6 Ekim 2021’de Twitch’in hacklenmesi ile dünyadaki bütün yayıncıların gelirleri de ortaya çıkmış, bu listede bazı isimlerin yaklaşık 3 yıldır ve belirli periyotlarda normalden daha yüksek gelir elde ettikleri anlaşılmıştı. Şüpheli seviyede yüksek gelire sahip yayıncılar, anlık ortalama 40-50 kişi tarafından izlenen, yani popüler olmayan isimlerdi.
Konuya dahil olan Twitch yayıncısı Jahrein’in önce Twitter, ardından Webtekno YouTube kanalında dile getirdiği ifadeler, internet ortamında ciddi gündem yaratmış; listede bazı popüler yayıncıların da adı geçince olaylar büyümüştü. Yayın boykotları, izleyicilerin tepkisi derken 3 Kasım gecesi krizin ikinci dalgası başladı.
Her şeyin nasıl başladığını aşağıdaki videomuzda anlatmıştık;
Twitch’te kara para aklama süreci şöyle işliyor: Mafya yayıncıya ulaşıyor ve “Her ay düzenli bit bağışı yapacağım, bu bağıştan payını alıp kalanı bana göndereceksin” deniyor. Çoğu zaman bu bağışın kaynağı olarak, yayıncıları dolandırmak için “reklam şirketimiz var, bit çiftliği kuruyoruz” gibi bahaneler uyduruluyor. Hatta yayıncıları ikna etmek için teklif öncesinde defalarca kez yüksek oranda bit gönderildiği de oluyor.
Yayıncıların geçimini sağladığı, izleyicilerin eğlendiği bir platform adına en masum beklenti: #TemizTwitch
İşini hakkıyla yapan, kendisini aklayan, kayıtlarda anormal gelir etmediği görülen, mafyalardan gelen teklifleri ifşa eden yayıncılar #TemizTwitch hareketini başlatmış, hem Twitch’i hem Amazon’u konuya el atmaya davet etmiş, yetkili mercileri göreve çağırmışlardı.
Twitch, konuya dair ilk açıklamasını -oldukça absürd bir şekilde- herhangi bir sosyal medya hesabı ya da basın yoluyla yapmadı. Sadece oyun haberleri yayınlayan Playerbros isimli bir internet sitesinde, özetle “kararlı adımlar atmaktan çekinmiyoruz” mesajı veren bir açıklama yayınlandı. Bunun dışında konuya dair herhangi bir açıklama yapmadı.
Yayıncılar kendisini akladı, ancak Twitch hâlâ tam olarak aklayamadı ve ikinci perde başladı; tüm beklentiler yerini #RezilTwitch tepkilerine bıraktı:
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı konuk etmesiyle popülerliği ciddi şekilde artan yayıncı @pqueen, skandalın ilk günlerinde tepkisini sert şekilde dile getirmiş, bir bakıma “Twitch mafyasını” karşısına almıştı. 3 Kasım akşamı yaptığı yayın sırasında kimliği belirsiz isimler, binlerce dolar değerinde bit bağışı yaparak, @pqueen’in kişisel bilgilerini herkese açık şekilde paylaştı.
Bu olay kısa süre sonra diğer popüler ve kendisini aklayan @wtcn, Bruka Güngör, @elraen, @unlost gibi kendisini aklayan yayıncılara da sıçradı. Herkesin özel bilgileri Discord gruplarında paylaşıldı.
Twitch hacklendiğini kabul etmiş, ancak kişisel bilgilerin sızdırılmadığını ifade etmişti: Peki o zaman kim bu “Twitch mafyası”, sızdırılmayan bilgileri nereden ele geçirdi?
[GIPHY:077i6AULCXc0FKTj9s][/GIPHY]
İşte burası olayın en karanlık kısmı. Zira Twitch, yaptığı açıklamada yayıncıların gelir bilgilerini içeren 120 GB büyüklüğündeki dosyanın doğru olduğunu, ancak kullanıcı bilgilerinin, yani ad soyad, varsa kredi kartı, adres veya fatura bilgilerinin sızdırılmadığını belirtmişti.
Dün yaşananlar gösterdi ki Twitch mafyası, bu bilgileri başka yollarla, bir başka yerden elde edilen veri sızıntısı ile gerçekleştirdi. Bugün herkes Twitch’in açıklamasını resmi kabul etmek zorunda, ancak bu "doğru" olduğu anlamına gelmiyor. Pozisyon itibarıyla Twitch, hiç bilmediği bir saldırıya uğramış ya da büyük sızıntıda durumu farketmemiş olabilir.
Twitch, platformu ayakta tutan yayıncılara tek bir kelime bile etmedi, kamuoyunu hiç bilgilendirmedi.
Açıkçası tüm yayıncıların artık Twitter’dan İngilizce paylaşımlar ile Twitch’e çağrıda bulunmaları, konuya dair sabrın taşmak üzere olduğunu kanıtlıyor. 4 Kasım itibariyle Twitch’in kendisine ulaştığını, konuya açıklık getirdiğini söyleyen hiçbir yayıncı da yok. Bu sessizliği ile Twitch, artık “kendine gelmesi” beklenen bir platform olmaktan çıkıp, yayıncı ve izleyiciler gözünde olayın “suçlu” tarafına geçmek üzere.
Karpuz kabuğu misali: Twitch daha çok sessiz kalırsa Türkiye’de yasaklanabilir mi?
Şu anda devam eden resmi soruşturmada Twitch’in yetkililere yardımcı olması gerekiyor. Ancak kamuoyunun ve yayıncıların merak ve endişesini giderecek bir açıklama yapılmaması, platforma olan sadakat ve bağlılığın sonunu getiriyor. Dahası Twitch’in söz konusu kişisel bilgileri “mafyaya” kaptırdığı anlaşılırsa olay Türkiye’yi aşıp global bir hale gelebilir.
Kullanıcı bilgilerini koruyamayan her platformun resmi bir kararla kapatılması mümkün. Yayıncılar da aslında birer kullanıcı ve kişisel bilgileri, çoktan Twitch’in sağladığı yollarla açığa çıktı. Şimdi tek gözümüz resmi mercilerde...