyor.
Mesut Özil’in “geleceğin krampon ve forma” tasarımları NFT sayesinde satılmıştı:
Yakın zamanda Fenerbahçe’ye transfer olan Mesut Özil de NFT’lerle yakından ilgileniyor. Hatta Mesu Özil, bu işle ilgilenen Genies Wearable ve Marvel film afişlerini tasarlayan dijital sanatçı Bosslogic ile anlaşma yaparak tasarladığı “Mesut Özil Next Chapter Boots ve The Kit” koleksiyonu, Şubat 2021'de NiftyGateWay adındaki bir platform üzerinden açık artırma ile satıldı. Ayakkabı 1.886 dolar, forma ise 2.525 dolara yeni sahibine ait oldu.
Tabii ki ayakkabı ve formanın yeni sahibi bu tasarımları gerçek hayatta giyip futbol oynayamaz. Ancak yapılan satış, NFT’lerin nasıl değerlendiğine dair güzel bir örnek. Eğer dünyaca ünlü bir futbolcuysanız, dünyaca ünlü bir dijital sanatçı ile anlaşabilir; tasarlanan eserleri Ethereum altyapısında NFT olarak şifreleyebilir, internetten satabilirsiniz. Buradaki satış sayfasından da görebileceğiniz üzere Mesut Özil’in koleksiyonu artık bir başka kişiye ait. Gelecekte herhangi bir firma ya da insan, Özil'in dijital krampon ve formasını kendi adına alıp satabilecek.
Aşağıdaki hayalete birileri 3.600 dolar para verdi:
Evet, çoğumuzun kulağına biraz saçma gelebilir. Ancak üzerinde Gucci logoları olan bu hayalet çizimi, açık artırma platformu NiftyGateWay’deki Danny isimli bir kullanıcı tarafından 3.600 dolara satın alındı. Trewor Andrew adında bir dijital sanatçı tarafından hazırlanan GIF, sahibi Danny tarafından, aynı platformda tam 16.300 dolardan yine satışa koyuldu.
YouTuber Logan Paul, NFT ile kendi Pokemon kartlarını satıyor:
Yukarıdaki kart 38.500 dolara alıcı buldu. Evet, dünyanın en ünlü YouTuberlarından birisi, yine kulağa saçma gelecek bir şekilde, kendisinin yer aldığı dijital bir Pokemon kartları satıyor. NFT’lerin sınırlarının olmadığını gösteren bir örnek olarak ele alabiliriz. Sonuçta aracı değişse de alıcısı olan her şeyin ticareti yapılabiliyor :)
Elon Musk’un eşi Grimes, eserlerini bu yolla satarak 6 milyon dolar gelir elde etti:
Müzisyen olan Grimes’ın eserleri Nifty Gateway üzerinden açık artırmaya çıkarıldı. Yukarıdaki 10 saniyelik videoya 6,6 milyon dolar ödeyen aynı kişi, Grimes’ın sadece bir videosuna 380 bin dolar ödeyerek yeni sahibi oldu. Grimes ise çeşitli videolar ve görüntülerden oluşan 10 parçalık koleksiyonun tamamını satarak 6 milyon dolar gelir elde etti. Grimes’ın sattığı Mars ve Dünya videoları, koleksiyondaki en dikkat çekici eserler arasında.
Herkes tarafından erişilen, ancak tek bir kişiye ait olan dijital varlıkların geleceği:
Mona Lisa tablosunu bugün internette üzerindeki boya çatlaklarına kadar inceleyebilirsiniz, ancak tablonun tek bir sahibi var: Fransa. Mona Lisa gibi eserleri uzun çalışmalar ile bire bir şekilde kopyalayıp orijinalmiş gibi satanlar da oldu. Hatta Mona Lisa’nın şu anda sergilendiği Louvre müzesi gibi, bir eserinin gerçekliği üzerine kafa yoran uzmanlara sahip kurumlar da bu sorunu yaşadı.
Webrazzi’den Tuğçe İçözü’nün haberine göre New York’taki bir sanat galerisi olan Knoedler, 90’lı yılların sonunda 60’ın üzerinde sahte sanat eseri aldı. Bu eserlerden birisine o dönem 750 bin dolar ödeyen galeri işletmecileri, eseri 5,5 milyon dolara satarak korkunç bir kâr elde etti. Mesela sanat ve para olduğunda dolandırıcılık örneklerini saymakla bitiremeyeceğimiz kesin.
Sanat eserleri üzerinden açıkladık ama yazını girişinde de bahsettiğimiz gibi, uygun şartlara sahip her dijital varlık, her dijital eser, internetteki her aktivite aslında bir NFT olabilir. Tabii ki karşılığında alacağı değeri belirleyen şey, söz konusu NFT’nin benzersizliği, özgünlüğü, bilinirliği olacaktır. Sonuçta Mona Lisa’yı öyle sıradan birisi üretmedi, Twitter’da atılan ilk tweet, internet tarihi açısından çok önemliydi.
NFT’ler ve blokzincir teknolojisi hakkındaki görüşlerinizi yorumlara bekliyoruz :)
- Kaynaklar: Wired, The Verge, Webrazzi, Nifty Gateway