İcat edildiği yıllardan bu yana otomobiller hayatımızın vazgeçilmez birer parçası. Aynı zamanda otomobil endüstrisi yoğun ilgi ve geniş ürün yelpazesine sahip olduğu için ülke ekonomilerinde büyük bir paya sahip. Otomobil endüstrisinin önde gelen isimlerinden biri de Audi, Seat, Skoda, Bentley, Bugatti, Lamborghini, Porsche, Troton, Ducati, Man Trucks and Bus ve Scania dahil olmak üzere toplam on bir markayı bünyesinde bulunduran Volkswagendir.
Biz de bugün sizlere dünyanın en büyük otomobil üreticilerinden biri olan Volkswagen’in kuruluş hikayesinden ve ne denli büyük bir şirket olduğundan bahsedeceğiz.
Volkswagen ve Porsche’nin kurucusu, ilklerin adamı: Ferdinand Porsche.
1875 doğumlu Ferdinand Porsche, Avusturya asıllı Alman bir mühendistir. Kendisi tarihin ilk önden çekişli otomobilini ve hava soğutmalı motor sistemini tasarlayarak genç yaşta birçok tasarım ödülü alması ile tanınmıştır. Tasarımları üst segment kişiler tarafından beğeni görmüş hatta Avusturya Arşidükü Franz Ferdinand da Porsche'nin ilk araçlarından birine sahip olmuştur.
Ferdinand o dönem Amerika’da üretilen araçları hiç ergonomik bulmuyordu. Kendisi daha spor ve kullanışlı tasarımlar yapmak istediği için Avrupalı otomobil şirketlerini kendi tasarladığı arkadan motorlu küçük ve herkes tarafından alınabilecek bir arabaya ikna etmeye çalışıyordu fakat hiçbir şirket bu fikrini kabul etmedi. Bu yüzden kendi şirketini kurma kararı aldı ve 1931 yılında Porsche’yi kurdu. Başlarda her şey yolunda giderken ilerleyen yıllarda maddi desteğe ihtiyacı olduğu için diğer tasarımlarını hayata geçirememeye başladı.
İlk destek Adolf H*tler'den geldi.
1934 yılında gerçekleşen Formula 1 araba yarışlarında Ferdinand Porsche’nin tasarladığı düşük hızda harika bir tork sağlamak için orta sıkıştırma oranına sahip ve ortadan motorlu araçlar yarışa damga vurdu. Bu tasarımlara hayran kalan Adolf H*tler ise Ferdinand ile anlaşma yapmak istedi. Yapılan görüşmelerin ardından Alman hükûmeti ile prototip otomobil yapması için sözleşme imzalandı. Ayrıca bu sözleşme sayesinde Almanya, yaptırdığı otobanları nihayet kullanabilecekti.
Alman işçi sınıfının bir aylık maaşı ile araba alabilmesi için “Volkswagen” kuruldu.
H*tler ile yapılan anlaşma sonrası 1937 yılında Ferdinand Porsche’nin önderliğinde "Kraft Durch Freude (Sevinçten güç doğar)" isimli Nasyonal Sosyalist bir eğlence organizasyonu ile birlikte işçilere ergonomik, ulaşılabilir ve güvenli bir seyahat sunmak amacıyla Volkswagen kuruldu. Halka özel olarak yapıldığı için ona Almanca “Halkın arabası” anlamına gelen Volkswagen ismi verildi.
Volkswagen’in ilk aracı Beetle -namıdiğer Vosvos- üretilmeye başlandı.
1938 yılında Volkswagen tarihin en çok satan arabalarından biri olacağından habersiz bir şekilde “Böcek” anlamına gelen minik aracı Beetle’dan tam 300 bin adet üretti.
Araçlar üretildi üretilmesine ama müşterilerine ulaştırılamadı çünkü Almanya’da savaş kızıştı ve kriz başladı, dolayısıyla Almanya’nın bütün odağı savaş oldu.
Savaş sırasında, Almanya'nın savaş endüstrisine odaklanması nedeniyle sivil otomobil üretimi durduruldu ve Volkswagen fabrikası savaş araçları üretimi için kullanıldı.
