Her ayrıntısı sıra dışı tuhaflıklara sahne olan bu Hollanda gemisinin, tarihin en şüpheli olaylarından birine imzasını attığı ifadeleriyle mutlaka karşılaşmışsınızdır ancak tüm bunlar doğruluğu kanıtlanamayan varsayımlardan ibaret.
Güvenilir kaynaklarla ifade edilemese de gündemi sık sık meşgul eden Ourang Medan'a dair iddialara daha yakından bakalım.
Söylenenlere göre Malakka Boğazı çevresinde bulunan gemiler, beklenmedik bir şekilde birer birer SOS çağrısı almaya başlamıştı.
Mors alfabesi ile yazılmış olan bu mesajlar, iki bölümden oluşuyordu ve mürettebatlar, bu mesajı deşifre edip neler olduğunu öğrenmek için seferber olmuştu.
Mesajın çözümlenebilen ilk kısmında bu ifadenin olduğu düşünülüyor: “Kaptanımız dâhil, tüm mürettebat öldü. Kaptan köşkünde, yerde yatıyorlar. Gemide hayatta kalan kimse yok, muhtemelen hepsi öldü. Ben de… ölüyorum.”
İddialara göre açığa çıkan ilk kısımdan sonra, ikinci bölümün deşifresi için de bir hayli uğraşılmış ancak başarılı olunamamış.
[GIPHY:drhrIEsjmsxN7tZllc][/GIPHY]
Çünkü mesajın okunamayan bölümü büyük oranda anlamsız çizgi ve noktalardan oluşuyordu. Ayrıca bu olağanüstü duruma kayıtsız kalmayan Amerikan bandıralı Silver Star gemisi, bahsi geçen geminin yerini tespit etmek için hızla harekete geçmişti.
Hikâyenin devamında anlatılan göre, SS Ourang Medan’ın okyanusun neredeyse tam ortasında öylece durduğu bölgeye ulaşıldı.
Silver Star gemisinin kaptanı içeride neler olup bittiğini anlamak için bu gemiye bir gözcü ekibi yolladı. Söylenenlere göre kaptan dahil tüm ekip, gemide hiçbir hayat belirtisinin olmadığını fark etti.
SS Ourang Medan’ı keşfetmeye devam eden grubun ise gemideki tüm insanların öldüğünü ifade ettiği düşünülüyor. Çelişkili olan bir diğer durum ise bu ölü insanların her birinin yüzünde korkunç ifadeler yer aldığı düşünülmesi. Çünkü bazı görsellere göre insanların ağızları açık, gözleriyse hareketsizdi.
Fotoğraflara bakıldığında cesetler, kendilerini bir şeylerden korumak istercesine kalakalmış ve o şekilde kaskatı kesilmişti. Tıpkı taştan bir heykeli andırıyorlardı.
Bu dakikadan sonra, insanların bu hale gelmesine dair çeşitli teoriler ortaya atıldı. Akla ilk gelen, gemiye bir saldırı düzenlendiğiydi ancak gemide ölü bulunan insanların hiçbirinde bu durumu doğrulayacak herhangi bir iz tespit edilemedi.
Söylenenlere göre, SS Ourang Medan’da sağ kalan bir tek canlı bile yoktu. Terrier cinsi bir köpek bile yaşamını yitirmişti.
Bazı manşetlerin aktardığına göre ise geminin kaptanı, mesajda da ifade ettiği gibi kaptan köşkünde yerdeydi ve mesajı gönderen mürettebat da sinyal odasında cansız bir haldeydi. Hatta bir kişi, eli cihazın üzerinde öylece can vermişti.
Ardından Silver Star, olayın çok daha detaylı incelenmesi ve bu esrarengizin gün yüzüne çıkması için SS Ourang Medan’ı kıyıya götürüp yetkililere teslim etmek istedi. Ancak tam hazırlıklara başlandığı esnada, gemiden yoğun bir dumanın yükseldiği, hemen akabinde de şiddetli bir patlamayla geminin tuzla buz olduğu tahmin ediliyor.
Patlamanın etkisiyle yüzlerce hatta binlerce parçaya ayrılan bu geminin, ilk etapta çeşitli kimyasal maddeler taşıdığı ve ölümlere bunun neden olduğu ifade edildi ve yine bazı kaynaklara göre bu iddiaları doğrulayan bir şahıs vardı.
Ayrıca patlamadan önce gemiden kurtulduğunu söyleyen kimliği belirsiz bir şahsın iddialarına göre SS Ourang Medan'a, Kosta Rika'ya hareket etmeden önce 15.000 kasa kargo yüklenmişti.
Gemi içinde arkadaşlarının mide kramplarından şikayet ettiğini ve bir mürettebat üyesinin hayatını kaybettiğini gören bu kişi; geminin seyir defterine göz atarak kasaların sülfürik asit, nitrogliserin ve potasyum siyanür içerdiğini ifade etti.
Ardından bu gazların etrafa yayılmaya başladığını ve insanları hızla öldüreceği düşünerek bu gemiden kurtulmak için harekete geçmiş ve bir cankurtaran yardımıyla gemiden ayrılmıştı. Ancak 1940'ların bir gazetesinde yazılanlar dışında bu kişinin varlığına dair net bir bilgi bulunmamakta.
Bu iddianın yanı sıra bir diğer yandan resmi kayıtlarda bu geminin ismi geçmiyor ve kendisinin bağlı olduğu aktarılan şirketle aslında hiçbir ilişkisi yoktu. Bu sebepler de olayın gizeminin daha da artmasına neden oluyordu.
Her ne kadar bazı iddialar olsa da tam anlamıyla bu gemiye neler oldu, bir tek insanın bile canlı kalamamasına sebep olan şey aslında neydi ve en korkunç olanı da bu cesetlerin suratlarında neden sıra dışı ifadeler vardı? Maalesef bu soruların cevabı da denizin dibini boylayan SS Ourang Medan gibi suyun en karanlık derinliklerine gömüldü.