Bir Neslin Kabuslarına Giren O Oyun Yenilendi: Dead Space Remake İnceleme

Zamanının efsane oyunlarından olan 2008 çıkışlı Dead Space, oyun sektöründe büyük yankı uyandırmayı başarmıştı. Ardından gelen iki devam oyunu ile bir üçleme haline gelen Dead Space serisinin ilk oyunu, çıkışından tam 15 yıl sonra Motive Studio tarafından yeniden geliştirildi ve piyasaya yeni haliyle çıkışını yaptı. Dead Space Remake, bugünkü inceleme konuğumuz.

Orijinali Visceral Games ve Motive tarafından geliştirilen Dead Space, bundan tam 15 yıl önce 2008 yılında oyun dünyasına girişini yaptı. PlayStation 3 ve Xbox 360 neslinde çıkışını yapan oyun, dönemin başarılı korku-macera oyunu olmayı başarmıştı. Resident Evil 4 ile oyun sektörüne yön verdiren omuz üstü bakış açısına sahip, korkunç yaratıklarıyla ve gerilim-korku dolu sahneleriyle oyuncuları gerim gerim geren bir yapımdı. 

Gerçekten de o dönemler pek çok çocuğu ve genci korkutmayı başarmış ve belki de bazılarının oyunu yarıda bırakmasına neden olmuş bir yapımdan söz ediyoruz. USG Ishimura uzay gemisinin dar koridorları, birbirinden farklı uzaylı yaratıklar, kopan uzuvlar, fışkıran kanlar ve bağırıp çığıran daha pek çok yaratık ile korku dolu anlar yaşadığımız, Isaac Clarke adındaki ana karakterimiz ile çaresizce oradan oraya koşturup, gizemleri çözdüğümüz ve yaratıklardan kurtulmaya çalıştığımız Dead Space, orijinal formatını koruyarak yeniden yapıldı ve ufak dokunuşlar ile yeni nesil oyunculara tekrar sunuldu. Bu yazımızda Dead Space Remake’i spoiler vermeden artı ve eksileriyle birlikte değerlendiriyoruz. İşte Dead Space Remake incelemesi:

Dead Space Remake (2023)

  • Piyasaya Sürülme Tarihi: 27 Ocak 2023
  • Geliştirici: EA Motive Studio
  • Yayıncı: Electronic Arts
  • Platformlar: PlayStation 5, Xbox Series X/S, Microsoft Windows, 
  • İnceleme yapılan platform: Xbox Series S

Artılar:

  • Etkileyici grafik ve atmosfer
  • Başarılı ses ve müzik kullanımı
  • Gizemli ve başarılı bir hikaye
  • Isaac Clarke’ın remake versiyonda seslendirilmesi
  • Yeterli silah çeşitliliği
  • Vuruş hissinin başarılı olması
  • Kullanımı zevkli yetenekler
  • Efektif upgrade sistemi
  • Korkutucu düşmanlar
  • EA Play Pro’da yer alması

Eksiler:

  • Yan karakterler çok başarılı değil
  • Bölüm tasarımları ve oynanışın bir noktadan sonra tekrarlaması
  • Daha fazla yetenek bulunabilirmiş
  • Fotoğraf modu eklenebilirdi
  • Xbox performansı çok başarılı değil (Series S özelinde)
  • Fiyatı bir remake için çok yüksek

Yabancı basın oyun hakkında neler düşünüyor?

Bize geçmeden oyunun yabancı basındaki durumuna bir göz atmakta fayda var. Birazdan belirteceğim veriler oyunların inceleme puanlarını detaylıca inceleyebileceğiniz iki büyük siteden gelmekte. Bunlar Opencritic ve Metacritic. Üstteki resimde görüldüğü üzere Dead Space Remake’in Opencritic puanı 90/100 olarak gözükmekte. Tavsiye değeri ise %97 olarak belirtilmiş durumda. Rating seviyesi ise Opencritic’in en yüksek seviyesi olan Mighty seviyesinde. En popüler oyun basınlarından birisi olan IGN’in oyuna 9/10 verdiğini görüyoruz.  

Oyunun Metaciritic puanı ise 89 ve oyuncu puanı 8.4/10. Genel olarak yorumlar oldukça olumlu ve puanlar ciddi derecede yüksek. Oyunu beğenmeyen sayısı oldukça az diyebiliriz. Peki biz beğendik mi? Sorunun cevabı için incelememizi okumaya devam edin.

Dead Space Remake’ten beklentiler nelerdi?

Öncelikle bence 2008 çıkışlı orijinal Dead Space’in hala gereken korkuyu ve verilmesi gereken atmosferi oyunculara sunmayı başarıyor. Bir remake planı olmasa bugün hala dönüp tekrar oynanabilecek bir oyun olduğunu söyleyebilirim ancak tabii ki 15 yıllık bir oyun olduğu için yeni nesil oyunculardan grafikleri eski bulacak ve vuruş hislerini beğenmeyecek olanlar çıkacaktır. Tasarım, korkunçluk seviyesi, hikaye, bölüm tasarımları, yaratıklar ve silahlar derken Dead Space zaten halihazırda pek fazla dokunulmaması gereken bir yapımdı. 

