Bilim İnsanları: Astronotların Uzun Uzay Görevlerinde Seks Yapabilmesini Mümkün Kılmamız Gerekiyor

Psikoloji ve uzay bilimlerinde yetkin bir grup akademisyen, uzayda yapılan görevler sırasında astronotların cinsel hayatının durmak zorunda olmasına dikkat çekti. Uzun görevler ve kolonileşme planlarının gündeme gelmesiyle artık görmezden gelinemeyecek ‘uzayda seks’ sorununa dikkat çeken araştırmacılar, uzay ajanslarına bu konuda olanak sağlamaları için çağrıda bulundu.

İnsanlığın ‘taşınması’ için farklı gezegenleri yaşanabilir hale getirmek, Dünya’yı mahveden yaşam tarzımız sağ olsun son yıllarda en çok tartışılan konulardan biri. Şimdilik böyle bir plan için en uygun bölgelerin Ay ya da Mars olduğu söyleniyor. Ancak insanların yaşam tarzı ve ihtiyaçlar bakımından bu ortamlara ne kadar adapte olabileceğini de düşünmek gerekiyor.

Dünya yaşamına alışmış astronotların görevlerde en çok sıkıntı yaşadığı konulardan biri, yeme-içme ve tuvalet gibi konulardan sonra seks. Uzayda görev yapanların uzay araçları ve istasyonlarında cinsel hayatlarına devam etmeleri mümkün değil. Bu konuda araştırmalar yapan bir grup akademisyene göre uzayda seks yapmanın bir yolunun bulunması gerek, zira bu sadece şu an yürütülen görevlerde astronotların sağlığını korumada değil; gelecekte yaşanabilecek uzayda yaşam olanaklarına adapte olmada da oldukça önemli bir konu.

“Gezegenlerarası bir tür olacaksak, uzayda aşk ve seksi mümkün kılmalıyız”

Kanada’daki Concordia Üniversitesi’nden cinsel psikoloji uzmanı Simon Dubé, yine Concordia Üniversitesi’nden araştırma görevlisi Lisa Giaccari, aynı üniversitenin psikoloji bölümünde doktora adayı Maria Santaguida; Laval Üniversitesi’nden yapay zeka ve dijital teknoloji uzmanı Dave Anctil ve aynı üniversiteden hemşirelik bilimleri profesörü Judith Lapierre’in yer aldığı araştırmada uzay ajanslarının uzun süreli uzay görevlerinde ihmal ettikleri ihtiyaçlardan birine değinildi: Seks. Akademik araştırmaların yayımını yapan The Conversation sitesinde paylaşılan yazıda araştırmacılar, "Uzun mesafeler kat etmeyi ve gezegenlerarası bir tür olmayı umuyorsak, aşk ve seks uzayda da mümkün olmalı. Ancak uzay uçuşlarıyla ilgili organizasyonlar buna hazır değil" ifadelerini kullandı.

Başka bir gezegene uzay aracı indirmenin ve milyarderleri yörüngeye fırlatmanın yanı sıra insanların uzun süre Dünya dışında yaşayabilmesini sağlamanın da önemine vurgu yapan araştırma yazarları, uzay ajanslarının bu konudaki tutumunun değişmesi gerektiğini ifade etti. Uzay erotizmini mümkün kılmanın insanların uzay yaşamına adapte olmasını ve gelecekteki uzay sakinlerinin refahının artmasını sağlayabileceğini belirten bilim insanları, "Aşk ve seks insan hayatının merkezindedir. Buna rağmen, ulusal ve özel uzay kuruluşları, uzayda insan erotizmini ele almak için herhangi bir somut araştırma ve plan yapmadan Uluslararası Uzay İstasyonu (UUİ), Ay ve Mars'a uzun vadeli görevler düzenlemeye çalışıyor." açıklamalarında bulundu.

“Roket yapmak ayrı, uzayda yaşamı sürdürmek ayrı”

Psikoloji ve uzay bilimler alanlarında çalışmalar yapan akademisyenler, roket biliminin insanları uzaya götürmek için yeterli olduğunu; ancak uzayda yolculuk yapan bir medeniyetin devamlılığı ve gelişiminin sağlıklı insan ilişkilerine bağlı olduğunu ifade etti. İşbirliğinin gerekli olduğu bu ortamlarda mahremiyetin kısıtlanmasının ekip arasındaki gerilimi artıracağını söyleyen yazarlar, "Uzayda insanlar arasındaki yakınlığı sınırlamanın astronotların zihinsel ve cinsel sağlığını, mürettebatın performansını ve görev başarısını tehlikeye atabileceğini savunuyoruz. İnsan cinselliğinin psikolojisini araştıran ve uzaydaki insan faktörünün psikososyal yönlerini inceleyen araştırmacılar olarak, uzay programlarının yeni bir disiplini benimsemesinin tam zamanı olduğunu söylüyoruz." açıklamalarıyla ilgili bilim insanlarına çağrıda bulundu.