Cinsel Birliktelikten Sonra Oluşan Suçluluk Hissinin Bilimsel İsmi Olan 'Post-coital Disfori' Nedir?

Post-coital disfori diğer adıyla post-coital tristesse, rızaya dayalı cinsel birliktelikten sonra kişinin olumsuz duygular içine girmesi anlamına gelir. Peki bu neden olur?

Kişi kendi isteğiyle cinsel ilişki yaşadıktan sonra melankoli, hayal kırıklığı, hüzün, pişmanlık, suçluluk, boşluk, uyuşukluk, utanç veya keder gibi duygulara kapılıyorsa sebebi post-coital disfori olabilir. Esasen bu sorun, sadece seksten sonra değil, bazen mastürbasyondan sonra bile görülebilir. Ayrıca çoğu kişi hayatının bir döneminde, bir kez de olsa bu problemi deneyimleyebiliyor. 

Hatta bu durumda depresyon, anksiyete, ağlama krizleri, saldırganlık, panik atak ve öfke gibi durumlar bile görülebiliyor. Bunu yaşayan bazı kişilerde, cinsel birliktelikten alınan zevk duygusu, o an içerisinde gerçekleşmeyip birliktelik bittikten sonra gerçekleşebiliyor. O zaman gelin bu karmaşık gibi gelen meselenin sebeplerine birlikte bakalım.

Uzmanlar bu durumun sebebinin, kişinin önceden bir travma, taciz veya depresyon öyküsü yaşamasından kaynaklanabileceğini söylüyor.

Bilim insanlarına göre birey, çocukluğunda veya gençliğinde psikolojik, sözlü ve fiziksel olarak istismara uğramışsa bu, post-coital disfori yaşaması için bir risk faktörü olabilir. Keza çocukluk çağında anksiyete ile mücadele eden birinin, anksiyetenin getirdiği yoğun kaygıyı ve endişeyi üzerinden atamamış olabilme ihtimalinden dolayı, cinsellikten sonra memnuniyetsizlik duyabileceği düşünülüyor. Çünkü kişi farkında olmasa da ilişki esnasında, içinde bulunduğu bu psikolojilen ötürü stresli olabiliyor.

Özellikle geçmiş cinsel deneyimlerin olumsuz olması da kişinin bu durumu yaşamasına neden olabiliyor. Mesela kadınlarda görülen doğum sonrası depresyon, onların hormonlarını etkilediği (östrojen seviyesindeki değişiklikler depresyonu meydana getirebiliyor) için bu dönemde cinsellik yaşamaları, ilişkiden sonra depresif hissetmelerine yol açabiliyor. Uzmanlar bu dönemde olan kadınların, cinsel birliktelik sonrası yaşanan olumsuz duyguları daha fazla deneyimleyebilme ihtimalleri olduğunu söylüyor.

Bu hormon mevzusuna detaylı baktığımızda; seksin, oksitosin (cinsel anlamda uyarıcı bir hormon/hipofiz bezinin arkasında bulunan kan dolaşımının düzenlenmesini sağlayan hormon) ve dopamin (kişiye zevk gibi motive edici duygular sağlar) gibi hormonları aktive eden bir eylem olduğunu görürüz. 

Orgazm olmak da prolaktin (süt hormonu/kadınlarda fazla salgılandığında vajinal kuruluk, cinsel isteksizlik, ağrılı cinsel ilişki/erkeklerde fazla olduğunda cinsel isteksizlik, ereksiyon sorunları, kısırlık gibi durumlar yaratabiliyor) gibi hormonların salınımını tetikleyebiliyor.

Bu hormonların cinsel deneyim sırasında, bir anda yükselip bir anda düşmeleri bireyin (kadın/erkek olması fark etmeksizin) ruh halini etkileyebiliyor. Bundan dolayı bazı kişilerde bu durum daha yoğun hissedilebiliyor ve üzgün veya endişeli olma hali ortaya çıkabiliyor. 

Aslında bu biraz ilginç bir durum gibi gelebilir. Çünkü cinsel deneyim yaşadığınız kişiyi çok sevseniz ve çok bağlı olsanız bile bu durumu yaşayabiliyorsunuz. Psikologlar bazen kişinin yaşadığı ilişkiye kendini çok fazla verememesinin de bu soruna yol açabileceğini ifade ediyor. Yani bir sevgiliniz/eşiniz var ama ona içiniz çok ısınmamışsa bu problem meydana gelebilir. Mesela partnerinizle sadece seks odaklı bir birlikteliğiniz varsa, duygusal yakınlığınız yoksa da cinsel ilişki bittikten sonra bu durumu deneyimleyebilirsiniz.

Tekrar vurgulamak gerekirse, bu durum kişinin sağlıksız bir ilişkisi olduğu için yaşanmıyor. Evet bu da bir ihtimal ancak bu konudaki esas sebep sadece bu değil. Birey, ilişkisinde dünya mutlusu bile olsa seksten sonra mutsuz, depresif ve agresif hissedebiliyor. En genel anlamıyla psikologlar bu sorunu deneyimleyen kişilerin, geçmişte yaşadıkları bazı travmatik durumlar sebebiyle seksin onları savunmasız bıraktığı hissine kapıldıklarını düşünüyor.

Böylece kişiler, ilişki bittikten sonra anlamlandıramadıkları bir kasvet içine bürünebiliyor. Tabii ki bazen ilişkide yaşanan problemlerin de cinselliğe yansıdığı görülebiliyor. Aslında bu konuyla ilgili oldukça sınırlı sayıda araştırma yapıldığı için uzmanlar, tam olarak hangi sebebin bunu meydana getirdiği konusunda net konuşamıyor. Ancak tüm bu bahsettiklerimizde gördüğünüz ve bilim insanlarının da ifade ettiği gibi sorun çoğunlukla psikolojik bir kökenden geliyor. 

Cinsel terapist Jessa Zimmerman, bu durumu her cinsiyetten bireyin farklı şekillerde deneyimleyebileceğini ifade ediyor.

Örneğin bir kadın, ilişkiden sonra ağlamayı veya memnun olmamayı deneyimliyorsa, bir erkek de ilişkiden sonra öfke veya hayal kırıklığı gibi duygular hissedebiliyor. Bununla ilgili 2015 yılında Queensland Teknoloji Üniversitesinde yapılan ve sadece kadınları kapsayan bir araştırmada, 230 katılımcıdan %46'sının, hayatlarının bir döneminde seksten sonra olumsuz duygular yaşadıklarını ifade ettiği tespit ediliyor.

Yine aynı üniversitede 2018 gerçekleştirilen bir çalışmada, bu sefer 1.208 erkek katılımcıyla görüşülüyor. Sonuç olarak katılımcıların %41'inin bu sorundan muzdarip olduğu görülüyor. Fakat bu konu hakkında farklı çıkarımlar yapabilmek için daha kapsamlı araştırmaların yapılması gerektiğini söylemeden geçmeyelim.

Zimmerman, bu konuyu yaşayan ve bundan rahatsızlık duyan kişilerin mutlaka bir uzmanla görüşmeleri gerektiğini dile getiriyor. Çünkü terapist, bunun altında genelde başka bir psikolojik durum olabileceğini, böyle olmasa bile partnerle olan ilişkinin gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyor. Peki siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.