Tek yapılması gereken grafikleri yeni nesile uygun hale getirmek, vuruş mekaniklerinde ufak güncellemeler yapmak ve oyunun diğer kısımlarına da şöyle ufak kontrollerle geliştirmeler yapmak yeterli olacaktı. Amaç daha önce bu seriye başlamamış birisini güncel bir versiyonla seriye sokmaktı.

Tabii bunun yanında 15 yıl önce bu oyunu deneyimlemiş birisinin de yeniden yapım halini görünce heyecanlanmaması imkansız. Eski oyuncular için de büyük bir nostalji olacaktı bu yapım. Farklılıkları en iyi anlayabilecek ve anılarını canlandıracak olan bizzat onlardı. Peki, Remake versiyonun geliştiricisi Motive Studio, bu bahsettiğimiz noktaların kaçına dikkat etmiş. Nasıl bir remake formülü tercih etmiş. Gelin, oyunu bir bütün olarak orijinal oyundan farklarına da değinerek inceleyelim.

USG Ishimura’da işler çığrından çıkıyor: Dead Space Remake bizlere ne anlatıyor?

Dead Space’in hikayesi genel olarak bilim kurgu temalı bir hikaye diyebiliriz. Her şey Aegis VII gezegeninde kazı çalışmalarını yöneten ve oyunun büyük bölümünün geçtiği maden uzay gemisi USG Ishimura’nın kendisinden sorumlu CEC(Concordance Extraction Corporation) şirketine tehlikeli durum sinyali ya da ‘’distress call’’ olarak geçen imdat çağrısı göndermesi ile başlıyor. CEC şirketi bu durumun üzerine Kellion adlı uzay gemisini araştırma ve yardım için yollar. Isaac Clarke adlı ana karakterimiz bir mühendistir ve Kendra Daniels, Zach Hammond karakterlerinin içerisinde yer aldığı Kellion mürettebatı ile keşfe doğru yola çıkarlar.

İşler beklenildiği gibi gitmez ve USG Ishimura’da insan yerine Necromorphs adı verilen uzaylı türünün cirit attığını öğreniriz. Bu tür uzaylı DNA’sı ile insanların karışımı ile oluşmuş uzaylı bir virüsten ortaya çıkmıştır ve gemi istila altındadır. Keşfedilmesi gereken daha çok şey vardır. Isaac Clarke’ın, Ishimura’da görevli sağlık uzmanı nişanlısı Nicole’u da bulması gerekmektedir.

Oyunda ilerledikçe burada yaşananların basit bir uzaylı istilası olmadığını, işin içine şirketlerin, tarikatların ve daha çok insan faktörünün de girdiğini öğrenmeye başlıyoruz. Bu noktada daha fazla konuyu uzatmayacağım çünkü oyunun güçlü bir hikaye temeli var ve keşfetmeye çok açık. Oyunun sonuna kadar Isaac Clarke karakterimizle, mürettebattan destek alarak hem Ishımura’da yaşanan teknik sorunları teker teker çözmeye hem de bu sırada korkunç yaratıklarla mücadele etmeye çalışıyoruz. Bunları yaparken bir yandan etrafı keşfederek tüm bu olayların ardında nelerin yattığını öğrenmeye çalışıyoruz. Ses, metin ve görüntülü kayıtlarla da hikayenin derinine iniyoruz. Durum sandığımızdan daha vahim. Isaac ile gerilim dolu bir hikayeye dahil oluyoruz.

Hikayenin genel olarak başarılı olduğunu düşünüyorum ancak oyun tüm olaylar size detayıyla anlatmayı tercih etmiyor. Anlaşılması kolay olmayan, detaylı ve gizemli bir hikaye diyebilirim. Ses kayıtları, metin kayıtları ve görüntülü kayıtları mutlaka kaçırmayın ve sonuna kadar izleyin derim. İlerledikçe hikaye gizemini daha da arttırıyor ve işler ilginçleşiyor. 

Dead Space artık çok daha korkunç: Etkileyici grafik ve atmosfer

Dead Space Remake’in en iddialı olduğu konu kesinlikle yüksek çözünürlük desteklemesi ve grafik kalitesinin çok yükselmesiydi. 2008 yılında 720p çözünürlüğün bile yeterli olduğu bir dönemdi ve artık 1080p ortalama bir çözünürlük haline geldi. 2K ve 4K çözünürlüklerden bahsettiğimiz yeni nesil oyun döneminde çözünürlük anlayışı tamamen değişti.

Electronic Arts’ın sahibi olduğu Frostbite oyun motorunun gücünü başarıyla kullanan Dead Space Remake, 4K çözünürlükte çok yüksek grafik ayarlarıyla müthiş bir görsellik sunuyor. Özellikle ışıklandırmalar, dokular, kostümün parçaları ve yaratıkların tasarımları mükemmel gözüküyor. 2008 yılında zaten çok korkunç olan bu oyunun bu kadar yüksek grafiklerle daha az korkunç olması pek mümkün değil ve yaratıklar gerçekten iğrenç ve bir o kadar ürkütücüler. 

