Anayasa Mahkemesi, insanların ikili ilişkileriyle ilgili çok dikkat çeken bir karar verdi. Boşanma aşamasında olan bir çiftin davasını inceleyen mahkeme, tarafların casus yazılımlar kullanarak akıllı telefonlardaki verilere ulaşamayacağına hükmetti ve bu durumun hukuka aykırı olduğuna, oybirliğiyle karar verdi.
Bir kadın, boşanmak üzere olduğu eşinin akıllı telefonuna yüklediği casus yazılım ile tüm bilgilerine erişim sağladı. Daha sonra da bu bilgileri mahkemeye delil olarak sundu. Ezine Asliye Hukuk Mahkemesi, söz konusu delilleri kabul etti. Eşinin yaptığının suç olduğunu savunan adam ise suç duyurusunda bulundu. Başsavcılığın hazırladığı iddianamede kadının hukuka aykırı davrandığı belirtildi. Ancak iddianameyi inceleyen mahkeme ile temyizden de bir sonuç çıkmadı. Söz konusu verilerin yalnızca boşanma davası için kullanılacağına hükmeden mahkemelerden, sonuç alınamadı. Adam bu kez, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yaptı.
Casus yazılımla eşi takip etmek, anayasal güvencelere aykırı
Telefonu casus yazılım ile izlenen adama göre telefonundaki arama kayıtları, mesajlar, sosyal medya hesaplarına ait bilgiler, e-Devlet şifresi, banka hesap bilgileri, fotoğraf ve videolar ile GPS verileri, eşinin eline izinsiz bir şekilde geçmişti. Olayı inceleyen Anayasa Mahkemesi, şu değerlendirmelerde bulundu:
- Derece mahkemelerinin eşlerin birbirlerine karşı özel hayat alanlarının bulunmadığı sonucu doğuracak mahiyetteki yaklaşımının anayasal güvencelere aykırı olduğu açıktır.
- Sonuç olarak etkili bir yargısal sistem kurulması konusunda kamusal makamlarca üstlenilmesi gereken pozitif yükümlülüğün gerektirdiği şartların somut olayda yerine getirilmediğinden Anayasa’nın 20. maddesinde düzenlenen özel hayata saygı hakkı kapsamında kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
- Olayın aydınlatılmasına yönelik esaslı iddiaların mahkeme tarafından araştırılmaması, incelemenin derinleştirilmemesi, somut olaya uygun olmayan gerekçelerle sonucu ulaşılması nedeniyle özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir. Buna göre ihlalin mahkemenin işlemlerinden kaynaklandığı anlaşımaktadır. İstinaf mercii de ihlali gidermemiştir.
İşte bu değerlendirmeler, boşanma aşamasında olan kadının başına iş açtı. Zira yüksek mahkeme yetkilileri, kadının yeniden yargılanması gerektiğine karar verdi. Yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
- Kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna,
- Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkı kapsamında kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine,
- Kararın bir örneğinin kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemeye gönderilmesine,
oybirliği ile karar verildi.