Dünyamızın başta çevresel olmak üzere birçok yönden kötüye doğru gitmesinin başında ekolojik ve ekonomik problemler geliyor. Özellikle teknolojinin gelişmesiyle birlikte iklim sorunları artış gösteriyor. Bu sebeple bilim insanları teknolojik gelişmeler doğrultusunda çevreye zararı minimuma indirecek, hatta yok edecek iyileştirmeler üzerinde çalışıyor.
Elbette çevreye zarar veren ve dünyada ekonomik olarak önemli bir yer tutan ulaşım araçları üzerine de bu iyileştirmeler doğrultusunda çalışılıyor. Bu çalışmaların bir sonucu olarak elektrikli otomobiller günümüzde bir hayli artmış durumda. Otomobillerde hem çevreye zararı aza indirdiği hem de ekonomik yükümlülüğü daha az olduğu görülen elektrikli çalışma sistemleri, batarya sistemleri ile birlikte diğer ulaşım araçlarına da uygulanmaya çalışılıyor.
2023 yılına kadar daha ekonomik hale gelebilir
Lawrence Berkeley Ulusal Laboratuvarı ve California Üniversitesi’nde bulunan bir grup araştırmacı yaptıkları araştırma doğrultusunda, batarya ile çalışan trenlerin 2023 yılına kadar daha ekonomik hale gelebileceğini belirtti. Araştırmacıların Nature Energy dergisinde yayınladıkları makaleye göre, gelişmiş pil ve batarya teknolojisi, ucuzluğu ve yenilenebilir olması sebebiyle dizel yakıtla rekabet edebilecek düzeye gelebilir.
Trenlerin çalışma prensibinin batarya gücüyle sağlanmasının nedenleri ve bu konuda çalışma yapan söz konusu ekibin araştırmaları üzerine yazı yayınlayan Federico Zenith, trenle eşya taşımak diğer araçlarla taşımaktan daha ucuz olduğu için ABD’de şehirlerarası yüklerin yaklaşık yüzde 40’ının trenlerle taşındığını söyledi. ABD'deki yük trenlerinin çoğunun dizel yakıtla çalıştığını ve ABD’deki toplam karbon emisyonunun yaklaşık yüzde 0,6'sını oluşturduğunu belirten Zenith, batarya teknolojisine geçilmesiyle birlikte bu emisyonların önlenebileceğini belirtti.
Dizelli jeneratör yerine batarya taşıyan ek vagon
14 megavatlık bir batarya ile donatılan bir lokomotifin dizel motorla çalışan bir treni daha az zararlı ve ekonomik hale dönüştürmek için yeteceğini iddia eden araştırmacılar, dönüştürülen bu lokomotifin bir treni 240 kilometre boyunca taşıyabileceğini söyledi. Bataryanın yenilenebilir bir kaynak kullanılarak şarj edilmesi halinde ise trenin karbon ayak izi sıfıra indirilebilecek.
Mevcut lokomotiflerin aslında elektrikle çalıştığını ve bunlarda yerleşik jeneratörlere güç sağlamak için dizel kullanıldığını belirten araştırmacıların öngördüğü yeni sisteme göre, trenlerin arkasına büyük bir bataryayı taşıyabilecek özel bir yük vagonu eklemek yeterli olacak. Belirli duraklarda ise bu batarya şarj edilebilecek.