Oyunda bol bol kan, uzuv kopması, kafa ezme ve fırlatma gibi grafiklerin önemli olduğu detaylar var. Yüksek çözünürlük ve grafik ayarlarında bu detaylar çok daha ayrıntılı gözüküyor ve oyunun korkunç ve şiddet dolu yanını daha iyi deneyim etmemizi sağlıyor diyebilirim. Silahların atış efektleri, patlama efektleri ve çok daha fazlasının detayı müthiş gözüküyor. Geminin her detayı, özellikle gemi dışına da çıktığımız Zero-G yani yerçekimsiz ortam sahnelerindeki atmosfer çok başarılı. Oyun görsel bir şölen sunmayı başarıyor diyebilirim. 

Ana karakterimiz Isaac Clarke artık konuşabiliyor: Karakterler

Karakterler oyunun büyük bir kısmını oluşturmuyor çünkü genelde hep arka planda kalıyorlar ve ekran süreleri çok fazla değil. Oyunun büyük kısmında Isaac ile yalnız başımıza bir o yandan bir bu yana koşturuyoruz, gemiyi tamir etmeye çalışıyor, gizemli hikayeyi keşfetmeye çalışıyor ve yaratıklarla mücadele ediyoruz. Yan karakterlerin zayıf olduğunu söyleyebilirim.

Oyunun yapısında yan karakterler üzerinde çok durulmadığının farkındayım ancak bu zayıf olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Evet geçmişleri hakkında yeni şeyler öğrenebiliyor, amaçlarını çözmeye çalışıyoruz ancak karakterlerle bağ kurabildiğimi pek söyleyemem. Ses kayıtları, metin ve video kayıtları harici etkileşimler çok sınırlı. Kötü karakterlerin de yeterince güçlü oluşturulmadığını düşünüyorum. Geçmişleri ve hikayenin temelindeki rolleri çok büyük olsa da hikaye sunumunda birkaç önemli plot twist harici beni etkileyemediler. 

Oyuna ufak etkileri olan ve pek de ilgi çekmeyen karakterler olduğunu söylesem yalan olmaz. Daniels karakteri oyunun çoğunda bizle en çok etkileşime giren karakter ancak bu etkileşim sadece bir canlı arama ile oluyor. Bir bağlantı kuruyor ve bilgilendirme yapıp bizle iletişimi kesiyor. Oyunun kalanında Isaac ile beraberiz. Belli başlı bölümlerde farklı karakterle etkileşime girsek de yan karakterlerin oyundaki ağırlığını yeterli bulmadım.

Tabii tekrar söylemek gerekirse oyunun yapısı gereği Isaac üzerinden bir keşif ve gerilim dolu bir macera döndürmek istemiş olabilirler ve bu da yan karakterleri geri plana atmış olabilir diye düşünüyorum. Bilinçli bir tercih olabilmesi yüksek ihtimal. Isaac Clarke orijinal oyundan farklı olarak remake versiyonda konuşuyor. Dead Space’in devam oyunlarında da seslendirmenlik yapan Gunner Wright remake versiyonunda işe dahil olmuş ve Isaac, sessiz ve tepkisiz bir karakter olmaktan çıkarak, korkabilen, yaşadığı duygular karşısında tepki verebilen ve diğer karakterlerle konuşabilen bir karaktere dönmüş.

Bu da ana karakteri oyuncuya daha çok bağlıyor. Nişanlımız Nicole karakterinin video kayıtları en çok ilgimi çeken kısım oldu. Bu kayıtlarda Isaac’e geçmişte söyledikleri ve kurduğu cümleler etkileyiciydi. Isaac ve Nicole arasındaki o bağ ufak da olsa yansıtılmaya çalışılmış ve bir noktaya kadar başarılmış. Karakterler hakkında bahsedebileceklerim bunlar.

Ishimura’nın dar koridorları ve gizemli odaları: Bölüm tasarımları ve mekanlar

Oyunun bölüm tasarımları gayet güzel olmuş. Oyunda toplam 12 adet bölüm bulunuyor ve özellikle yarısına kadar yaptığımız görevlerde yepyeni bölüm tasarımları ile karşılaşıyoruz. Bazı bölümlerde kapıdan girmeye çalışırken karantina başlıyor ve bir düşman dalgası ile karşılaşıyorsunuz. Ardından karantina kalkıyor ve devam ediyorsunuz. Bazı bölümlerde dar koridorlarda jumpscare yiyorsunuz ve düşmanlarınızı öldürüp keşfe devam ediyorsunuz. Bazılarında bir elektrik devresinde elektriğin gideceği yönü seçip bir başkasından feragat ediyorsunuz. Elektriği olmayan bir devre için akü buluyorsunuz. Ufak bulmacalar çözüyorsunuz.

