Bize hayat veren dev yıldız Güneş’in etrafında oluşturduğu Güneş Sistemi; Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün ve Dünya adını verdiğimiz sekiz gezegenden oluşuyor. İçinde yaşamakta olduğumuz Dünya’dan başımızı kaldırıp da gökyüzüne baktığımız zaman bu gezegenlerden çoğunu göremiyor, gördüklerimizi ise yalnızca birer beyaz noktaya benzetiyoruz. Halbuki gezegenlerin renkleri var.
Eğer az çok uzayla ilgiliyseniz ya da medyayı takip ediyorsanız Güneş Sistemi’ni oluşturan gezegenlerin her birinin kendine özel bir rengi olduğunu görmüşsünüzdür. NASA ve benzeri kurum ve özel şirketlerin yaptığı çalışmalar bu renkler hakkında çok daha detaylı bilgi sahibi olmamızı sağlıyor. Gelin Güneş Sistemi’ndeki gezegenlerin renklerine ve bu renklerin oluşum sebeplerine yakından bakalım.
Güneş Sistemi’ndeki gezegenlerin renkleri:
- Merkür - Gri
- Venüs - Kahverengi ve gri
- Dünya- Mavi, kahverengi, yeşil ve beyaz
- Mars - Kırmızı, kahverengi ve ten rengi
- Jüpiter - Beyaz çizgili kahverengi, turuncu ve ten rengi
- Satürn - Altın rengi, kahverengi, mavi ve gri
- Uranüs - Mavi ve yeşil
- Neptün - Mavi
Merkür - Gri
Güneş’e en yakın gezegen olan Merkür’ün en net fotoğraflarından bir tanesi Messenger uzay sondası tarafından çekilmiştir. İlk bakışta Merkür ile Ay yüzeyi arasında büyük bir benzerlik olduğunu fark edebilirsiniz. Merkür karasal bir gezegendir. Metalik bir çekirdeğe sahip olan gezegenin kayalık bir mantosu vardır. Diğer bileşenleri ise demir, nikel ve silikat kayalardır. Tüm bunlar birleştiği zaman Merkür’ün koyu gri bir renge sahip olmasını sağlar. İnce atmosferi Güneş ışığına müdahale etmediği için rengi etkilenmez.
Venüs - Kahverengi ve gri
Karasal gezegenlerden bir tanesi olan Venüs’ün yoğun atmosferini karbondioksit, kükürt dioksit ve azot oluşturur. Dışarıdan baktığımız zaman yeryüzünün değil, bu atmosferin rengini görürüz. Yoğun sülfürik asit içeren ve gökyüzünü kaplayan bulutlar Güneş ışınlarının yüzde 90’lık bir kısmını yansıtır. İşte bu nedenle Venüs’ü sarı olarak görürüz. Dünya’dan çıplak gözle bile görülmesini sağlayan ve Güneş ışığını yansıtan bulutlar olmasa Venüs’ün altındaki kahverengi ve gri renkleri görebilirdik. Yoğun atmosferi nedeniyle Güneş görmediği için yüzey rengi sabittir.
Dünya- Mavi, kahverengi, yeşil ve beyaz
Dünyamızın uzaydan çekilen fotoğraflarına baktığımız zaman masmavi, parlak bir gezegen görüyoruz ancak o fotoğrafların üzerinde renk düzenlemeleri yapıldığı bilinen bir gerçek. Yüzde 70’i mavi su ile kaplı gezegenimiz azot ve oksijenden oluşan atmosferinin doğal filtresinden geçince gri bir renk alıyor. Beyaz renk ise bulutlardan geliyor. Baktığınız bölgenin coğrafi yapısına bağlı olarak bu renk cümbüşüne yeşil ve kahverengi gibi yeryüzü renkleri de karışabilir. Yani Dünya uzaydan baktığımızda bile epey hareketli bir gezegen.
Mars - Kırmızı, kahverengi ve ten rengi
Kızıl Gezegen lakabından da anlaşılacağı üzere Mars gezegeninin rengi kızılımsı bir kahverengidir. Son derece ince bir atmosfere sahip olduğu için bu renk olduğu gibi görünür. Kızıl rengin sebebi ise demir oksit. Yani Mars’ın taşı toprağı demir oksit desek yanlış olmaz. Ancak Mars gezegeninde kutuplar da bulunuyor. Gezegenin farklı noktalarında, farklı yoğunluklarda olan bu kutuplar Kızıl Gezegene tatlı bir beyazlık katıyor. Demir oksit yoğunluğuna göre farklı bölgelerde daha koyu ya da daha açık renkler görmek mümkün.
