Yeme, içme, barınma, boşaltım gibi insanın olmazsa olmaz ihtiyaçlarını ilkokul sıralarında öğrenmiştik. Şüphesiz bunlar arasında en önemli ihtiyaç içmedir çünkü vücudumuzun büyük bir bölümü sudan meydana gelir. Bir yandan devamlı sıvı kaybettiğimiz için de gün içinde belirli miktarda su içmek zorundayız. Eğer bu dengeyi sağlayamazsak dehidrasyon adı verilen bir durumla karşı karşıya kalabiliriz.
Dehidrasyon en basit tanımıyla vücudun kaybettiğinden daha az su aldığı durumdur demek mümkün. Elbette bu durum gün içinde yeterince su içmemekten çok daha fazlasıdır çünkü uzun süreli susuz kalındığı zaman oluşur ve maalesef sonuçları gerçek anlamda ölümcül olabilir. Gelin dehidrasyon nedir, neden olur, belirtileri nelerdir gibi konu hakkında merak edilen sorulara biraz daha yakından bakalım.
Temel bir tanım yaparak başlayalım; Dehidrasyon nedir?
Gün içinde vücudumuzun ihtiyacı olduğu kadar sıvı almadığımız zaman ya da aldığımızdan daha fazla su kaybettiğimiz zaman vücudun hayati işlevleri yerine getirecek kadar sıvıya sahip olmama durumu dehidrasyon olarak adlandırılır. Kabaca dehidrasyon, kişinin anormal şekilde susuz kalma durumudur.
[GIPHY:iq0s9KEmlz35GWbFBR][/GIPHY]
Nasıl yani, tam olarak dehidrasyon ne demek?
Vücudumuzun yaklaşık yüzde 65’i sudan oluşmaktadır ve gün içerisinde 1.5 - 3 litre arası su kaybederiz. Ter, idrar ve benzeri şekilde kaybedilen bu suyu farklı sıvıların yanı sıra su içerek yerine koymak zorundayız. Kaybedilen suyu yerine koymadığımızda ya da ihtiyacımız olan kadar suyu içmediğimizde dehidrasyon adı verilen durum meydana gelir.
İyi ama dehidrasyon nasıl oluşur?
Sıradan bir günde kendinizi çok susuz hissettiğiniz durumlarda en fazla ağzınız ve boğazınızda bunu hissedersiniz. Ancak dehidrasyon gibi aşırı bir durumda beyniniz, kalbiniz, böbrekleriniz gibi hayati organlarınız bile çalışacak kadar sıvı bulamaz. Maalesef bu durumun ölümcül sonuçları bile olabilir.
Kendinizi iyi tanıyın; Dehidrasyon belirtileri nelerdir?
- Yoğun susuzluk hissi
- Ağızda kuruluk
- Kalp atışı hızında artış
- Halsizlik
- İdrarda azalma
- Ciltte anormallikler
- Gözyaşında azalma
- Kas krampları
- Bayılma
[GIPHY:xTcnSQFm3Cmpr1tLOw][/GIPHY]
Yoğun susuzluk hissi:
Beynimizde hipotalamus adı verilen bir bölge vardır. Bu bölge, acıkma ve susama merkezlerini barındırır. Sıvı dengemiz bozulduğu zaman bu bölge uyarılır ve acıkır ya da susarız. Bölgede aynı zamanda vücut ısısını dengeleyen bir merkez de bulunur. Dehidrasyon gibi durumlarda hipotalamus bölgesinden yayılan susuzluk hissi en üst düzeyde hissedilir.
Ağızda kuruluk:
Elbette dehidrasyonun en önemli belirtilerinden bir tanesi ağız kuruluğudur. Çünkü ağzımızın devamlı ıslak ve yapışkan kalmasını sağlayan tükürük bezleri su sayesinde tükürük üretir. Susuz kaldıkça tükürüğümüz de eskisi gibi ağzımızı ıslak tutmaz ve rahatsız edici düzeyde bir ağız kuruluğu hissederiz. Özellikle bebeklerde ağız kuruluğuna çok dikkat etmek gerekir.
Kalp atışı hızında artış:
Vücudumuz sıvı kaybı yaşadıkça ısısı da artar. Isıyı dengelemek için kalbimiz normalden çok daha fazla atar ve taşikardi denilen kalp hızında artış meydana gelir. Yani dehidrasyonun en önemli belirtilerinden bir tanesi kalp hızındaki artıştır ancak ilginç bir şekilde ağır dehidrasyon durumu yaşayan vakalarda nabzın durma noktasına geldiği de görülmüştür.
Halsizlik:
Dehidrasyona neden olan aşırı terleme ve yüksek ateş, vücudumuzdaki kan hacminin de azalmasına neden olmaktadır. Kan hacmi azalınca dokularımıza ve hücrelerimize giden kan azalır. Bunun sonucunda ise kişide çok yoğun bir halsizlik başlar.
İdrarda azalma:
Vücudumuzdaki sıvı - elektrolit dengesini sağlayan organ böbrektir. Dehidrasyon durumunda böbrekler, vücutta sıvı olmadığı için fazlasını atamaz yani idar oluşmaz. Oluşan idrarın koyu ya da çok koyu olması da bir dehidrasyon belirtisidir. Hafif dehidrasyon vakalarında bile idrar azalması ya da koyulaşma görülür.