Oyunun ortalarına doğru yenilikler azalıyor ve artık oyunu çözmüş oluyorsunuz. Nerede ne yapacağınızı, nelerin olacağını anlamaya başladığınızda oyun kendini kısmen tekrar etmeye başlıyor. Zero-G yani yerçekimsiz bölümler oldukça başarılı olmuş ve oynaması çok eğlenceli. Havada süzülürken loot toplamak ve düşman öldürmek çok zevkli olmuş. Bir yerden bir yere Zero-G noktalarından kısa yol açıp gidebilme tercihiniz de var.

Orijinal oyuna göre bölüm tasarımlarının çoğu korunmuş ve ufak geliştirmelerle tekrar sunulmuş. Mekan olarak da Ishımura’nın çoğu aynı olmakla beraber bazı kısa yollar, birbiriyle bağlantılı kapılar, odalar ve mekanlar bulunuyor. Tramvay sistemi ile kısa sürede ana bölümler arasında yer değiştirebiliyorsunuz. RS tuşuna bastığınızda gideceğiniz yer gösteriliyor ve bu da gemide kaybolmamanızı sağlıyor.

Bazı yan görevlerde bu navigasyonun bozulduğunu da söylemem lazım. Açık olmayan bir yeri açık gibi gösterip oraya sizi yönlendirebiliyor. Oyunda bol bol loot odası da bulunuyor. Bazı odaların güvenlik seviyeleri var ve oyunda ilerledikçe sahip olduğunuz güvenlik yetkisi artıyor ve önceden giremediğimiz odalar için geri dönüp eksiksiz bir şekilde tüm her yeri keşfedip, ses kayıtlarını, lootları bulup yolunuza devam ediyorsunuz. Özellikle hikayenin detaylarını öğrenmek için ses kayıtlarını, video kayıtlarını ve metin kayıtlarını toplamanız ve incelemeniz önemli. Bir de yan görevleri yaparak hikayeyi iyice keşfedebilirsiniz. Yan görev demişken biraz onlardan bahsedelim.

Biri yan görev mi dedi?: Dead Space Remake’in yan görevleri

Evet, yanlış duymadınız Dead Space Remake’te yeni olarak bir de yan görevler bulunuyor. Son zamanlarda açık dünya RPG oyunlarında görmekten bıkmadığımız yan görevler burada da mevcut ancak mantığı bildiğimiz yan görev mantığından çok daha farklı. Genel olarak açık dünya RPG oyunlarındaki yan görevlerde bambaşka bir hikayeye tanık olur, ayak işleri yapar ve yaratık keseriz. Bunlar aşırı fazladır ve yaparken ana hikayeden koparız bambaşka dünyalara yelken açarız.

Dead Space Remake ise yan görevi oldukça minimize etmiş ve ana hikayeye katkı sağlaması için oyuna eklemiş. Oyunda toplam 3 yan görev bulunuyor. Her ne kadar bu görevler az gibi gözükse de kendi içlerinde alt bölümlere ayrılıyorlar. Bir yan görevi tamamlamanız için en az 3-4 parçasını sıra sıra tamamlamanız gerekiyor. 

Yan görev sisteminde en çok beğendiğim özellik, yan görevleri direkt yapamyor olmamız. Her yan görev için geminin birkaç bölümünün açılması gerekiyor ve bunun için oyunda ilerlemeniz gerekiyor. İlerledikçe ufak ufak bir yandan yan görev parçalarını yaparak oyunun ana hikayesinden kopmamış oluyorsunuz. Bu benim çok hoşuma gitti. Ana görev aralarında oyundan kopmadan yan görevleri sıra sıra halledip tekrar ana görevlere devam ettim. Oyunun sonuna kadar bu şekilde devam etti ve oyunun geri dönüşü olmayan noktası yani 11.bölümünde tüm yan görevleri tamamlamış durumdaydım. Bu süreçte hiç oyundan kopmadım.

Yan görevlerini içeriği direkt hikayeyle bağlantılı. Karakterlerin yaşadıkları, geçmişleri ve amaçlarının detaylarını öğrendiğimiz 2 yan görev var. Bu görevlerde genelde ses kayıtları ve video kayıtlarını izliyoruz ve hikayenin derinlerinde yatan gizemleri çözmeye çalışıyoruz. Kalan diğer yan görevde ise Ishimura eski mürettebatının RIG adı verilen yetki kartı veya güvenlik seviyesi diyebileceğimiz parçalarını toplayarak güvenlik yetkimizi en üst düzeye çıkartıyoruz. Ana görevler sadece 3.seviyeye kadar bizi çıkarıyor ve ‘’Master’’ seviyesine sadece bu yan görevi tamamlayarak ulaşıyoruz. Yan görev sistemi, ana hikayeden oyuncuyu koparmaması ve ayak işi yaptırmamasından dolayı çok hoşuma gitti.

Güzel haber: Dead Space’in sinir bozucu Asteroit parçalama görevi güncellenmiş durumda

Orijinal Dead Space’i oynayanlar varsa çok iyi hatırlayacaktır bu görevi. Üstte gördüğünüz asteroit parçalama görevi, oyun tarihinin ve Dead Space serisinin en zor görevlerinden birisiydi. Çeşitli hassasiyet sorunlarıyla birlikte taşlara isabetli atış yapmak ve geminin ‘’Hull Integrity’’ değerini yani gövde bütünlüğünü sıfıra indirmemeyi başarmak oldukça zordu. Oyuncular sinir krizleri geçirip çeşitli taktikleri kendi aralarında paylaşıyor görevi yaptıkları videoları paylaşıyorlardı. Bu zorlu görev yeni nesil için uygun görülmemiş ve baya bir işlemden geçirilmiş.

