Japonya'nın önde gelen otomotiv üreticilerinden Nissan, düzenlediği bir etkinlikle oldukça önemli açıklamalarda bulundu. Bu etkinlikte elektrik dönüşümünü nasıl sağlayacağını ilk kez anlatan şirket, 2030 yılına kadar yapacaklarını da anlattı. Nissan bu hedeflerini geciktirmeden uygulamaya geçirirse, şirketin sektördeki pozisyonunun şimdikinden çok daha iyi olacağını rahatlıkla dile getirebiliriz.
Nissan, önümüzdeki 5 yıllık süreçte yaklaşık 18 milyar dolarlık harcama yapacak. Bu harcama, yalnızca elektrik dönüşümünün hızlandırılması için yapılacak. Açıklanan para, Nissan ile elektrik motorlu araçlara yıllardır bütçe ayıran şirketler arasındaki farkı kapatmasını sağlayacak gibi görünüyor. Zira şirketin elektrik dönüşümü için ayırdığı bütçe, pek çok rakibinin iki katından bile fazla. Peki bu durum, tüketiciye nasıl yansıyacak?
2030'a kadar 15 tam elektrikli araç duyurulacak
Nissan tarafından yapılan açıklamalarda; 2030 yılına kadar toplam 23 adet elektrik altyapısı kurulmuş araç duyurulacak. Bunlardan 15 tanesi ise tam elektrikli olacak. Şirket, önümüzdeki 8 yıl içerisinde lityum iyon batarya maliyetlerini de yüzde 65 düşürecek. Bu sayede araçlar, yıllar içerisinde herkes için ulaşılabilir fiyatlara sahip olmaya başlayacak. Şirket, "oyunun kurallarını değiştirecek" dediği yeni nesil bataryalarını ise Mart 2029'e kadar hayata geçirecek.
Nissan'ın açıklamaları, yatırımcıları memnun etmedi
Nissan tarafından yapılan açıklamalar, bireysel tüketiciler için fazlasıyla etkileyiciydi. Ancak yatırımcılar için durum pek de öyle olmadı. Zira şirketin hisse senedi lot değerleri, karardan sonra yüzde 5,6 değer kaybı yaşadı. Sektör kaynakları, Nissan'ın elektrik devrimi noktasında çok geç kaldığını, 18 milyar dolarlık yatırımın bile aradaki farkı kapatamayacağını açıkladılar. Ancak bazı analistler, hisse senedi düşüşlerinin Nissan'a özel olmadığını, koronavirüsün omicron isimli yeni varyantı nedeniyle yeniden belirsizlik ortamı oluştuğunu ifade ediyorlar. Hangi yaklaşımın doğru olduğunu zaman gösterecek...