Ölümcül oranda zehir taşıdığını bildiğimiz hayvanlara doğal olarak yaklaşmayız. Zehirli olmasa dahi kimse gidip de ormanda gezen bir kaplana selam vermek istemez diye düşünüyoruz. Fakat iş gösteri konusuna geldiğinde bu gibi hayvanların insanlar tarafından kontrol edildiğini görüyoruz, en azından görünüşte.
Özellikle Doğu taraflarına gittiğimizde vahşi hayvanlarla akla sığmayan gösterilerin yapıldığına şahit oluruz. Yılanların üflemeli çalgılarla dans ettirilmesi de bu gösterilerin öne çıkanlarından. Peki yılanlar gerçekten dans mı ediyor, yoksa arka planda farklı şeyler mi bulunuyor?
Yılanların bildiğimiz anlamda bir kulağı yok. Yani çoğu zaman sesi duyamazlar:
[GIPHY:YCr0VpJD6OVFGGRLGb][/GIPHY]
Bu bağlamda sadece iç kulaklarında bir kemik bulunur ve bu da çene kemiklerine bağlıdır. Süründükleri sırada hâliyle yerde olan bu kısım da titreşimleri hissetmelerini sağlar. Yani bir avcı yılana yaklaştığı sırada onun sesini duymasa da titreşimlerle bunu fark edebilir. Bazı yılanlar hava yoluyla onlara ulaşan ses dalgalarını da alabilir fakat bunların frekans aralığı oldukça düşüktür.
Bahsettiğimiz gösterilerde en çok kobra türü kullanılır. Onun üzerinden gidelim:
[GIPHY:9eRN7BTtINRiMDPvgn][/GIPHY]
Kobralar, direkt saldırmadan önce dik durmaları ve savunma pozisyonuna geçmeleriyle bilinirler. Bu noktada karşıya tısladıkları ve onun hareketlerini takip ettikleri görülebilir. Saldırmaya hazır olduklarını gösteren bu duruş sırasında korkutucu şekilde tıslamaları duyulur ve bazı türler ısırmaya gerek kalmadan zehri avına atabilir.
Yani avlarıyla karşı karşıya gelir gelmez direkt saldırmaları söz konusu değildir.
Bu yüzden yılan oynatıcılığı yapanlar, yılanların olduğu kabın kapağını açtıklarında direkt saldırıya uğramazlar:
Kobraların dost canlısı olmadığını biliyoruz. Müziğe tepki vermediklerini de az önce duyma kısmında anlattık. Peki neden dans ediyormuş gibi görünüyor bu hayvanlar?
Çoğu yılanın detayları görmekte zorluk yaşadığı bilinir. Yani avların şeklini fark etseler de iş detay konusuna geldiğinde zorlanırlar. Kobralarda da durum buna yakındır. Dik durduklarında karşılarında hareket eden üflemeli çalgılar da bir tehdit olarak algılanır ve onun hareketlerini takip ederler.
Yani müzikle hareket ediyormuş gibi görünseler de aslında sadece potansiyel tehdit olarak gördükleri şeyi izliyor olurlar.
Peki bu tehlike karşısında yılanları oynatanlar ne yapıyor?
Doğal ortamdan alınıp küçük kaplara konulan bu hayvanların saldırgan olması oldukça normal. Bu sebeple de bu işi yapanlar birkaç koruyucu önlem alıyor. Bunların arasında yılanların çenelerinin ezilmesi ve ağzın fark edilmeyecek şekilde dikilmesi gibi birbirinden farklı şeyler bulunur.
Konu hakkındaki düşüncelerinizi yorumlar kısmında belirtebilirsiniz.
Kaynaklar: Herpamura, Popular Science, Washington Post, Live Science