Yeni asteroit görevinde birkaç farklı taret entegrasyonu yapıp çok rahat bir şekilde bu görevi geçebiliyoruz. Tek bir taret başına oturup tüm gelen taşları yok etme kısmı remake versiyona eklenmemiş. Zero-G bir ortamda süzülerek hem heyecanlı hem de daha rahat bir bölüm tasarımı tercih edilmiş. Böyle olması daha iyi olmuş diyebilirim. Şimdi ise oynanışla alakalı çeşitli kısımlara değinelim.

Vur, kes, yak, doğra ve parçala: Silah çeşitliliği 

Evet, başlıkta da gördüğünüz gibi Dead Space bol bol yaratık kesip, yakıp, parçaladığınız bir oyun. Bunları yapmak için de çeşitli silahlara ihtiyacımız var. Dead Space silah çeşitliliği açısından oldukça zengin bir oyun. Oyunun ortalarından biraz daha sonraki bölümler civarlarında tüm silahları tamamlayabiliyorsunuz. Oyunda toplam 9 teçhizat var ancak bunların 2 tanesi yetenek olarak kullanılıyor. Yani silah olarak sayarsak aslında 7 adet var diyebiliriz. Bunları teker teker anlatmayacağım ancak silahların birbirinden başarılı olduğunu söyleyebilirim.

Birisi normal bir tabanca gibi görünse de ciddi hasar verip uzuv koparabiliyor, birisi dönen bir testere fırlatabiliyor, birisi hafif makineli silah gibi hızlı ateş edip bomba atabiliyor, birisi de düşmanları yakabiliyor. Lazer ışını atabilen silahımız bile var. Silahlar yeterince iyi ve savaş anında kombine edip kullanabiliyorsunuz. Kombine etmekten kastım önce düşmanları yakıp zayıflattıktan sonra diğer silahlarla bitirişi yapabilirsiniz. Mermileriniz bitince farklı silahı ekipman olarak seçebilirsiniz. Çeşitli şekillerde düşmanlarınızı alt edebilirsiniz.

Silahları ayrıca oldukça geliştirebiliyorsunuz. Bunun için Bench adındaki geliştirme makinesini bulmanız gerekiyor. Mekanların çoğunda buna rastlayabiliyorsunuz. Oyun boyunca ilerleyip kazandığınız Nodes birimi ile bu makinede kapasite arttırma, hasar arttırma, özel yetenekler derken silahlar çok daha güçlü hale gelebiliyor. Bu makinede zırhınızı da geliştirebiliyorsunuz. Oyun esnasında bulduğunuz geliştirmeleri de ayrıca açıp burada kullanabiliyorsunuz.

Bunun dışında oyunda bazı yerlerde mağaza kısımları oluyor. Burada da ekstra mermi, geliştirme alabiliyorsunuz. Ayrıca biraz sonra bahsedeceğim yetenek barınızı doldurabilen paketi de satın almanız mümkün. Mağazada ayrıca bazı para eden eşyaları satabiliyor ve mağazayı bir depo gibi kullanıp o anlık ihtiyacınız olmadığı eşyaları depolayabiliyorsunuz. Diğer mağazalarda da o eşyalarınız korunmuş ve aktarılmış oluyor. Son olarak sadece mağazadan yapabildiğiniz bir üst seviye zırh yükseltmesini burada yapabiliyorsunuz. İlerledikçe üst seviyelere sahip envanter kapasitesi artan ve ekstra zırh gücü sağlayan bir sonraki yükseltmeyi satın alabiliyorsunuz. Silah çeşitliliği ve geliştirmeleri oldukça başarılı.

Yavaşlat, yakala ve fırlat: Stasis ve Kinesis yetenekleri

Dead Space Remake, oyuncuya kullanılması oldukça zevkli iki farklı yetenek sunuyor. Bunlardan biri yavaşlatma sağlayan Stasis iken diğeri ise nesneleri tutup fırlatmanızı veya taşımanızı sağlayan Kinesis yeteneği. Kinesis’i Remedy’nin Control oyunundan hatırlıyoruz aynı bu yetenek o oyunda da vardı. Control’ün bir bölümünden sonra sadece o yetenekle ilerlediğimi ve müthiş keyif aldığımı itiraf etmeliyim ancak Dead Space’te yer alan Kinesis Control’de yer alan yetenek kadar efektif değil. Bu yetenekleri Bench’in içerisinde yer alan zırh geliştirmeleri yardımıyla daha güçlü ve efektif kullanabiliyorsunuz. Örneğin yeteneklerin düşmanda kalma süresi ve etki alanı arttırılabiliyor. Tabii ki de yetenekleri sınırsız olarak kullanamıyorsunuz.