Volkswagen, Alman savaş gücünü arttırmak için sanayi gücünü ordunun emrine verdi. Savaşta kullanılması için tanklar, hem karada hem de denizde ilerleyebilen araçlar ve uzun menzilli V1 ve V2 güdümlü füzeler üretti.
Ayrıca Volkswagen “Biz teknoloji üretiriz, diğerleri uygular.” sloganını doğrularcasına Rusya’nın iklimine dayanamayıp zarar gören motorlardan ders alarak dünyanın ilk hava soğutmalı motor sistemini üretti.
1945 yılında Volkswagen fabrikası müttefik güçler tarafından ele geçirildi.
Bu süreçte fabrika, İngiliz yönetimi altında sivil otomobil üretimi için kullanılmak üzere teslim alındı. Ferdinand Porsche, Volkswagen fabrikasının kontrolünü kaybetti ve H*tler ile iş birliği yaptığı için Fransa’da tutuklandı.
Savaş sona erdikten sonra 1948’de Heinz Nordhoff tarafından yeniden teşkilatlandırılan Volkswagen grubu, 1950’den sonra başlangıçtaki üretim kapasitesine ulaştı.
Öyle ki 1953’te Batı Almanya’nın en çok otomobil üreten fabrikası haline geldi. Çok geçmeden Porsche de hapisten çıkarak Volkswagen fabrikasının başına geçti ve işçiler ile üretime yeniden başladı. O dönem Ford Volkswagen’e destek olmak amacıyla şarj makineleri yollamayı teklif etse de Volkswagen bu teklifi reddetti çünkü Ford’u değersiz bir şirket olarak görüyordu.
Beetle üretimine kaldığı yerden devam eden Volkswagen, sadece 1950 ve 1960 yılları arasında 1 milyon tane sattı.
Her ne kadar savaş araçları üreten bir marka olsa da Volkswagen’in Beetle modeli toplumda barışı destekleyen hippiler ile neredeyse özdeşleşti. Bu özdeşleşme sayesinde satışlar da arttı. Ayrıca Volkswagen bu süreçte Audi markasını bünyesine almayı başardı.
Her şey güzel giderken 1970'lerde Beetle satışı düşmeye başlayınca Volkswagen 18 Haziran 1986'da, SEAT'ın %51'lik çoğunluk payını satın aldı.
%51 ile satın aldıkları bu payı Aralık ayında %75'e çıkardı ve SEAT'ın en büyük paydaşı hâline geldi. Aralık 1990'da, Volkswagen Grubu, firmanın %99,99'unu mülkiyetine geçirerek SEAT'a tamamen sahip olduğunu açıkladı.
1998 yılında Bentley, Bugatti ve Lamborghini’yi bünyesine katarak en büyük büyümesini o sene yaşadı.
2012 yılında ise Volkswagen’in yan kuruluşu olan Audi, ünlü İtalyan markası Ducati’yi satın aldı.
Volkswagen grubu o kadar büyüdü ki 2015 yılında üretilen tüm otomobillerin %15’ini kendisi üretti. Bu da dakikada 19 araba üretmeye tekabül ediyordu.
Volkswagen hakkında bazı ilginç bilgiler:
-
Günümüzde Volkswagen Grubu’nun çalışan sayısı Avusturya, Hırvatistan ve Norveç'in ordularının toplamından daha fazla.
-
Almanya Wolfsburg’da bulunan Volkswagen fabrikası dünyanın en büyük fabrikasıdır.
-
Tarihin en çok satan 10 arabası listesinde Volkswagen'in 3 tane modeli bulunuyor. Bunlar Passat, Golf ve Beetle.
-
Volkswagen arabalarının isimleri rüzgar isimlerinden geliyor.
Passat: Alize rüzgarı anlamındadır.
Jetta: Troposfer seviyesinde esen rüzgar tipidir.
Scirocco: Akdeniz'de Afrika çölleri üzerinden esen sıcak ve bunaltıcı rüzgar.
Peki sizin en sevdiğiniz Volkswagen modeli hangisi?