Ciltte anormallikler:
Cilt sağlığımız, vücudumuzdaki sıvı ile doğru orantılıdır. Dehidrasyon durumunda kandaki sıvı azalınca deri esnekliği kaybolur. Deriyi çekip bıraktığınız zaman hemen eski haline gelmiyorsa esnekliği azalmış demektir. Cildin esnekliğinin azalması da dehidrasyonun önemli bir işaretidir.
Gözyaşında azalma:
Gözyaşı, içinde pek çok farklı bileşen barındırsa da temelde sudur. Gözyaşı bezleri suyu kullanarak gözyaşı üretir ve salgılar. Dehidrasyon durumunda ise gözyaşı çok azalır ve hatta ağır vakalarda tek damla bile bulunmaz.
Kas krampları:
Kaslarımızda yaşanan tüm gerilmeler ve gevşemeler elektrolitler sayesinde meydana gelir. Vücutta sıvı dengesinin kaybolduğu dehidrasyon durumunda sıvı - elektrolit dengesi de bozulduğu için sık sık kramp yaşanır. Bu nedenle sporcuların bol bol su içmesi tavsiye edilir.
Bayılma:
Beyinde sıvı yok, böbrekler susuz, kalp devamlı kan pompalıyor, kaslar kramp yaşıyor; elbette bu doğal olmayan sürece vücudumuz en sonunda tepki verecek ve sistemi kapatarak bayılacaktır. Orta ve ağır dehidrasyon vakalarında bayılma sıkça görülür. Tabii bayılma sonrası işler daha da kötüye gidebilir.
Tamam ama dehidrasyon neden olur?
- İshal ve kusma
- Yüksek ateş
- Aşırı terleme
- Aşırı idrara çıkma
- Yetersiz beslenme
- Farklı hastalıklar ve ilaçlar
[GIPHY:vvWK1zSdZ4zEv63kxM][/GIPHY]
İshal ve kusma:
İshal ve kusma, vücudumuzun enfeksiyon, zehirlenme ve benzeri durumlara karşı verdiği doğal bir tepkidir. Bu tepki sırasında vücudumuzdan anormal düzeyde sıvı atımı gerçekleşir. Bu kadar çok sıvı kaybedip de yerine koymazsak sonucu elbette dehidrasyon olacaktır.
Yüksek ateş:
Yüksek ateş dehidrasyonun hem nedeni hem de sonucudur. Ateşimiz yükseldikçe kalp ısıyı dengelemek için daha çok atar ve kan hacmi de buna göre düzenlenir. Yani makine sıvı kullanarak çalışır. Kullandığı sıvıyı takviye etmezsek yani su içmezsek dehidrasyon oluşması işten bile değildir.
Aşırı terleme:
Vücudumuz en çok ve en sık ter yoluyla sıvı kaybeder. Özellikle yoğun efor gerektiren işlerde ya da egzersizlerde terleme seviyemiz anormal olabilir. Kaybedilen sıvı yerine konmayınca da dehidrasyon oluşur. Bu nedenle ne kadar çok terliyorsanız o kadar su içmelisiniz.
Aşırı idrara çıkma:
Böbreklerimiz pek çok farklı işlev için sıvıyı alır, işler ve fazlasını atar. Yani sıvı dengesini bir şekilde sağlar. Ancak farklı hastalıklar ya da farklı ilaç kullanımı nedeniyle sıvı tam olarak işlenmeden atılarak aşırı idrara çıkma durumu söz konusu olabilir. Kaybedilen sıvının yerine konmaması da dehidrasyon ile sonuçlanır.
Yetersiz beslenme:
Dehidrasyonun temel nedeni gün içinde yeterince su içmemektir ama farkında olmasak bile aslında tükettiğimiz gıdalardan da belirli oranda sıvı alıyoruz. Gün içinde yeterince su içmezsek ve yetmezmiş gibi bir de sıvı açısından zengin olmayan besinler tüketirsek dehidrasyon kaçınılmazdır. Hatta bazı gıdaların var olan sıvımızı bile esir ettiğini unutmamak gerekiyor.
Farklı hastalıklar ve ilaçlar:
Gün içerisinde yeterince su içsek ve çok fazla sıvı atmasak bile bazı hastalıklar ve ilaçlar da dehidrasyona neden olabilir. Kalp yetmezliği, karaciğer yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi hastalıklar ve bunlara bağlı olarak kullanılan ilaçlar vücudumuzun sıvı dengesini bozarak dehidrasyona neden olabilir.
Vücudumuzun hayati fonksiyonlarını olumsuz etkileyecek şekilde susuz kalma durumu olan dehidrasyon nedir, neden olur, belirtileri nelerdir gibi merak edilen soruları yanıtladık. Anlattıklarımız yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tüm sağlık konularında olduğu gibi dehidrasyon hakkında da en doğru ve size özel bilgiyi uzman bir hekimden almanız gerektiğini unutmayın.