Doğuştan Görme Yetisi Olmayan İnsanların Rüya Görebilmesi Mümkün mü?

Doğuştan görme yetisi olmayan insanlara dair kafamızda çok fazla soru işareti var. Her şeyi görerek ve dokunarak algılayan bizler için rüya görme meselesi başlı başına bir muammadır. Bu konuyla alakalı merak edilen bir mesele de görme engelli bireylerin rüya ile olan ilişkileridir.

Konuyla ilgili araştırmalara geçmeden önce, hepimizin kafasını meşgul eden ve düşünmeye sevk eden “görme engelli bireyler rüya görebilir mi?” sorusuna sizin cevabınız ne olurdu?

Görme engelli insanların rüya görmediklerine dair genel bir kanı olsa da yapılan araştırmalar bu bilgileri destekler nitelikte değil. Gelin, bu şaşırtıcı sonuçlara birlikte göz atalım.

Hepimizin inandığı gerçekliğin aksine "her görme engelli insan, rüya göremiyor" diye bir genelleme yapmak doğru değil.

Görme engelli kişiler, engellerinin oluştuğu yaşa bağlı olarak rüya görebiliyorlar. Bir rüyanın görülme biçimi de, o kişinin "görselliği" nasıl deneyimlediğine bağlıdır. Yani teorik olarak sadece görsel rüyalar değil, işitsel ve duyusal rüyalar da görülebiliyor.

Bu durum, uyku halinde olan kişinin anıyı nasıl canlandırdığına, o anıyı ne ile bağdaştırarak anımsadığına göre farklılık gösterir. Ancak görsel deneyime bağlı olduğu için doğuştan görme engelli bireylerin görsel rüya görmeleri neredeyse imkansız görünüyor. Başta da belirttiğimiz gibi, bu durum yaşa göre değişkendir.

5 yaşından daha küçük yaşta görsel yetisini kaybetmiş olan ve doğuştan kör insanlar görsel rüya göremezler.

5 yaşından önce bu engeli yaşayan ya da doğuştan görme engelli doğan insanlar, görsel haricinde işitsel, duyusal ve kokusal olarak rüya görebiliyorlar. 5 yaşından daha büyükken bu yetiyi kaybeden insanlar arasında da rüyalarının içerikleri tamamen kişiye bağlı olarak değişkenlik gösteriyor.

6 yaşında kör olmuş iki farklı bireyden biri görsel rüyalar görürken, diğeri görsel olmayan rüyalar görebiliyor. Bireysel farklılıklar da böylesi bir durumda rüyaların görülme biçimine oldukça etki ediyor. Ancak bir istisna var ki, 7 ve daha sonraki yaşlarında görme yetisini kaybetmiş insanların rüyalarında görüntüler, gerçeğe en yakın haliyle kendini göstermektedir. Bu durumun, onlar için ne kadar önemli olduğunu hayal dahi edemezsiniz!

Körlüğü bu noktada birbirinden ayırmamız gerek. Gözdeki bir hasar ile beyindeki bir hasardan dolayı oluşan görme engeli aynı şey değildir.

Beyinde meydana gelen bir hasar neticesinde ortaya çıkan körlük, beyinde meydana gelen hasarın durumuna bağlı olarak kişi ister 5 yaşından önce kör olsun, ister 20; hiçbir şekilde beyin, görselleri işleyemediği için kişi rüya göremiyor.

Ancak kişinin beyninin görsel işlemesinde hiçbir sıkıntı yoksa, sadece gözlerden kaynaklı bir hasar varsa, böyle bir durum pek geçerli olmuyor.

Görme engelli kişiler üzerinde yapılan bir çalışma neticesinde, gördükleri rüyaların çoğunlukla kaydettikleri anılardan oluştuğu tespit edilmiştir.

[GIPHY:1UCjEKLT3NBUgazoS3][/GIPHY]

Kişinin yaşamış olduğu duygusal ve fiziksel deneyimler, rüya görmelerinde çok etkilidir. Bu durum görme engelli insanlarda ise çok daha fazla. Görme engeli bulunan insanların rüyalarına baktığımızda da genellikle anılarının ya da hayallerinin yer aldığı gözlemleniyor.

Normalde rüyanızda hiç görmediğimiz kişileri ve içinde bulunmadığımız durumları görürken, kendinizi birdenbire sadece anılarla dolu bir rüyanın içinde bulduğunuzu düşünün, kulağa güzel gelse de uzun vadede pek de güzel hissettirmez.

Dokunma duyusu, görme engelli insanların rüyalarında kullandıkları en önemli duyulardan biridir.

Rüyalarda dokunma hissiyatı farklı deneyimler sağlayarak cisimler hakkında fikir de edinmemizi kolaylaştırır. Görme engellilerin rüyalarının ise vazgeçilmezidir. Rüyada hissedilen koşma ve yürüme hissi, kişinin gerçekte de ayaklarında bir karıncalanma hissetmesine sebep olabiliyor.

Dokunmanın yanında işitme de rüyaların olmazsa olmazlarındandır.

Rüyalarda duyulan sesler, konuşmalar, müzikler, doğa sesi ve hatta kişinin kendi iç sesi de görülen rüyaların anahtarıdır. Görme engelli insanlar, rüyalarında duydukları sesleri gerçek hayatta işittikleri gibi algılayabilirler.

Doğuştan ya da sonradan görme engeli oluşan bireylerin rüyalarında, yaşamlarında gerçekleştirdikleri deneyimler oldukça önemlidir. Kişilerin yaşadıkları her an, rüyalarında da tekrar tekrar hissedilebilir. Kişilerin hayallerinin, bilinçaltındaki gerçekliklerin müdahalesizce ortaya döküldüğü rüyalar, gerçek hayata dair ipuçları sağlayabilirler. Görme engelli bireylerin ise gördükleri rüyalar böylesi bir durumda ekstra önem arz ediyor.