MMO oyunlarından bileceğiniz gibi Skill Point yani SP ile aynı mantıkla çalışan bir yetenek barımız var. Bunu geminin bazı bölümlerinde bulabileceğiniz makinelerden yenileyebiliyor ya da mağazadan paketini satın alıp kullanıp yenileyebiliyorsunuz. Ayrıca etrafı araştırırken çeşitli kasalar veya dolaplarda da bu yenileme paketine rastlayabilirsiniz. Açıkçası bu yetenekleri çok yeterli bulmadım ancak orijinal oyunun yapısını bozmamak için aşırıya kaçmamışlar diye düşünüyorum. Düşmanları yavaşlatıp üstlerine kenarlardaki patlayıcı tüpleri kinesis ile atıp üstlerinde patlatmak oldukça hoşuma gitti diyebilirim. Yetenekler gayet yeterli düzeyde aşırıya kaçmadan verimli bir şekilde kullanılabiliyor.

Headshot’ı unut, hedef uzuvlar!: Düşmanlar

Dead Space Remake’te tabii ki de oynanışın büyük bölümünü oluşturan ve en zevkli olan kısım yaratıklarla olan savaşlarımız. Öncelikle düşman çeşitliliğinden bahsetmem gerekirse yeteri kadar farklı düşmanın olduğunu söyleyebilirim. Oyun aşırı uzun olmayan bir oyun ve bu yüzden aşırı fazla çeşit düşmana da gerek olmuyor. Birbirinden daha hızlı, farklı saldırı mekanikleri olan, uzaktan vuruş yapabilen, duvara tırmanıp üstünüze atlayabilen ve hızlıca üstünüze koşabilen pek çok çeşit yaratık türü oyunda mevcut.

Asıl ilginç olanı ise bu yaratıkları öldürmek için çoğu oyunun en temel ve kesin öldürme yöntemi olan Headshot yani kafa vuruşu işe yaramıyor. Bu yaratıkların uzuvlarına, eklem yerlerine isabetli vuruşlar yapmanız gerekiyor. Örneğin önce bacakları kesip hareket kabiliyetini kısıtladıktan sonra sağ ve sol kollarını da ayırdıktan sonra yaratık neredeyse etkisiz hale geliyor. Yaratıkla karşı karşıya kaldığınızda sırasıyla bu noktalara vurmak oldukça sıkıntılı ve geren bir yapısı var. Bu da oyunu daha gerilimli yapmayı başarmış.

Vuruş hissi oldukça başarılı olmuş. Gerçekten yaratıkları teker teker parçaladığınızı hissediyorsunuz. Hem görsel olarak hem de ses efektleri olarak yaratıklarla yaptığınız mücadele oldukça tatmin edici ve bir o kadar da korkutucu. Ekstra loot için de üstlerini ayağınızla ezerek ‘’Stomp’’ hareketini yapıyorsunuz. Bu da oldukça tatmin edici bir hareket. Düşman çeşitliliği ve vuruş hissi, yaratıklarla mücadele bölümleri oldukça başarılı. Hem yeteri kadar korkutucular hem de savaşması oldukça keyifli olmuş.

Ne, manuel save mi?

Evet, şaşırabilirsiniz ama yeni nesil bir oyunda manuel save özelliği bulunuyor. Artık o kadar alıştık ki auto save sistemi ile oyundan istediğimiz zaman çıkıp tekrar girip kaldığımız yerden devam edebiliyoruz. Dead Space Remake için geliştiriciler, orijinal yapıyı bozmamak için save istasyonlarını oyunda bulundurmuş. Önemli yerlere eklenmiş bu save istasyonlarının sayısı oldukça fazla. Manuel save yaptıktan sonra oyuna tekrar girişinizde en güncel kayıttan oyunu başlatıyor.

Oyunda önemli yerlerde auto save tabii ki de alınıyor ve her öldüğünüzde manuel kayıtlardan başlamıyorsunuz. Sadece oyuna yeni girişlerde en güncel manuel kaydı yüklüyor. Yani oyundan çıkacaksanız en son ne zaman manuel save aldığınızı kontrol etmenizde veya en yakın manuel save istasyonuna gidip save almanızda fayda var.

Bu sistem benim hoşuma gitti ancak biraz takıntılı duruma düşüren bir özelliği var. Her gördüğüm manuel save istasyonunda save yapasım geldi. Henüz 15 dk önce save almış alsam da hep bir eksiklik hissettim ve bulduğum her yerde save aldım. Bu da belli bir noktadan sonra takıntıya dönüştü. Yine de oyunun havasına yakışmış olduğunu düşünüyorum.

Save demişken yükleme sürelerinden de bahsedelim. Oyunun hiçbir yerinde yükleme ekranı yok. Bir tek öldükten sonra bir 5-10 saniye önceki kaydı yüklemek için bekliyorsunuz. Bunun dışında oyuna ilk girişte bile menü ekranında devam seçeneğine tıkladığınız an en güncel manuel kayıt noktasından oyun anında başlıyor. Oyun menü ekranındayken siz tıklamadan hazır hale geliyor ve tıklayınca direkt oyuna başlayabiliyorsunuz. Oyun içerisinde de mekan değişimlerinde ve tramvay duraklarında hiçbir şekilde yükleme ekranına rastlamıyorsunuz. Tramvayla da hızlıca ana bölümler arasında git gel yapabiliyorsunuz ve yükleme ekranının burada da olmaması hoş olmuş. Yeni nesile yakışır bir geliştirme olmuş diyebilirim.

