Dyson’ın 2023 Küresel Toz Araştırması Sonuçları Yayınlandı: Okuduktan Sonra Her Gün Temizlik Yapmak İsteyeceksiniz

Dyson, global çapta gerçekleştirdiği bir ankette insanların tozların içeriğine dair farkındalığını ölçtü. Çıkan sonuçlara göre birçok insan evlerimizdeki tozların içeriğinden bihaber.

Temizlik ürünlerinin kalitesiyle tüm dünyada nam salan teknoloji markası Dyson, içerisinde Türkiye’nin de bulunduğu 39 ülkede gerçekleştirdiği bir ankette insanların temizlik alışkanlıklarının Covid-19 salgınından sonra nasıl değiştiğini ortaya çıkardı.

Sadece bununla da kalmıyor, anketin sonuçlarına göre insanların yüksek bir çoğunluğu, evlerimizde bulunan tozların içeriğine dair çok düşük bir farkındalık seviyesine sahip. Ev tozunun içerisinde neler olduğunu ve ne kadar tehlikeli olduğunu öğrenince her gün temizlik yapmak isteyeceksiniz.

İnsanların %60'ı yalnızca gözle görülür kir veya toz gördüklerinde temizlik yapıyor

13 Nisan 2023 tarihinde gerçekleştirilen, 39 ülkeden 33.997 kişinin katıldığı 15 dakikalık anketin sonucunda Dyson, karşımıza şu sonuçlarla çıkıyor:

  • Pandemiden sonra, özellikle son 1 yıl içerisinde düzenli temizlik programı uygulayanların sayısında global ölçekte %15'lik bir azalma var.
  • Evcil hayvan tüyü ve toz akarı alerjenleri gibi mikroskobik tozların sağlık üzerinde gözle görünür partüküllerden daha büyük bir etkiye sahip olabilmesine rağmen insanların %60'ı yalnızca gözle görülür kir veya toz gördüklerinde temizlik yapmaya motive oluyor.
  • Türkiye’de yaşayanların yüzde 61’i evi tozlu olduğunda veya yerde kir gördüğünde temizlik yaptığını söylerken bu oranın geçen seneye göre yüzde 23 arttığı gözlemleniyor.
  • Ev tozunda nelerin bulunabileceğine dair farkındalık düşük. Araştırmaya katılanların sadece %33'ü ev tozu içerisinde polen bulunabileceğinin ve %32'si toz akarı dışkısının potansiyel varlığından haberdar.
  • Türkiye’deki katılımcıların yüzde 45’i evde yaşayan herkesin sağlıklı kalması için temizlik yaptığını dile getirirken, evinin uygun şekilde sterilize edildiğinden emin olmak için temizlediğini söyleyenlerin oranıysa sadece yüzde 15.
  • Dyson'ın Küresel Toz Araştırması, genel olarak filtre farkındalığının düşük olduğunu ve pandemi sırasında popüler bir kelime haline gelmesine rağmen, her 4 kişiden sadece 1'inin HEPA'dan (Yüksek Verimli Partikül Emici Filtre) haberdar olduğunu ortaya koyuyor.

Çocuk Alerji Uzmanı Doç. Dr. Şule Çağlayan Sözmen etkinlikteki konuşmasında “Zamanımızın çoğunu evimize geçirdiğimiz bu dönemde artan polenler ve tozlar alerji sorunu yaşayanlar için bir problem haline geliyor. İç mekân hava kirliliğiyle birlikte yerlerde ve kullandığımız eşyaların üzerinde biriken toz, toz akarı ve dışkısı, evcil hayvan tüyü ve polen gibi alerjenler alerjik semptomları tetikliyor.

Tüm bu kirleticilerin miktarını en aza indirmek için öncelikle etkin temizlik gerekir. Evinizdeki toz maruziyetini azaltmak için zeminlerinize ek olarak yataklarınızı, koltuklarınızı, ulaşılması zor yerleri evcil hayvanınızın uyuduğu ve sıklıkla dolaştığı yerleri etkili filtre sistemine sahip bir süpürgeyle temizlemeyi atlamamak çok önemli. Ev içi hava kirliliğini azaltmada karbon eklenmiş etkili hava temizleyici fanların kullanılması toksinler ve ultra ince partikül madde temizliği açısından faydalı olacaktır.” dedi.

Gördüğünüz gibi toz aslında düşündüğümüzden daha tehlikeli, peki bu tozlardan nasıl etkili şekilde kurtulabiliriz?

Pek çok kişi tozu ve kiri temizlemenin sorunu çözeceğine inansa da tam filtrasyon sağlamayan elektrikli süpürgeler ile evi temizlemek anlamsızdır. Birçok elektrikli süpürge, temizledikleri toz ve kirin bir kısmını zayıf filtreler veya gevşek contalar aracılığıyla çevreye geri verir.

Bir elektrikli süpürgenin sahip olması gereken en temel özellik, makinenin içindeki tozu hapsetmek ve temiz havayı dışarıya salmaktır. Havanın temizliği filtreleme sistemi tarafından belirlenirken filtre tasarımı, hava akış yolları ile makine sızdırmazlığı sağlanmalı ve solunan tozun tekrar havaya salınması önlenmeli.

Siz tozların ne barındırdığını biliyor muydunuz? Temizlik alışkanlıklarınız bu yazıyı okuduktan sonra değişecek mi? Düşüncelerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı lütfen unutmayın.