Jüpiter - Beyaz çizgili kahverengi, turuncu ve ten rengi
Diğer gezegenlerden farklı olarak Jüpiter’in çizgili renkleri var. Beyaz, turuncu, kahverengi çizgilerin paralel bir renk görünümü oluşturmasının nedeni ise gezegende oluşan fırtınalar. Jüpiter gezegeninde saatte 360 kilometre hıza ulaştığı bile görülen fırtınalar yaşanır. Bu da çizgili görünüme neden olur. Hidrojen, helyum, su, amonyak gibi bileşenler açısından zengin olan Jüpiter’in turuncu ve beyaz renkleri, ultraviyole ışınlara maruz kalan kristallerin renk değiştirmesi sonucu ortaya çıkar. Renk değiştiren ve biriken bu moleküller kromofor olarak adlandırılır.
Satürn - Altın rengi, kahverengi, mavi ve gri
Tıpkı Jüpiter gibi Satürn de bir gaz devidir ve Jüpiter kadar yoğun olmasa da çizgili bir görünüme sahiptir. Ekvatora yakın olan bölümlerde geniş olan bu çizgiler bazı noktalarda son derece sönüktür. Hidrojen, helyum ve amonyak bakımından zengin olan Satürn’ün kırmızı bulutlarının nedeni, bulutlarda yoğun olarak bulunan amonyaktır. Bu bulutlar, gezegenin dış katmanını oluştururlar. Amonyak bulutlarından oluşan bu katman Güneş ışığına maruz kaldığı zaman beyaz bir renge bürünür. Işığın ve bulutun yoğunluğuna göre ortaya altın rengi çıkabilir.
Uranüs - Mavi ve yeşil
Uranüs bir buz ve gaz devidir. Gezegen atmosferinin büyük bir bölümünü metan, helyum ve hidrojen gazları oluşturur. Uranüs gezegenin mavi ve yeşil tonlarından oluşan cam göbeği renginde olmasının nedeni işte bu atmosferde bulunan metan gazıdır. Çünkü metan gazı, kırmızı ve turuncu rengi veren uzun dalga boyu ışınlarını absorbe edebilir ancak mavi ve yeşil rengi veren kısa dalga boylarını absorbe edemez. Kısa dalga boyları yansıdıkça ortaya mavi ile yeşil renk çıkar ve bu ikisinin oluşturduğu tatlı bir cam göbeği rengi görülür.
Neptün - Mavi
Uranüs ve Neptün, yapı olarak benzer bileşenlere sahiptirler. Bu nedenle renk olarak da birbirlerine oldukça benzerler. Bir buz ve gaz devi olan Neptün’de yoğun olarak hidrojen ve helyum; biraz hidrokarbon ve azot ile atmosferin üst tabakalarında metan gazı bulunur. Metan gazı kırmızı ve turuncu rengi veren uzun dalga boyu ışınlarının absorbe edebilir ama mavi rengi yansıtır. İşte Neptün’ün mavi renginin nedeni budur. Mavinin tonlarını belirleyen ise farklı bileşenler ve gaz yoğunluklarıdır.
Sonuç: Gezegenlerin renkleri neden farklıdır?
Güneş Sistemi’ni oluşturan gezegen renklerinin nedenlerinin detaylarını anlatırken bahsettiğimiz gibi gezegenlerin renklerinin farklı olmasının temel nedeni atmosferdir. Atmosferi oluşturan gaz bileşenlerinin yapısı hangi ışık boyunu absorbe ediyor ya da hangisini yansıtıyorsa gezegenin rengi de ona göre ortaya çıkıyor.
Elbette gezegen renklerini belirleyen diğer etmenler yeryüzü renkleri ve Güneş ışığını alma açılarıdır. Güneş ışığını yansıttıkları için hangi açılarda bu ışığı alırlarsa ona göre bir renge sahip oluyorlar. Eğer Mars gibi ince bir atmosfere sahiplerse bu sefer atmosfer gazlarının bir önemi kalmıyor ve ortaya yeryüzünün rengi çıkıyor.
Her biri birbirinden renkli Güneş Sistemi’ni oluşturan gezegenlerin renkleri nelerdir sorusunu yanıtlayarak bu renkleri ortaya çıkaran nedenlerden bahsettik. Kimbilir evrenin diğer noktalarında henüz göremediğimiz nasıl renkler var. Konu hakkındaki düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.