Dead Space Remake’in alternatif bir sonu daha bulunuyor

Dead Space Remake’in orijinal oyundan farklı olarak alternatif bir sonu bulunuyor. Bu sona ulaşabilmek için oyuna biraz vaktinizi harcamanız gerekiyor çünkü bu sonu açmak için öncelikle oyunu normal olarak bitirmeniz gerekiyor. Oyunu normal sonla bir kere bitirdikten sonra New Game Plus modunu aktif edebiliyorsunuz. 

İkinci oynayışınızda ilk oynayışınızdan farklı olarak 12 adet oyunda ‘’Marker’’ olarak geçen yapının küçük heykellerini, parçalarını bulmanız gerekiyor. Ardından bunların hepsini Yüzbaşı Mathius’un odasına götürüyorsunuz ve bu işlemden sonra oyunu ilk oynayışınızda olduğu gibi bitiriyorsunuz. Son sahne ise oyunun normal sonundan farklı bir ara sahne olarak karşımıza çıkıyor. Detaylarını vermiyorum ve bu gizli sonun detaylarını sizin keşfinize bırakıyorum.

Hodri Meydan!: ‘’İmkansız’’ zorluk seviyesi

Dead Space Remake’in ilgi çekici ve oldukça zorlayıcı bir zorluk seviyesi bulunuyor. ‘’İmkansız’’ zorluk seviyesi olarak geçen bu seviyeyi açmak öyle her yiğidin harcı değil. İmpossible zorluk seviyesi için oyunu öncelikle ‘’Hard’’ zorluk seviyesinde tamamlamanız gerekiyor. Bunu başardıysanız şimdi şansınızı bu zorluk seviyesinde deneyebilirsiniz. Bu seviyenin hasar ayarları Hard ile aynı ancak temel bazı farklar bulunuyor. 

Auto save devre dışı, sadece tek bir save slotunuz var ve bir yaşam hakkınız mevcut. Eğer oyun içinde bir kere bile ölürseniz tekrar başlamanız ya da oyunu hard zorluk seviyesine indirip o şekilde oynamaya devam etmeniz gerekiyor. Menü açıklamalarına göre bu seviyeyle oyunu tamamlayanlar nadir bir suit ve silaha sahip oluyorlar. Oyunu hard modunda bitiren ve meydan okumaya hazır olanları bu zorluk seviyesine bekleriz. 

Korkuyu kat kat arttıran ses ve müzikler:

Korku-gerilim temasının ağır bastığı bir oyunda ses ve müzikler olmazsa olmazlar arasında yer alıyor. Grafik ve atmosfer zaten çok başarılı demiştik ancak ses kullanımının bu kadar iyi olmasını gerçekten beklemiyordum diyebilirim. Jumpscare sahnelerinde, dar koridorlarda keşif yaparken, düşmanlarla savaşırken ayrı ayrı ses ve müziklerin çok başarılı bir şekilde yerleştirilmesi dikkatimi çekti.

Oyun içinde mürettebattan arkadaşlarımızın yaptığı video aramaların açılış sesi bile anlık bir korku yaratabiliyor. Yaratıkların çıkardığı sesler, uzuvlarının kopma sesi ve üstlerini ezerken çıkan sesler oldukça başarılı. Oyunun müzikleri de gerçekten çok başarılı ve oyuna çok uygun. Müziklerin bestelerini Trevor Gureckis üstleniyor ve iyi iş başardığını söyleyebilirim. Üstteki videodan müzikleri dinleyebilirsiniz. Başarılı atmosferi, ses ve müzikler yardımıyla bambaşka bir seviyeye çıkarmış olduklarını söyleyebilirim.

Oyunun Xbox Series S performansı pek tatmin edici değil:

Görsel: The Xbox Tester

Oyunun performansından biraz bahsedecek olursak hayal kırıklığı yaşadığım tek konu incelemeyi yaptığım konsol olan Xbox Series S performansıydı. Oyun PlayStation 5 ve Xbox Series X’te çeşitli kalite ve performans modlarına sahip ve yüksek çözünürlüklerde 60 FPS oynanabiliyor. Ray Tracing ise kalite ve performans modlarına göre 60 FPS verebilmek için kapanabiliyor. 

Xbox Series S’te ise ne Ray Tracing var ne de 60 FPS seçeneği. Bu biraz hayal kırıklığı yarattı çünkü bu konsolun güçlü oyunlarda 60 FPS verebildiğini çok iyi biliyorum. Yaklaşık 3 yıldan beri bu konsola sahibim ve çok güçlü oyunları oynadım. En azından çözünürlüğü 1080-900p arası değişen bir seviyeye getirip 60 FPS verdirtebilirlermiş diye düşünüyorum.

Bunun dışında PC için ise oyunun yüksek sistem gereksinimleri istemesine rağmen GTX 1650 testlerine baktığımda bile 1080p Ultra’da iyi performans verebildiğini gördüm. Ayrıca PC tarafında NVIDIA DLSS teknolojisi de yer alıyor ve bu da oldukça fazla performans artışı sağlıyor.

Kaç saat sürüyor bu oyun?

Dead Space Remake ilk oyunla neredeyse aynı sürede bitirilebiliyor. Ek yan görevler ve içerikler derken oynanış biraz daha uzayabiliyor. Howlongtobeat verilerine göre oyunun ana hikayesi 12 saat sürüyor. Yan görevler de eklenince 14 saatlik bir oynanış süresi verisi elde edilmiş.

Ben oyunda bulunan tüm yan görevleri eksiksiz tamamladım, girmediğim oda kalmadı diyebilirim ve oyunu 11 buçuk saatte bitirebildim. Tabii ki de zorluk seviyesine göre bu süre değişebilir. Zorluk seviyesiyle beraber siz de 13 saati görebilirsiniz ancak ortalama seviyede oynuyorsanız 11-12 saatte oyunu tamamlayabilirsiniz. Oyunun uzunluğu gayet yeterli ve gereksiz uzatılmamış olduğunu düşünüyorum. 

Oyunun Türkiye fiyatı dudak uçuklatıyor:

Evet, üstte gördüğünüz değerler şaka değil. Ülkemizde oyun fiyatları ciddi derecede artmaya devam etmekte. Oyunun yurtdışı Steam fiyatı 60 dolar ancak Xbox tarafında 70 dolar olarak gözükmekte. Steam’de de kur dönüşümü yapıldığında minimum 1000 TL gibi bir fiyat ortaya çıkıyor. Oyunu yeni nesil konsollarda deneyimlemek istiyorsanız ise 1200-1300 TL arasında değişen ücretler ödemeniz gerekmekte.

PlayStation 5 ve Xbox Series X/S konsollarında da oyun oldukça pahalı. Bir Remake için biraz daha uygun fiyatlandırma yapılabilirdi diye düşünüyorum ancak fiyat konusunu ek bir başlıkla olumlu bir yandan açıklamaya devam edeceğim çünkü oyunu çok daha ucuza oynamanızın bir yolu var.

Oyun EA Play Pro kütüphanesinde yer alıyor:

Az önce fiyatı eleştirdik ama özellikle PC kullanıcıları için büyük bir avantaj bulunuyor. Dead Space Remake’in hakları Electronic Arts’ın elinde olduğu için oyun, EA Play Pro kütüphanesinde bulunuyor. Ne yazık ki EA Play’in düz paketinde oyunu oynayamıyorsunuz ancak oyunun başarısına göre 7-8 aylık bir süre sonunda eklendiğini görme ihtimalimiz de bulunuyor. 

EA Play Pro’nun Türkiye için aylık abonelik fiyatı 150 TL. Oyunun 11-12 saatte bittiğini varsayarsak aylık aboneliğiniz ile oyunu 150 TL’ye oynayıp bitirebilirsiniz. Xbox kullanıcısıysanız EA Play Pro’nun Xbox Game Pass’e dahil olmadığını yalnızca EA Play düz paketin Game Pass’e dahil olduğunu belirtelim. PC kullanıcıları rahatlıkla EA Play Pro’dan faydalanabilecektir. 

Başarılı bir Remake mi?: Sonuç

Geldik sonuç kısmına. Orijinal oyundan tam 15 yıl sonra çıkmış Remake versiyonu ile yeni nesil oyuncuları seriye başlatacak ve eski oyunculara da müthiş bir nostalji deneyimi yaşatıp anılarını canlatacak bir yapım ile karşı karşıyayız. Motive Studio, orijinal oyunun üzerine ufak dokunuşlar yaparak müthiş bir iş ortaya koymuş. Yeni nesil grafikler, oynanış, düşmanlar, ses ve müzikler, Isaac Clarke’ın artık konuşabiliyor olması, hikayeyi destekleyici yan görevler, yükleme süreleri olmadan akıcı bir oynanış ve çok daha fazlası ile çok başarılı bir Remake olduğunu düşünüyorum.

Eksikler kısmında belirttiklerim çok büyük sorunlar değildi ancak artılar kısmında belirttiklerim çok büyük artılardı ve bu yüzden oyuna vereceğimiz puan eksilerden çok fazla etkilenmeyecek. Bu yılın en başarılı oyunlarından birisi olmuş diyebilirim ve seriye ilgisi olan, başlamak isteyen oyuncular için tam sırası diyebilirim. 

Dead Space Remake incelememizin sonuna geldik. Artıları ve eksileri ile birlikte oyunu detaylıca anlattığımız incelememizi nasıl buldunuz? Bu tarz inceleme içeriklerinin daha fazla gelmesini ister misiniz? Dead Space Remake’i oynama fırsatı buldunuz mu? Değerli görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz. Yepyeni incelemelerde görüşmek dileğiyle.

NİHAİ İNCELEME PUANI: 90/100