Bitcoin önderliğinde kripto para piyasalarında yaşanan çalkantılar ve ardından gelen durgunluk, çoğunlukla Tesla ve MicroStrategy gibi şirketlerden gelen haberler ile bağdaştırılıyor. Kitleler ve büyük yatırımcılar üzerinde ciddi etkileri olan bu şirketlerin, Bitcoin ve diğer kripto para birimlerine karşı takındıkları tavır, merkeziyetsizlik eleştirilerini tetiklese de piyasalardaki ani değişimleri okumak açısından büyük önem taşıyor.
Wall Street Borsası’nda 1987’de yaşanan ve dünyayı sarsan Kara Pazartesi, o dönem yanlış adımlar atmadığını düşünen pek çok büyük yatırımcı ve şirketi mahvetmişti. Ancak her krizde olduğu gibi yaşananları fırsata çevirenler de oldu. Paul Tudor Jones da bu isimlerden biriydi. Krizi önceden tahmin eden ve adımlarını buna göre atan Jones, 100 milyon dolar gelir elde etmeyi başarmıştı. Kendisi günümüzde 7 milyar dolar değerinde kişisel servete sahip olan bir yatırımcı. Şirketiyle de sektöre danışmanlık hizmetleri veriyor.
"Bitcoin'i seviyorum" Tudor, servetinin %5’ini Bitcoin’e ayıracak:
CNBC’ye verdiği röportajda ABD Merkez Bankası’nın Bitcoin’e ilişkin “güvensiz” değerlendirmesini eleştiren Jones, ABD’deki enflasyon tartışmaları hakkında fikirlerini açıkladı. Ardından yatırımlarını nasıl değerlendireceği sorulan Jones, “Kesin olarak bildiğim tek şey; şu anda yüzde 5 altın, yüzde 5 Bitcoin, yüzde 5 nakit, yüzde 5 emtiada olmak istediğim.” dedi.
Jones’un bu açıklaması ABD’nin küresel piyasaları da etkileyen iç ekonomisi hakkında olabilir. Ancak belirttiği yatırım araçlarından global çapta en çok refleks gösteren araç Bitcoin. Bunun dışında ABD’deki yatırımcıların altın, nakit ya da emtia yatırımları merkezi otoritelere bağımlı olduğu için Bitcoin’e kıyasla daha geç ve küçük çaplı tepkiler veriyor. Ancak Bitcoin, büyük yatırımcıların açıklama ve tercihlerinden anında etkilenen bir yapıya sahip.
*Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımamaktadır.